Kılıçdaroğlu, infaz paketine yönelik, ""İnfaz düzenlemesi yürürlüğe girdi. CHP Anayasa Mahkemesine infaz yasasıyla ilgili başvuracak mı?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, üzerinde durdukları temel konunun adalet duygusunun zedelenmemesi olduğunu ifade ederek, "Biz adaleti sağlamak için Anayasa Mahkemesine başvuracağız. Bu bizim vicdani ve ahlaki görevimizdir" diye konuştu.
Anayasa Mahkemesine başvurmak için dün hazırlıkların başladığını aktaran Kılıçdaroğlu, büyük olasılıkla gelecek hafta içinde başvurunun yapılacağını bildirdi.
"İnfaz düzenlemesi, iktidar partisinin 279 'evet' oyu, muhalefetin 51 'ret' oyuyla geçti. 51'in içinde de 19 CHP'li milletvekili var. Niçin sonuna kadar CHP'li vekiller bekleyip bu yasaya olumsuz oy vermediler? sorusuna Kılıçdaroğlu, "salgın nedeniyle bütün milletvekillerinin parlamentoya gelmesini istemedikleri için" yanıtını verdi.
Bütün itirazları yaptıklarını, ayrıntıları tutanaklara geçirdiklerini anlatan Kılıçdaroğlu, bu sayısal yetersizliğin "yeteri kadar muhalefet yapmadık anlayışıyla" bir arada tutulmamasını istedi.
Şehir Üniversitesi cevabı
İstanbul Şehir Üniversitesine ilişkin Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Üniversiteler üzerinden bir siyasal hesaplaşmayı asla doğru bulmam. 'Geçmişte kuruldu biz bu imkanları sağladık ama şimdi bu üniversiteyi kuranlar bizden ayrıldılar, karşımıza geçtiler, o zaman biz onlardan intikam almanın yolu olarak onların üniversiteyi ellerinden alalım, üniversiteyi istediğimiz gibi kullanalım, gerekirse kapatalım.' Bir sürü gerekçe. Bu doğru ve ahlaki değil. Üniversite kurulmuş, çalışıyor, öğrencileri, akademik kadrosu var. Borçları var, olabilir.
Siz hangi üniversiteleri kurtarmadınız ki? Dünyanın parasını götürdünüz Amerika'daki TÜRKEN Vakfına verdiniz. 22 milyon dolar, o parayı getirseler Türkiye biraz rahatlayacak. Kalkıyorsunuz Şehir Üniversitesinin üzerine gidiyorsunuz. Niçin? 'Efendim işte geçmişte bizim yanımızda ama bugün karşımızda olan ekip var, ben bunlardan intikam alacağım.' Bu anlayış doğru bir anlayış değildir. Böyle bir anlayışla yola çıkarsak siyaseti kısırlaştırmış oluruz."