İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Nisan 2017 yılında yer teslimi yapılan fakat 2017 yılı sonrasında resmi yazı ile yapım çalışmalarının durdurulan Çekmeköy – Sancaktepe – Sultanbeyli Metro Hattı’nın 2’nci
TBM kazı çalışmalarını başlattı.
Törende, İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu, İBB Raylı Sistemler Daire Başkanı Doç. Dr. Pelin Alpkökin, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ile yüklenici firmaların yetkilileri hazır bulundu.
Konuşmasına, “Bugün güzel bir gün. Kar yağışıyla beraber buluştuk” diyerek başlayan İmamoğlu, Türkiye’nin kurak bir dönem geçirdiğini ve zor bir sezon olduğunu söyledi.
BEREKETLİ BİR DÖNEM GEÇİRMEYİ UMUT EDİYORUZ
Tüm insanlığın bundan ders çıkarması gerektiğini vurgulayan İmamoğlu, “Gerçekten doğayı, insanlığı koruyarak yaşam sürdürmek ve gelecek nesillere, gelecek yüzyıllara yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin çok değerli bir vazifesi. Aksi takdirde kalıcı zararalar, dünyanın büyük zorluklarla yaşamasına sebep oluyor. Şu an yaşanan iklim değişikliği ve bunun yaşattığı krizler aslında bir nevi insan eliyle yaratılmış travmalar. Umut ederiz ki, bol bereketli, her mevsimin gereğinin olduğu; kışın, karın olduğu; baharda, çiçeklerin açtığı, topraklarda verimin ve bereketin olduğu bir dünya olsun. Ülkemiz bunu doya doya yaşasın istiyoruz” diye konuştu.
DOĞRU ADIMLAR ATMAK, ŞEHİRCİLİĞİN GEREĞİDİR
Dünyanın, şehirlerle şekillenen bir dönemden geçtiğini ve şehirlere çok önemli vazifeler düştüğünü ifade eden İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bugün İstanbul, 16 milyon nüfusa sahip; ama baktığınızda mülteci, göçmen ve yabancı misafirlerimizle beraber aktif nüfusumuz en az 18 milyonun üzerinde. Turizmin yoğun olduğu, aslında yılda 15-20 milyon civarında turisti hedefleyen bir şehrin, dünyaya çok büyük etkisi olur. Bu manada, her noktasında doğru adımlar atmak, şehirciliğin ve yaşamın gereğidir. Kentleşmede düzgün adımlar atabilmek; doğayı korumak; ulaşımı en iyi en kaliteli en çevreci şekliyle yapabilmek de bunun gereği.”
Metro hatlarının, büyük kentler için vazgeçilmez toplu taşıma sistemi olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Metronun tam da bahsettiğimiz çevreci yanı da aslında kıymetli. Çok yönlü avantajları var. Evet, belki başlangıç maliyeti açısından zorlukları var; ama bunlar aşılacak, aşacağız ve bizim kentimizin her noktasının, metroyla erişilebilir bağlantılı olduu güzel bir kente kavuşma yolunda, ciddi bir hedef koyup bunu başarmalıyız” dedi.
EN HASSAS, EN TİTİZ OLDUĞUMUZ KONU; METRO HATLARI
İmamoğlu, göreve geldikleri günden bu güne, en titiz ve hassas oldukları konunun, metro hatları olduğunu altını çizerek, konuşmasına şöyle devam etti:
“Aslında 2017’de durdurulan bir metro hattındayız. Yani, tabiri caizse evet, belli bir metro hatları planlanmış; eksiklikleri, hataları olan hatlar var. Proje eksiklikleri, imalat hataları olan hatlar var. Göreve geldiğimiz andan itibaren, belki de en hassas, en titiz davrandığımız birinci konu nedir diye sorarsanız; gerçekten metro ulaşım hatlarının bir an önce bu eksikliklerinin giderildiği ve imalatlarının başlandığı bir sistemle yol yürümektir. Bu manada tüm çalışma arkadaşlarım, gerçekten yoğun bir çaba sarf ettiler. Buna aynı zamanda bu işleri yöneten yüklenici firmalar da eşlik ettiler. Onlarla birlikte bu zorlukları aşamaya çalışıyoruz. Proje grubundan, imalatını yapan firmalara varıncaya kadar; mühendisinden emekçisine kadar bir iş birliği ile bu sorunları aşmaya, bu süreçleri sağlıklı bir biçimde başlatmaya ve İstanbulluların önüne aldatılmayacakları takvimler koymaya çaba gösterdik. Bu konuda ifade ettiğimiz tarihler, gerçekten titiz düşünülmüş ve o hedeflere ulaşma noktasındaki bütün eksiklikler giderilerek ortaya konmuş hedef tarihlerdir.”
