Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İçişleri Bakanlığı dahil üç bakanlık ve Millî İstihbarat Teşkilâtı konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile mutabık kaldığını açıklamasından sonra konuya ilişkin art arda açıklamalar gelmiş ve Kılıçdaroğlu'nun da protokolün gerçekleştiğini kabullenmesi Altılı Masa tabanında sert tepkiler yaratmıştı.
Özdağ, ikinci tur seçimlerinde Kılıçdaroğlu desteklemesine yönelik yaptığı açıklamanın ardından İçişleri Bakanı olacağına dair paylaşımda bulunmuş ve CHP bu iddiaları yalanlamıştı.
Özdağ da “Hükümet kurulmadan konuşulmaz” demiş ve seçimlerden aylar sonra üç bakanlık ve MİT Başkanlığı konusunda Kılıçdaroğlu ile anlaştıklarını ileri sürmüştü.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak da Özdağ'ın söz konusu bakanlık iddiaları yalanlarken Kılıçdaroğlu söz konusu protokolü "İki kişinin namusuna teslim edilen protokoldür. Açıklamayı ahlaki olarak doğru bulmam. Protokol ikimizin arasında imzalandı. İkimizin namusuna teslim edildi nokta" diyerek doğrulamıştı.
Kılıçdaroğlu’nun Ümit Özdağ’a verdiği bakanlıklardan biri İçişleri Bakanlığı olduğu bilinirken diğer iki bakanlığın hangileri olduğu merak edilmişti.
Ümit Özdağ ilk kez açıkladı
Gazeteci Bahar Feyzan'ın YouTube kanalında konuşan Özdağ, İçişleri Bakanlığı'nın dışındaki diğer iki bakanlığın Milli Eğitim ile Kültür ve Turizm bakanlıkları olduğunu söyledi.
Özdağ, söz konusu bilinmeyen iki bakanlığın Milli Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı olduğunu ilk kez açıklayarak bunlar konusunda yazılı metinde anlaşmadıklarını dile getirdi.
Özdağ şunları söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi'ne 1924 Anayasası'nı imzalattık mı imzalattık. Milli üniter laik devleti imzalattık mı imzalattık. Niye imzalattık? Çünkü güçlendirilmiş parlamenter rejim belgesinde bunun aksine imza attılar. Aynı zamanda terörle mücadele konusunu imzalattık mı imzalattık. Kayyumu imzalattık mı imzalattık.
İçişleri Bakanlığı ve iki bakanlık daha... Bunun dışında konuştuklarımız Milli Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı. Bunu ilk kez açıklıyorum. Ama bunlar konusunda bir yazılı metinde anlaşmadık. Hatta Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bölünebileceğini falan konuştuk. Milli İstihbarat Teşkilatını da konuştuk, içinden gelen birisinin başkan seçilmesi kaydıyla. Yani biz Zafer Partisi olarak Türk siyasetini yeniden formatladık o belgeyle."