İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral AKŞENER, Genel Merkez’de düzenlediği basın toplantısında, emekli amirallerin yayınladığı bildiriyi değerirken, “Bu bir zevzekliktir” dedi.
Parti olarak, Cumhuriyetin tüm kuramlarının ortak bir akılla hareket etmesinin ülkenin bekası açısından önemli olduğuna inandıklarını belirten Akşener, geceyarısı emekli 104 amiralin bir bildiri yayınlaması üzerine Partinin ve şahsen kendisinin görüşlerini paylaşmak üzere açıklama yaptığını söyledi ve şöyle devam etti:
“Sabah bir uyandık emekli amiraller bir bildiri yazmış ve iktidar partisi ve mensupları bunun üzerinde tepiniyor, iş 15 Temmuz’a kadar gitmiş. Benim bildiğim 60 ihtilalinde 4 yaşındaydım hatırlamıyorum ama bütün muhtıraları 80 ihtilalini 28 Şubat’ın içendi yer alarak yaşamış ve 27 Nisan bildirisini de yaşamış bir kişi olarak bildiğim bir şey var; emekli de olsa geceyarısı yapılan silahlı bürokrasi mensubu kişilerin yaptığı açıklamalar genellekle Türkiye’nin demokrasisindeki kesintilere sebep olan darbeleri hatırlatır, şuur altı devreye girer. O nedenle elbette iktidar partisine bu konuda çok önemli bir üzerinde tepinme fırsatı tanınmıştır.
'İYİ Parti ve muhalefet görevini yapmaktadır'
Partimiz demokrasinin yanında vesayet ve diğer odakların net bir biçimde karşısındadır. Bugüne kadar genellikle darbe ve muhtıralar iktidar partisi karşısında muhalefetin tutumunu beğenmeyen silahlı bürokratlar tarafından yapılmıştır, muhalefet bu iişi yapamıyor biz daha iyi yapıyoruz diyerek yapılmıştır. Sonuçta gerek muhtıra gerek darbelerin sonucunda Türkiye’de sadece iktidar değil muhalefetin de tümü değişmiş ve haketlenip gönderilmiştir. Bugün burada Türkiye’de muhalefet özellikle İYİ Parti kurulduktan itibaren son derece bilim odaklı, milletin dertleri odaklı, suni gündemlerden uzak, kutuplaşmanın dışında bir muhalefet sistemi Türkiye’ye getirmiştir İYİ Parti ve muhalefet görevini yapmaktadır. 31 seçimlerinde İYİ Parti’nin önderliğinde alınamaz denilen pek çok şeyi İstanbul ve Ankara başta olmak üzere iktidar partisinin elinden demokrasiyle, sandıkla alınmıştır. Buugün bütün anketler iktidar partilerinin toplamının 2023’te veya daha önce olacak bir seçimde 19 yıldır gösterdikleri başarıyı gösteremeyeceklerini ortaya koymaktadır.
'Biz bu ülkede 104 siftahsız esnafın derdini konuşmak drumundayız'
Sabah uyandık emekli amirallerin canı sıkılmış ve gece bir bildiri yayınlamışlardır. Kişisel fikrimi söylüyorum bu bir zevzekliktir. Bu zevzekliklerden Türkiye çok çekti. Ben dün Hakkari’deydim Perşembe günü Konya’daydım, biz bu ülkede 104 işsiz gencin derdini konuşmak durumundayız, biz bu ülkede 104 tabletsiz çocuğun derdini konuşmak durumundayız, biz bu ülkede 104 siftahsız esnafın derdini konuşmak drumundayız, biz bu ülkede tencere kaynatamayan 104 kadının derdini konuşmak durumundayız, beş çeşit emekli maaşıyla inim inim inleyen 104 emeklinin derdini konuşmak zorundayız. 2020 Ocağından beri geziyorum bu insanların derdini anlatıyorum ve 104 dakika 104 saniye maalesef basın yayın organlarında bunlar yer bulmuyor. Bugün sabahtan itibaren 104 emekli amiralin geceyarısı ortaya koydukları bir itirazı, darbe oluyor çağrıları üzerinde tepiniliyor.
