Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi, Mansur Yavaş başkanlığında koronavirüs salgını ve altyapı çalışmaları için gerekli kaynak kullanımı gündemiyle dün olağanüstü toplandı. Mecliste, koronavirüs salgını nedeniyle işleri duran dolmuş ve otobüs esnafına gelir desteği sağlanmasına, belediyeye ödenecek kiralarının ertelenmesine, salgın nedeniyle yardıma muhtaç kalan ailelere ayni ve yardım yapılmasına ve belediyenin talep karşısında ilgili kurumlara koruyucu malzeme yardımı yapılmasına karar verildi.
AK PARTİ VE MHP MUHALEFET ETTİ
Belediyenin, bütçesinin yüzde 10’unu geçmeyecek biçimde borçlanma kararını alması ve işlemlerin yürütülmesi için belediye başkanına yetki verilmesi maddesine ise, AK Parti ve MHP muhalefet etti. Yavaş’ın 750 milyon TL’yi bulabilecek borçlanma yetkisi, AK Parti ve MHP oylarıyla 100 milyon TL ile kısıtlandırıldı. Yavaş, “Sınırlandırma kanunen mümkün değil, herkes yasal hakkını arayacak. Bunun bir siyasi sorumluluğu var. Otobüslerde, bilbordlarda, televizyonlarda daha önceki yıllarda kredilerin nasıl faizlerle verildiğini ziyadesiyle göreceksiniz. Ankara halkı bizi yetkilendirmiş, Ankara’yı emanet etmiş. Halk, buna engel olan herkese mutlaka gerekli cevabı da verecektir” sözleriyle kısıtlamaya tepki gösterdi. Borçlanmanın yanı sıra, belediyenin borç ve kredilerinin düşük faizle yapılandırılması teklifi de, AK Parti ve MHP’nin muhalefetiyle, uzun süren tartışmalar sonucu kabul edildi.
"25 YIL ARAÇ ALINMAMIŞ"
Yavaş, geçen günlerde Kahramankazan ilçesinde 2 yurttaşın yaşamını yitirmesine neden olan yangına ilişkin de açıklama yaptı. Eski Başkan Melih Gökçek’in, yangın köpük aracının arıza yaptığını iddia ettiğini anımsatan Yavaş, “Kendisi, köpük aracının bakımının yapılmadığını iddia ediyor. Nisan ayının 14’üne ait bakım makbuzu var. İtfaiyeye alınan en son köpük aracı Murat Karayalçın döneminde alınmış, 25 yıl boyunca da alınmamış. Ayrıca, itfaiye yangın alanına 6 dakikada ulaşmıştır” dedi.
ABB Basın Daire Başkanlığı’ndan konuya ilişkin yapılan açıklamada ise, Gökçek’e şu sorular soruldu:
“25 yıl boyunca bu kenti yönetirken ve dinozor heykelleri ile toprağın bile kabul etmediği kent figürlerine on milyonlarca lira harcarken 1 adet bile köpük kulesi almaya para mı bulamadın? ‘Parsel parsel’ romanların yazıldığı bir kentte, hükümetin milat kabul ettiği 17/25 Aralık tarihinden sonra bile FETÖ yapılanmasının basın kurumlarına yüz binlerce liralık reklam verildiği ortaya çıkmış iken itfaiye aracı almaya fırsat mı bulamadın? Yoksa bu soruları belediye ve senin hakkında yüzden fazla davada takipsizlik kararı veren FETÖ firarisi savcı Şadan Sakınan’a mı soralım? 2009, 2010 ve 2011 yıllarında İtfaiye Dairesi’ne memur olarak atanan 626 kişinin milletimizin can ve mal güvenliği için değil, belirli gruplara kadrolaşma sağlamak için işe alındığı, 465’inin hemen başka kurumlara ya da birimlere atandığı ve 37’sinin FETÖ’den dolayı işten atıldığı bilinirken, Ankara İtfaiyesi konusunda hangi mide çapı ve genişliği yeni yönetimi suçlamaya yetmektedir?”