Diyarbakır’da kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetiyle ilgili dava süreci, çarpıcı savunmalarla devam ediyor. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle yargılanan anne Yüksel Güran, amca Salim Güran, ağabey Enes Güran ve komşu Nevzat Bahtiyar, üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Amca Salim Güran, mahkeme salonunda yaptığı son savunmasında, "Eğer beni tutuklamasalardı, Nevzat itiraf edecekti" ifadelerini kullandı.
Mahkemede Şok İfadeler: "Nevzat’ın İtirafları Yalanlarla Doluydu"
Bugün gerçekleşen duruşmanın ikinci celsesi, saat 09.20'de başladı. Tutuklu sanıklar arasında bulunan Salim Güran, mahkeme başkanının "Son savunmanı alalım, savcının talebine ne diyeceksin?" sözleri üzerine uzun bir savunma yaptı. Güran, savcının hakkındaki ağırlaştırılmış müebbet hapis talebine itiraz ederek suçlamaları reddetti.
Savunmasında, cinayetin işlendiği saatlerde tarlada olduğunu ve köydeki günlük rutin işlerini yaptığını anlatan Güran, “Narin’in kaybolduğunu öğrendiğimde köye döndüm, herkesi sakinleştirmeye çalıştım. Ancak tutuklandıktan sonra Nevzat’ın verdiği yalan ifadeler nedeniyle bu durumda olduğumu düşünüyorum” dedi.
"Eğer Tutuklanmasaydım, Nevzat Her Şeyi Anlatacaktı"
Amca Salim Güran, cinayetin ardından yapılan soruşturmalarda ailesine yönelik ağır suçlamaların öne sürüldüğünü belirterek, şunları söyledi:
"Cezaevine gönderildiğimde medyada yayınlanan haberlerle ailemiz yok edildi. Nevzat, yalanlarla dolu ifadesiyle suçlamaları üzerimizde bıraktı. Ama eğer beni tutuklamasalardı, Nevzat itiraf edecekti. Her şey bu kadar açıktı.”
Güran, savunmasında olay yerinde bulunan DNA ve delillere de dikkat çekerek, "Benim arabamda bulunan DNA üzerinden suçlanıyorum. Ancak o arabayı sadece ben kullanmıyorum. Aile bireyleri ve köylüler tarafından sıkça kullanılan bir araç bu. Bu delil, masumiyetimi ispat etmek yerine bana yöneltilen suçlamalara dayanak yapıldı" ifadelerini kullandı.
Avukat: "Nevzat’ın Yalanlarından Bıktık!"
Amca Salim Güran’ın savunmasının ardından söz alan avukatı Onur Akdağ ise itirafçı Nevzat Bahtiyar’ı sert bir şekilde eleştirdi. Nevzat’ın verdiği ifadelerin çelişkilerle dolu olduğunu ifade eden Akdağ, "Bir yalan ortaya çıkaran kişinin diğer söylediklerine nasıl itibar edilir? Nevzat Bahtiyar, sürekli değişen ifadeleriyle yargıyı yanıltıyor" dedi.
Akdağ, mahkemeye olayın gerçekleştiği zaman dilimiyle ilgili dikkat çekici detaylar sundu:
"Narin, saat 15.15'te okul kamerasında son kez görülüyor. Bu süre içinde olayın karmaşık bir şekilde işlenmiş olması mantıkla bağdaşmıyor. Mahkeme heyetinden, bu gerçeklerin dikkate alınmasını talep ediyoruz."
"Beni Dere Kenarında Gösteren Baz Kaydı Yanlış"
Salim Güran, savunmasında cinayetin işlendiği saatlerde kendisini olay yerine bağlayan baz kayıtlarına da itiraz etti. "Baz kayıtları beni dere kenarında gösteriyor. Ama o bölgede bulunmadım. Eğer gerçekten oradaysam, bunun başka delillerle ispatlanması gerekmez mi?" diyerek suçsuzluğunu dile getirdi.
Nevzat Bahtiyar’ın Çelişkili İfadeleri Dikkat Çekiyor
Duruşmada özellikle Nevzat Bahtiyar’ın verdiği ifadelerdeki çelişkiler ön plana çıktı. Nevzat’ın, olayla ilgili her yeni delil ortaya çıktığında ifadesini değiştirdiği vurgulandı. Avukat Akdağ, "Nevzat, medyada çıkan haberleri kopyalayıp mahkemede ifade olarak sundu. Bu tamamen bir manipülasyon ve adaleti yanıltma girişimidir" dedi.
Narin’in Kaybolduğu Gün Ne Oldu?
Cinayetle ilgili soruşturma dosyasındaki detaylar ise dikkat çekici:
- 8 yaşındaki Narin Güran, en son okul kamerasında 15.15’te görülüyor.
- Narin’in kaybolduğu bölgede yapılan aramalarda cesedi 19 gün sonra dere yatağında bulundu.
- Olay yerinde bulunan DNA ve diğer deliller, sanıkların aleyhine delil olarak dosyada yer aldı.
- Aile üyeleri ve komşu Nevzat Bahtiyar hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Son Savunmalar ve Karar Bekleniyor
Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bir sonraki duruşmasında kararın açıklanması bekleniyor. Savcılık makamı, Salim Güran, Yüksel Güran, Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti.
Sanık avukatları ise delillerin yeterli olmadığını savunarak müvekkillerinin beraatini talep ediyor.