'Meseleyi çok manidar buluyoruz'
Buradan herkese sesleniyorum, emekli silahlı bürokratlara sesleniyorum; herkes görevini işin başındayken yapmalıdı. Bu arkadaşlarımız görevdeyken maalesef Yunanistan’ın işgal ettiği adalara karşı herhangi bir tavrını görmedim. Siyaset siyasetçi tarafından yapıyor. BU arkadaşlarımız bilgilerini görgülerini emekliliklerinde elbette çeşitli STK’lar içerisinde varsa siyasi partiler içerisinde o bilgileri o görgüleri kamuoyu ile paylaşabilirler, vatandaşımızın milletimizin derdine çare olmak için ortaya koyabilirler. Muhalefet partilerini, muhalefet siiyasilerini beğenmiyorlarsa derhal bir siyasi parti kurup onun üzerinden yürüyebilirler ama bugün darbe çağrıştıracak, bütün gerçek gündemi örtecek herhangibir yolun oluşmasına sebep olamazlar. Böyle bir hakları da yoktur, hadleri de yoktur. Elbette herkes fikrin söyler, zamın içerisinde söyler, zemini içerisinde söyler hem de en sert biçimde söyler, ama bunu demokrasiye bir tehditmiş gibi algılanabilecek bir yolu açmaktan imtina ederler. Bugün ortaya çıkan bu meseleyi çok ciddiyetle ve aynı zamanda çok da manidar bularak takip ettiğimiz ifade etmek isterim.
'İYİ Parti milletimizin yanında olmaya devam edecektir'
İYİ Parti milletimizin derdiyle hemhal olmaya devam edecektir. Suni gündem oluturmaya çalışanlarıno rtaya koyduğu o perdeyi derhal indirecektir. İYİ Parti demokrasinin yanıda dün olduğu gibi bugün de durmaya devam edecektir. Demokrasinin yanında durmaya devam ederken, milletin dertlerinin yanında da durmaya devam edecektir. Şunun bir kez daha altını çizerek söyleyeyim ki, İYİ Parti siyaset kurumunun yerine geçmeye kalkışan herkesin karşısında olacaktır. Siyaset kurumu milletin derdini çözmekle mükelleftir. Siyasetçi siyasetçinin rakibidir ve o rekabet demokrasi yoluyla sandıkta ve seçim usulü ile olur. Projelerin rekabet ettiği, projeler üzerinde hizmetin tartışıldığı bir sürecin sonunda sandıkta milletimiz teveccühünü x,y,z siyasi partilerine gösterir ve ona da amenna denir. Bu yoldan İYİ Parti dönemyecektir, milletimizin yanında olmaya devam edecektir. Dertleri konusunda iktidarı uyarmaya, çözüm önerile ile de iktidar gidiyor, sandıkta gidiyor, milletimizin dertleri ile ilgilenmediği çiin gidiyor ve böyle bir gitmi eyleminin içinde ikitdar olacaktır İYİ Parti ve bütün dertleri çözecektir.
Bu bildirinin öznesi montrö sözleşmesi ile ilgili Meclis Başkanı’nın söylediği sözler. İYİ Parti başta olmak üzere bu konuda çok sert tavır koyduk biz. Bütün siyasiler tavır koydular iktidar partisi destek vermedi. Meclis başkanı da yanlış anlaşıldım diye durumu düzeltti. Aradan bir hafta geçip de bu bildiri sahiplerinin bu zevzekliği yapmasına ne sebep olduğunu da ayrıca dikkate değer bulduğunu sizlerle paylaşmak isterim. Türkiye yoluna devam edecektir. İYİ Parti bu tür yanlışların sürdürülmesine müsaade etmeyecektir, milletinin yanında durmaya devam edecektir.