İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nda düzenlenen 'İdlib Yardım Kampanyası Basın Tanıtım Toplantısı'na katılarak açıklamalarda bulundu.
'Buralara el atma zamanı'
Bakan Soylu, konuşmasında, İdlib'deki insanlık dramına bir nebze olsun çare olmak için 'Biraradayız, İdlib'in Yanındayız' isimli bir yardım kampanyasını başlattıklarını söyledi. Türkiye'de 2017 yılında 175 bin, 2018'de 268 bin, 2019'da ise 454 bin kaçak göçmenin yakalandığını ancak batıdaki ülkelerin bu durumu umursamadığını belirterek, "Tepkileri sadece bize dönüp, 'aman bunları bırakmayın, bunların bize gelmesini engelleyin' çerçevesinde oldu. Kusura bakmasınlar, bunu o bölgede savaşa sessiz kaldıklarında düşünselerdi. Yine kusura bakmasınlar, acımasızca terör örgütlerine silah gönderdiklerinde bunu düşünselerdi" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın girişimleriyle Libya ve İdlib'de ateşkes olduğunu ve oradaki insanların rahat bir nefes aldığını belirten Soylu, "Libya ve İdlib'deki insanlar, acımasız bombardımanlardan, insanlığı düşünmeyen bu anlayışlardan şimdilik kurtuldular. Ve şimdi buralara elimizi uzatmanın tam zamanıdır. Yerinde yardım etmenin, yerinde onlarla birlikte olmanın tam zamanıdır" diye konuştu.
'Göç edenlerin çoğu kadın'
İdlib'de iç savaş öncesinde 1,5 milyon insan yaşadığını, savaş süresince de yoğun bir göç aldığını ve bugünkü nüfusunun 3.7 milyon olduğunu ifade eden Bakan Soylu, şöyle konuştu:
"Son dönemde yaşanan gelişmeler ve çatışmalar neticesinde, 1 Aralık 2019'dan itibaren bugüne kadar 312 bin kişi, sınırımıza yakın yerlere doğru göç etmiştir. Göç edenlerin yüzde 76'sı kadın ve çocuktur. Takdir ederseniz ki bu bir taşınma değildir. Yanlarına alabildikleri birkaç parça eşyayla kaçıştır. Sınırımızın dışında, 20 kilometre kadar yakında oluşturduğumuz 9 kamp alanına geliyorlar. Arkadaşlarımız bu kamp alanlarında atılabilecek bütün adımları atıyorlar. Biz Somali'den Arakan'a kadar dünyanın her noktasında en çok yardım yapan ülkeyiz. Kişi başına gelir seviyemiz yükseldikçe şımarmadık, geleneğimizden, göreneğimizden, bize bırakılan emanetlerden ayrılmadık. Çadır dağıtmadan kumanyaya, sağlık yardımından kış ortamında orada ihtiyaç duydukları tüm malzemelere kadar, AFAD Başkanlığımız, Kızılayımız, Diyanetimiz ve buradaki tüm yardım kuruluşları her birisi elinden geleni ortaya koymaya çalıştılar. Gıda ve hijyen kolisi, battaniyeler, günlük yemek ve çadır ihtiyaçlarının tamamı şu ana kadar 217 bin 320 ihtiyaç sahibine ulaştırılmıştır."
'Kampanya sınırımızda ölen insanlar için'
Yapılan bu yardımların yeterli olmadığını vurgulayan Bakan Soylu, şöyle dedi:
"İşte düzenlediğimiz bu kampanya, sınırımızın hemen dışında ölümden kaçan insanlar içindir. Cep telefonlarımız neredeyse her dakika elimizde, mesajlar atıyoruz, sosyal medya paylaşımları yapıyoruz. Kurtuluş Savaşı'nda bize gelen yardımların hatrına, komşuluk hatrına ve fitnecilere inat, göç üzerinden siyasi rant peşinde koşanlara ve felaket tellallarına inat bir şekilde herkesi bu yardım kampanyasına katılmaya davet ediyoruz. Bir mesajla da olsa yurt içindeki ve yurt dışındaki herkesi yardım kampanyasına katılmaya davet ediyoruz. Telefonlarımızdan AFAD için 'İdlip' yazıp 1866'ya, Kızılay için 'Hilal' yazıp 2868'e, Türkiye Diyanet Vakfı için 'Yardım' yazıp 5601'e, HÜDAYİ Vakfı için 'Suriye' yazıp 4832'ye, BEŞİR Derneği için 'Acil' yazıp 4032'ye, Deniz Feneri Derneği için 'Bağış' yazıp 6560'a, Hayrat Vakfı için 'Acil' yazıp 3674'e, İHH İnsani Yardım Vakfı için 'Suriye' yazıp 4072'ye, Sadakataşı için 'İdlib' yazıp 6780'e yardım yapılabilir."