FİNANSMAN SIKINTISI VARDI
Bu hatların finansman sıkıntısı sebebiyle durdurulduğunu bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Finansman sıkıntısı olunca işler yürümüyor. Geldiğimizde gördüğümüz, hatların durmasının temel sebebi finansmanın sağlanamamasıydı” dedi. İmamoğlu konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Metrolarda şöyle bir karakter de var: Başlangıç maliyeti yüksek olan metrolarımızın mutlak orta uzun vadeli borçlanmalarla yapılabilirliği, İBB’nin bütçesi gereği yapılabilirliği net. Ortada duran, bu kadar büyük bir metro ağının hedeflendiği İstanbul’da, kentin var olan yıllık bütçeleriyle bunun yapılma şansı yok. Tabiri caizse, 10-15 yıl gibi borçlanma modelleriyle -keşke daha uzun da olabilse- bunu ancak yönetebilirsiniz. Zamanında proje, finansman ve ihalesiyle yüklenici firmanın taahhüt kısmıyla bu işler tamamlanmadığı için biz bu tarz aksayan bir süreci devralmış olduk.”
TAHVİL İHRACI ÇOK KIYMETLİ EKONOMİK BAŞARIDIR
“Hızlıca finansmanın sağlanması noktasında girişimlerimiz oldu. Proje proje elde ettiğimiz finansmanlarımız oldu. En son yapmış olduğumuz tahvil ihracı, aslında, çok kayda değer çok kıymetli bir ekonomik başarıdır. Bugünün Türkiye’sinin yaşadığı ekonomik zorluklara rağmen, İstanbul’un itibarıyla beraber ele ettiğimiz bu finansmanla, hatlarımızı hızlı bir biçimde harekete geçmesini sağladık; önünü gören bir İstanbul kenti var ettik.”
ŞİMDİDEN SANCAKTEPE HALKINA MÜJDELEMEK İSTERİZ
“Bugün çok rahat konuşabiliyoruz bazı hususlarda. Özellikle planlama açısından şu kısmı da söylemek isterim: Dedik ki; evet, bütün hatlarımızı tamamlamak önemli, bunu için bir takvim koyalım; ama açabiliyorsak bölüm bölüm, bazı hatları hizmete geçirerek insanları rahatlatalım. Örneğin, burası için konuşursak; Çekmeköy ile Sancaktepe Şehir Hastanesi arasındaki hattın, 2023’ün başına hedeflenmesi çok kıymetli. Umarım birkaç ay öncesi olur. Daha hızlı olur. Niçin? Hem Şehir Hastanesi’nin olması hem Sancaktepe ile Çekmeköy’ü raylı sistemle bağlıyor olması kıymetli bir müjde. İnşallah tamamını da 2024’e planladığımız bu hattın, böylesi kısmi açılışını, şimdiden Sancaktepe halkına müjdelemek isteriz.”
İNCİRLİ – BEYLİKDÜZÜ HATTI İÇİNDE YOĞUN BİR ÇALIŞMA İÇERİSİNDEYİZ
“Çok heyecan duyduğum Sabiha Gökçen – Halkalı arasındaki Hızray projemizi de 2021’in yıldızı olarak inşallah ihale sürecine hazır etmek istiyoruz. Bütün süreçlerin aksaksız yürütülmesi adına da arkadaşlarım yoğun bir çaba içerinde. Pendik – Kaynarca hattımızda hızlı bir şekilde devam ediyor. Bunun gibi İstanbul’un batısında da İncirli – Beylikdüzü Hattı içinde yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Neredeyse 18 yıla yakındır, proje olarak raflarda ve seçim meydanlarında konuşulan bu hattın ihalesini de umut ediyorum ki, 2021 yılında yaparız. Azmimizle ve kıymetli çalışma arkadaşlarımızla bunun sözünü veriyoruz. Yüklenici firmaları da yanımızda sıkı bir partner olarak görmek istiyoruz. İstanbul kenti, dünyanın en itibarlı kentlerinden biridir. İstanbul’un kabiliyeti kapasitesi yüksektir. Ona yakışan şeffaf, toplumun her kesiminden katılımcı unsurları içine katan bir yönetim anlayışı ile bir belediyecilik örneğini veriyoruz. Arkadaşlarla konuştuğumuz ve hedeflediğimiz; yılda 20 km’lik metroyu İstanbullulara açılmış bir şekilde kazandıran bir dönem olma arzusundayız. Bu dönemde İstanbul’un bugüne kadar elde ettiği yıllık metro dönemsel olarak neredeyse üç katıdır. İnşallah bunu da hep birlikte başaracağız.”
