CHP'de yaşanan "değişim" tartışmalarında en güçlü aktör olarak öne çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yol haritasını belirledi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yerel seçimlerde İstanbul'u bir kez daha savunmak için yola çıktığını söyledi.
Tartışmalar devam ederken CHP'de kurultay takvimi de işliyor. CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel’de adaylığa ilişkin “Sorumluluktan kaçmam” diyerek fedakarlık yapmaktan da geri durmayacağını belirtmiş ve adaylık sinyali vermişti.
İmamoğlu yönünü İBB Başkanlığına çevirirken Özgür Özel'in genel başkanlık adaylığı için nasıl bir yol izleyeceği merak konusu.
Sözcü'den İsmail Saymaz'a konuşan Özgür Özel, Saymaz'ın "Adaylığınızı ne zaman açıklayacaksınız?" sorusuna ilçe kongrelerinin tamamlanması ile birlikte değerlendirme yapacağını ve üzerlerine düşen görevleri yapacağını söyledi.
İmamoğlu ile aralarında Erdoğan-Gül ilişkisine benzetildiğine yönelik yorumlara da yanıt veren Özel, bu tür benzetmelerden dolayı 'tüylerinin diken diken' olduğunu belirtti.
Saymaz'ın "İmamoğlu'nun emanetçi adayı mısınız?" sorusuna "İmamoğlu ile ortak bir hayalimiz var." şeklinde yanıt veren Özel, CHP'de göreve gelmesi durumunda İmamoğlu ile uyumlu şekilde çalışacağını bildiğini dile getirdi.
Özgür Özel'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle;
Adaylığını ne zaman açıklayacak?
Örgütümüz şu an ilçe kongreleriyle meşgul. Partinin tansiyonu orada atıyor. İlçe kongrelerinin tamamlanması ile birlikte değerlendirme yapacağım. Bu kritik süreçte partiyi kamuoyunda zor durumda bırakmadan, genel başkanımıza hak ettiği değeri göstererek, tarihin yüklediği sorumluluktan kaçmadan doğruları yapmaya çalışıyoruz.
Süreç biraz daha hızlanacak. Değişim umudu olanlar, partiye küsenler, kızgınlıklarını ifade edenler ve değişim olmazsa sandığa gitmeyeceğini söyleyenlerin beklentisi var, bir şeyler değişecek mi diye. Kimse umutsuzluğa kapılmasın, üzerimize düşeni yapacağız.
Erdoğan-Gül benzetmesi
Böyle benzetmelerden tüylerim diken diken oluyor. Her şeyi bırakıp kaçasım geliyor. Benim benzetilmeyi en son isteyeceğim iki isim bu ikisi. Ama İmamoğlu ile benzer kaygılar ve umutlarımız var.
Sadece Ekrem Bey ile değil, beş CHP'linin dördüyle benzer duygulardayız. CHP'de değişim ve dönüşüm olacaksa ayrılarak değil, birleşerek olacak.
Değişimi cephelere bölecek değiliz. Hatta değişime itiraz edenleri bile kapsayacak bir değişim öngörüyoruz.
'Emanetçi aday'
İmamoğlu ile aramızda “Şu güne kadar ben durayım, bu günden sonra sen dur” gibi en ufak bir konuşma yok. Bunu reddederim. Ancak İmamoğlu ile ortak bir hayalimiz var.
CHP'de göreve gelirsem İmamoğlu ile uyumlu şekilde çalışacağımı biliyorum. CHP'nin genel başkanlığı Atatürk'ten emanet alınan bir şeydir. İmamoğlu'nun İstanbul'u kazanması, sonra Türkiye'yi kazanacağı süreçte onunla uyum içinde olunması başka birşey.
Bu görevi bir süreliğine tutup sonra devretmek başka… Emanet Atatürk'e ait. Şu anda Kemal Bey'de. Bir gün bize nasip olursa sorumluluğunu Atatürk'e karşı hissederiz.
Grup başkanlığına devam edecek mi?
Seçimden önce herkes bir pozisyona talep açarken, bense grup başkanlığını istedim. Yarışmak istedim ama aday çıkmadı. Yıllardır emek verdiğim pozisyonu birileri istiyor diye tartışmaya açacak değilim.
CHP'nin üstünde haksız bir cam tavan var, yüzde 25'lik. Onu tuzla buz etmeye talibim. Benim meselem, Türkiye'de dört kişiden üçünün oyunu alamamaya dair. Günü geldiğinde iki kişiden birinin oyunu alacak bir adayın belirlenmesinde üzerimize ne düşüyorsa onu yapacağız.