Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Şiddetli yağmur
4°
Ara
Damga Gündem Nerde kaldı yeni partiler?

Nerde kaldı yeni partiler?

Yazıma başlamadan önce Ardahan'a Baro kurulması için 2 kez ziyaret ettiğim ve bu yöndeki istemimize olumlu cevap ve emek veren Türkiye Barolar Birliği Başkanı Avukat Metin Feyzioğlu'nu, Beştepe'de yapılan, 'Adli Yıl Açılışı' programına katıldı diye eleştiren TBB'ye üye baroların 42'sinin bu tavrına katılmadığımı ve aynı kişi ve kurumların dün Feyzioğlu'na dediklerini bugün de İBB Başkanı İmamaoğlu'na yöneldiklerini ve CHP'nın başına yada CHP dışında yeni bir parti kurmasını isteyenler olduğunu belirtmek ist

Okunma Süresi: 3 dk

Yazıma başlamadan önce Ardahan'a Baro kurulması için 2 kez ziyaret ettiğim ve bu yöndeki istemimize olumlu cevap ve emek veren Türkiye Barolar Birliği Başkanı Avukat Metin Feyzioğlu'nu, Beştepe'de yapılan, 'Adli Yıl Açılışı' programına katıldı diye eleştiren TBB'ye üye baroların 42'sinin bu tavrına katılmadığımı ve aynı kişi ve kurumların dün Feyzioğlu'na dediklerini bugün de İBB Başkanı İmamaoğlu'na yöneldiklerini ve CHP'nın başına yada CHP dışında yeni bir parti kurmasını isteyenler olduğunu belirtmek isterim.
Yani okyanus dalgaları arasında savrulan ve liman arayan ama ortaya koydukları bu tür yanlış tutumları dolayısıyla hiç bir limana kabul edilmeyenlere rağmen, dik durup, işine bakan ve Adli Yıl açılışına 4 sonra da olsa konuşma hakkını elde edip, oraya giden         Feyzioğlunu kutluyorum.
Çünkü dün Başbakan iken Erdoğan ile     tartıştı diye Feyzioğlu'nu lider ilan edenler, bugün Başkan olan Erdoğan ile barıştı diye eleştirenler de onlardı..
Hatta Feyzioğlu'nun yeni bir parti kurmasını yada CHP'nin başına geçmesi gereken bir isim olarak belirtenler de aynı kişi ve barolar bugün Feyzioğlu'nu saraya gitti diye kınayanlardı..
Gelelim bugünkü yazımızın başlığının     açılımına;
Başta, İş-İT'in kaçırdığı ileri sürülen ve 101 gün boyunca kılına zarar verilmeden esir kaldığı söylenen ama senaryonun sonuçlanması ardından adeta beleşten milletvekili olan Öztürk Yılmaz olmak üzere Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan hatta Abdullah Gül'ün ya bir arada yada ayrı ayrı parti kuracakları belirtenlerin hala konuştukları ama kuracakları belirtilen yeni     partilerini kuramadıklarını görmekteyiz.
Daha önceki yazılarımda belirttiğim gibi bunların yeni parti kuracaklarına mevcutta bulunan ve bana göre 'oturdu' denebilecek olan İYİ Parti'ye gidip, bu partiyi Özal'lı dönemlerde ki ANAP'a yoğurup, ona katılmaları daha iyi olacağını düşündüğüm bunların ne zaman parti kuracakları konuşula dursun, her an yeni bir seçime kapı açması beklenen Başkan Erdoğan'ın bunlara söylediklerine de katılmıyor     değilim.
Erdoğan'ın bunlara yönelik olarak yaptığı konuşmalarda, 'Sürüden ayrılanı Kurt yer' anlamına gelen çıkışlarına baktığımız da bunların ayrı ayrı partiler kurmaktansa bir araya gelip, hatta İYİ Partiye gidip, onun MHP'li, milliyetçi siyasetini yumuşatmaları ve gerçek anlamda muhafazakar parti haline çevirmeleri daha mantıklı iş dediğim Öztürk Yılmaz, Ali Babacan, hala AK Parti Üyesi olarak duran Ahmet Davutoğlu ve Gül'ün kuracakları belirtilen partinin Fatih Erbakan'ın kurduğu yeni parti, 'Yeniden Refah Partisi' kadar etkili         olacağını da bende beklemiyorum.
Ve bunların ayrı ayrı kuracakları partilerin ilk hatta her an ilan edilecek bir erken seçimde sandığın dibinde bile görülmeyecekleri yönündeki görüşlere bende katılıyorum diyebilirim.
Çünkü benim bizzat yaşadığım ve mücadele ettiğim Diasporanın aynısı Feyzioğlu ve diğerlerini teslim alma teşebbüsü gibi ülkedeki siyaseti de, ülkenin geleceği için değil, kendi öz çıkarları uğruna sarmak isteyenler bu anlayışla hiç bir zaman başarılı olamayacaklardır..
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *