Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Şiddetli yağmur
4°
Ara
Damga Gündem Türkiye ittifakı Türkiye ihaneti!

Türkiye ittifakı Türkiye ihaneti!

Son günlerde vitrine çıkan ve aynı hızla rafa kaldırılan ancak, yakın bir gelecekte gündemi oluşturacağına kesin gibi bakılan yeni bir ittifak formülü var:

Okunma Süresi: 3 dk

Son günlerde vitrine çıkan ve aynı hızla rafa kaldırılan ancak, yakın bir gelecekte gündemi oluşturacağına kesin gibi bakılan yeni bir ittifak formülü var:
AKP-CHP ittifakı!
Cumhurbaşkanı penceresinden Türkiye İttifakı olarak görülen bir çıkış yolu…
Olabilir mi:
Evet!
Olmalı mı:
Hayır!
Nasıl görünüyor:
Bir ihtimal, perde arkasında pazarlıklar ve zemin hazırlıkları başladı ya da başlaması yakın.
AKP, MHP ile yaptığı ortaklıktan kar elde edemedi. 31 Mart seçimleri bunun açık göstergesi. Birçok yerde birbirlerini yarı yolda bıraktılar. Bu da AKP kayıp hanesine birçok eksi olarak not düşülmesi ile sonuçlandı. MHP, son seçimlerde belirgin bir varlık gösteremedi. AKP’ye de elle tutulur bir katkı sunamadı. O halde, iktidarı elde tutan bir partinin sırtında daha fazla kambur olmaktan çıkıp yoluna devam etmeli.
Etmeli de;
AKP’nin de statüyü koruyarak varlığını sürdürebilmesi sıkıntılı görünüyor, bu sorun aşılmalı. Cumhurbaşkanının dile getirdiği Türkiye İttifakı kendiliğinden oluştu bile. Toplum, tanzim kuyruklarına AKP’ye övgüler dizerek girmedi. O hale düşmenin ezikliği içinde, hayatı en ucuzundan sürdürme peşindeydi. AKP’nin seçimlerde istediği sonucu görememesi özellikle Genel Başkan ve Cumhurbaşkanını yeni arayışlara yöneltti. AKP, tabi AKP’den kast edilen; Cumhurbaşkanı, her kesimden yan yana gelen ve kendilerine teveccühte bulunmayan doğal bir oluşumun kendileri için yakın bir gelecekte sıkıntı yaratacağını görmüştür mutlaka. Bu oluşum, Cumhurbaşkanının dile getirdiği ama şekil olarak kafasında yer etmeyen Türkiye İttifakıdır.
Şimdi gelelim AKP-CHP ittifakına:
İkisini yan yana getirirsen, yüzde yetmişbeşi de idare edersin gibi görünüyor. İki taraf da bu birlikteliğe neden göz kırpar, ona bakalım:
Saray var, köşkün haddi hesabı yok, uçak dersen; bir eşinin sefasını da ABD Başkanı sürüyor, çocuklar; torunlara kadar veliaht konumunda neredeyse. İktidarda durum böyle. Muhalefet ise, milletin belini büken bütün uygulamaların hesabını sormaya yemin etmiş ancak, veresiye defteri bir türlü eline geçmiyor. Bunlar, kıraathane siyasetinin bilinenleri. Millet bunları konuşuyor, tanzim kuyruğuna girmeden insanca bir yaşam sürmek istiyor.
Kısacası şimdi;
AKP erimekten kurtulmak istiyor, CHP ile tokalaşmak iyi gelir…
Peki ya CHP;
Göreceksin bak, yakın bir gelecekte ittifak konusu gündeme gelirse ‘ekonomi, huzur, milletin refahı’ diyerek yeşil ışık yakar kesinlikle. Eften püften gerekçeler dışında neyin hesabını yapar dersin:
Yerel seçimler öncesi aday belirleme süreci vardı ya…
Hani ‘istenmeyen adamlar’… Aday gösterilmek istenmeyen ama adaylığı satın alanların varlığı ve onların mercek altındaki varlığı… İşte CHP’nin belini bükecek, AKP’nin elini öptürecek gerekçe de bunlar olacak. Ne kadar eften püften gerekçeler ileri sürerse sürsün, esas nedenin altında ezilir eğer uzatılan böyle bir eli sıkarsa.
Daha kısacası:
Toplumun büyük kesimi, 17 yılın siyasi birikimleri altında eziliyor. Yani, siyasetin ortaya çıkardığı ekonomik sonuçlar, insanların açıktan homurdanmasına neden oldu. Yani, kendiliğinden bir ittifak oluştu. Cumhurbaşkanının adını koyduğu ama şekillenmesine etki edemediği bir ittifak:
Türkiye İttifakı!
AKP, yedeğinde MHP ile yönetimine devam etmeli. Ancak bu şekilde halkın oluşturduğu Türkiye İttifakı daha da güçlenir ve gün gelir hesabını sorar. CHP, daha önce sözü edilen birlikteliğe yeşil ışık yakarsa eğer, bu tutum aynı Kurtuluş’ta, Gezi’de, Darbe’de olduğu gibi kendiliğinden oluşan bir Türkiye İttifakı’nın önünü tıkamak olur, adı da şöyle konur:
Türkiye İhaneti!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *