Ege Denizi'nde 4.5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Afrika Levhası ile Anadolu Levhası arasındaki fay hattına dikkat çekerek, bölgenin yüksek deprem potansiyeline sahip olduğunu belirtti.
Ege Denizi'nde 4.5 Büyüklüğünde Deprem
Ege Denizi, 29 Aralık sabahında meydana gelen 4.5 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) yaptığı açıklamaya göre, deprem saat 11:02’de, Muğla’nın Datça ilçesine 172,77 kilometre mesafede meydana geldi.
Sarsıntının 6,75 kilometre derinlikte gerçekleştiği ve Muğla başta olmak üzere çevre illerde de hissedildiği bildirildi. Depremin ardından halk kısa süreli panik yaşarken, sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar olayın yankısını artırdı.
Naci Görür: “Deprem Potansiyeli Büyük Bir Zon”
Deprem sonrası dikkat çeken açıklamalardan biri, deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür’den geldi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Ege Denizi ve çevresindeki fay hatlarına dikkat çeken Görür, şu ifadeleri kullandı:
“Akdeniz’de, Girit çevresindeki Plini-Strabo Fay zonunda depremler oluyor ve özellikle Muğla çevresinde hissediliyor. Bu zonda Afrika Levhası, Anadolu Levhası’nın altına dalıp tüketiliyor. Deprem potansiyeli büyük bir zon.”
Naci Görür’ün bu açıklaması, bölgede yaşanan sarsıntıların yalnızca o anla sınırlı olmadığını, daha büyük depremlerin potansiyel olarak gerçekleşebileceğine işaret etti.
Plini-Strabo Fay Zonu Nedir?
Plini-Strabo Fay Zonu, Akdeniz ve Ege Denizi çevresindeki aktif fay hatlarını kapsayan kritik bir bölgedir. Afrika Levhası’nın Anadolu Levhası’nın altına doğru dalmasıyla oluşan bu bölgede, yüksek deprem potansiyeli dikkat çekiyor.
Uzmanlara göre, bölgedeki tektonik hareketlilik nedeniyle orta ve büyük ölçekli depremlerin görülme ihtimali her zaman mevcut. Bu da, özellikle Ege Denizi çevresindeki yerleşim yerlerinde yaşayanlar için bir risk oluşturuyor.
Bölgedeki Fay Hattı Hareketliliği
Ege Denizi’nde meydana gelen depremler, Afrika Levhası ve Anadolu Levhası arasındaki tektonik hareketliliğin bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Bu tür depremler genellikle 4.0 ila 6.0 büyüklüğünde olabiliyor ve zaman zaman yerleşim yerlerinde hissedilen şiddetli sarsıntılara neden olabiliyor.
AFAD ve uzmanlar, bölgede meydana gelen depremler sonrasında artçı sarsıntıların olabileceğini belirterek, halkı dikkatli olmaya çağırıyor.
Artçı Deprem Uyarısı
AFAD, Ege Denizi’nde yaşanan 4.5 büyüklüğündeki depremin ardından artçı sarsıntılar yaşanabileceğini belirtti. Yetkililer, vatandaşların özellikle hasarlı binalardan uzak durması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.
Deprem uzmanları, artçı sarsıntıların bölgedeki fay hattı hareketliliğinin doğal bir sonucu olduğunu belirterek, bu süreçte dikkatli olunması gerektiğini ifade ediyor.
Bölge Halkı Tedirgin
Deprem sonrasında özellikle Muğla ve çevresinde halkın sokağa çıktığı ve güvenli alanlara yöneldiği görüldü. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar, yaşanan korkuyu gözler önüne sererken, vatandaşlar artçı sarsıntı korkusuyla bir süre evlerine dönmekte tereddüt etti.
Halkın tedirginliğini artıran bir diğer neden ise Prof. Dr. Naci Görür’ün bölgedeki fay hatlarına dair yaptığı uyarılar oldu. Görür’ün “Deprem potansiyeli büyük bir zon” açıklaması, bölgenin yüksek risk altında olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Uzmanlar Ne Diyor?
Jeofizik uzmanları, Afrika Levhası’nın Anadolu Levhası’nın altına dalmasıyla oluşan hareketliliğin, Ege ve Akdeniz’de sıkça deprem ürettiğine dikkat çekiyor. Bu durum, bölgede sürekli olarak sismik aktivitenin izlenmesini ve gerekli önlemlerin alınmasını zorunlu kılıyor.
Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Ahmet Yılmaz, Ege Denizi ve çevresindeki deprem riskini değerlendirerek şunları söyledi:
“Bu bölgede meydana gelen depremler, tektonik hareketlerin bir sonucudur. Bölge, aktif fay hatları üzerinde bulunduğu için sürekli izlenmeli ve halkın bu konuda bilinçlendirilmesi gerekiyor.”