KILIÇDAROĞLU’NUN SELAMINI İLETTİ
İmamoğlu, tören öncesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile telekonferansa katıldı. CHP İl Başkanlığı tarafından düzenlenen program hakkında bilgi veren İmamoğlu, “Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile dijital ortamda bir görüşmeye katıldım. Bana ve burada bulunan herkese başarı dileklerini iletti. ‘Allah tamamına erdirsin’ dedi. Bu dileğini inşallah biz de yerine getireceğiz. Bu selamını da sizlere iletmiş olayım” dedi.
PELİN ALPKÖKİN: “PROJEMİZİN İLK ETABINI 2023 BAŞINDA BİTİRECEĞİZ”
Törende konuşan, İBB Raylı Sistemler Daire Başkanı Doç. Dr. Pelin Alpkökin de, hat ile ilgili bilgi verdi. Projenin Anadolu yakasının en önemli, 2017 yılında durdurulan projelerinden bir tanesi olduğunu hatırlatan Alpkökin, şöyle devam etti:
“Hattımız 10,9 km ve 8 istasyondan oluşuyor. Ancak bölgedeki ihtiyacın çok önemli olduğunu bildiğimiz için, biz bu hattımızı kısımlara ayırarak etaplaştırdık ve ilk kısım için yoğun bir şekilde çalıştık. İkinci kısım çalışmalarına da çok yakında başlayacağız. Birinci kısmımız; Çekmeköy’den Sancaktepe Şehir Hastanesine kadar olan, 3,9 kilometrelik ve 3 istasyonluk kısım oluyor. Şu anda Sancaktepe’den ana hat tünellerimizi kazmaya devam ediyoruz. Kapasitemiz saatte tek yönde 60 bin yolcu taşıyacak ve 3 ilçeden geçecek. Bu TBM’in birkaç ay içinde, Sancaktepe Şehir Hastanesi’ne ulaşmasını bekliyoruz. İlk etapta günde 8 metre kazı yaptık. Bundan sonra daha da hızlanacak. Projemizin ilk etabını 2023 başında bitireceğiz. Diğer kalan kısmı da 2024’ün başında bitirmeyi hedefliyoruz.”
Konuşmaların ardından İmamoğlu ve diğer protokol üyeleri, sahneye yerleştirilen butonlara basarak, Çekmeköy – Sancaktepe – Sultanbeyli Metro Hattı’nın 2’nci TBM kazısını başlattı.
BİZ SADECE UYGULAYICIYIZ
İmamoğlu, kazı alanını gezerken gazetecilerin gündeme dair sorularını da yanıtladı. Bir gazetecinin, “HES kodu uygulaması başladı. 20 yaş altı, 65 yaş üstü bundan yararlanamayacak ama bu yaş grubunda çalışan vatandaşlar var. Bunlarla ilgili son durum nedir. Net olan bir şey var mı” şeklindeki sorusunu İmamoğlu, şu şekilde yanıtladı:
“Net olan; hem Bakanlığın hem de Valiliğin bu konuda açıklaması var. Biz sadece uygulayıcıyız. Malum kısıtlama dönemindeyiz. Bunun ne kadar süreceği konusunda da hiçbirimizin net bir bilgisi yok. Olamaz da. Çünkü hastalıkla mücadele veriyoruz. Muhtemeldir ki bir açıklama daha gerekiyor. Pandemi kurulu buna çalışıyordur. Belli çalışma zorunluluğu olan insanların, özel bir belgeyle bize başvurmaları halinde burada bir tolerans sağlanabilir. Dediğim gibi biz uygulayıcıyız. Biz bir an önce İstanbul’da toplu taşımayı kullanan herkesin HES kodu girişlerini yapıp, kartlarını ona göre yenileyip sisteme dahil olmalarını diliyorum. Bu yönde de yoğun bir tanıtım yaptık. Dijital ortamda pratik yöntemlerle bunu yaptık. Umut ederiz ki bütün vatandaşlarımızın bunu tamamlasın. Katılım, İstediğimiz oranda değil. Ama burada da şöyle bir durum var: Vatandaşlarımızın büyük bir kısmı da aslında dışarı çıkmıyor. Toplu taşıma normal zamanların yüzde 50’si seviyesinde. Burada insanların kullanmama tercihinden dolayı da ilgi göstermediklerini düşünüyorum. Bir gerçekliğin daha altını çizelim ki yoğun bir şekilde özel araç tercihi var. Bu sadece İstanbul’a dair değil tüm dünya için böyle.”