DİL ANAHTAR GÖREVİNİ GÖRÜR
İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Koordinatörü Nazan Moroğlu:“Kadın erkek eşitliği için mücadele edilecekse dilin de cinsiyetçi kavramlardan arındırılması lazım. Kadın erkek eşitliği için ‘adam gibi’, ‘erkek gibi’ söylemleri kullanmaktan çekinmek lazım. dilinde de bu tarz söylemlerden kaçınmak, uzaklaşmak toplumsal cinsiyet zihniyetinde dönüşüm sağlamak açısından çok önemlidir. Çünkü Türkiye okuma alışkanlığının düşük olduğu bir toplum. İnsanlar televizyonda veya radyoda dinleyerek bilgiye erişiyor. Medyada kadın erkek eşitliğini gözeten bir dil kullanılırsa kadına bakış açısı da değişir. Kısaca dil zihniyetin değişmesi için bir anahtar görevini görebilir.”
YERİNDE BİR UYGULAMA
Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç: “Hürriyet’in cinsiyetçi dile karşı rehberini çok yerinde bir uygulama olarak görüyorum. Ayrımcılığı ortadan kaldıracak bir medya dili üzerine zaten uzun yıllardır hep görüş bildiriyorduk. Bunun içinde sıklıkla çağrı yapıyorduk. Umarım (rehberin) medya dünyasında bir karşılığı olur. Ayrıca iletişim fakültelerinde de bu yeni dilin yerleşmesi için genç nesil gazetecilere eğitim verilmeli. Umarım bundan sonra da hassas bir şekilde bu konunun üzerine gidilir ve bu yeni dil yerleşir.”
OLUMLU ETKİ YARATACAKTIR
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav: “Hürriyet tarafından atılan bu adımı çok isabetli ve çok olumlu buluyorum. 8 Mart’ta herkesin kadın haklarına sahip çıktığını, birçok kesimin eşitlik açısından mesajlar verildiğini gördük. Bu da çok olumlu. Hürriyet’in bu adımının diğer basın kuruluşlarına örnek olmasını diliyorum. Önemli bir etki yaratacağını düşünüyorum. Şiddetin kendisi kadar tehlikeli olan şey de şiddetin normalleştirilmesidir. Bu normalleşmede de dilin önemli bir rolü bulunmakta. Bu yüzden şiddeti normal görmeyen bir dile geçmek kadın hakları açısından ve şiddetin çözümleri açısından olumlu etki yaratacaktır.”
IŞIK TUTACAK
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü: “Ayrımcılık beyinde başlar ve dille devam eder. Geleneklerle beslenen dimağ her eyleminde şiddeti besleyen söylem geliştiriyor. Bu nedenle Hürriyet ve Vodafone çalışmasını çok önemsiyorum. Özellikle bu çalışmayı şeffaf yapması çabuk ve akılda kalır bir etkiye sahip olacaktır. Dünya Ekonomik Raporu’na göre toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde 144 ülkede 131. sırada olmanın acısını kadına şiddet ve çocuk istismarına yansıyan acı tablolarla görüyoruz. Bu nedenle bu çalışmanın sonuç odaklı olmasının çözüm yaratacağı inancındayım. Dilimizde kullandığımız kelimelerin kadın -erkek ayrımcılığındaki bilinci okuyan kişilerde değişim yaratacak ve bu değişim nesiller arası değişim ve dönüşüme ışık tutacaktır.”
ALKIŞLIYORUZ
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Kadın Gazeteciler Komisyonu üyesi Semiha Öztürk: “TGC Kadın Komisyonu olarak medyadaki cinsiyetçi dilin önüne geçmek için 2016 yılında ‘Cinsiyet eşitlikçi haber kılavuzu’ adında bir rehber hazırlamıştık. Cinsiyetçi dilin kullanılmaması yönündeki talebimiz zaten hazırladığımız rehberin içinde vardı. Amiral gemisi olarak Hürriyet’in böyle bir şeye önderlik ediyor olması bizi çok sevindirdi, alkışlıyoruz. Bu hassasiyetin sürmesini diliyoruz. Diğer gazetelerden de aynısını bekliyoruz.”Hürriyet