'Bu zammı yapmak zorunda kaldık, üzgünüm'
İETT’nin çalışanlarına yönelik düzenlediği ödül töreninde konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, konuyu ulaşım zammına getirdi ve şunları söyledi: “Doğru; biz, zam yapmak zorunda kaldık. Bundan, asla ve asla mutlu değiliz. Huzurlu da değiliz. Keşke, zam yapmadan bu şehirdeki insanlara hizmet etmeye devam etsek. Ama ne yazık ki, bu sene zam yapmasaydık, bütçeden sübvansiyon rakamlarımız neredeyse 3 milyar 600 milyon liranın üzerine çıkıyordu. Bu rakamlar, büyük rakamlar. Ama bütçeyi döndürebileceğimiz rakamlar değil. Bu bakımdan, Türkiye’nin koşulları, özellikle akaryakıta, bakım unsurlarına gelen, neredeyse 1 yıldaki zam oranı yüzde 40’ı 45’i aşmış, yüzde 50’lileri bulmuş olmasından dolayı, bu zammı yapmak zorunda kaldık. O bakımdan, halkımıza bu anlamda, elbette üzgün olduğumuzu belirtiyoruz. Ama bundan sonra, hem daha iyi ve eksiksiz hizmet etmek hem filosunu yenilemek, bu eksikliği de yatırım yaparak gidermek zorunda olduğumuzu ve bunu yapacağımızı halkımıza duyurmak isterim. Bu manada, bütün emek veren herkese, İstanbul’un her gün milyonlarca insanını taşıyan, siz kıymetli kurum, kuruluşlarımıza, çalışanlarına, hanımefendilere, beyefendilere; -ki artık yoğun bir şekilde kadın şoförlerimiz de var artık kurumumuzda- hepsine minnet duygularımı iletiyorum. Lütfen, İstanbul’un birer hizmetçisi, birer denetleyicisi, birer gözlemcisi olduğunuzu unutmayın. Güler yüzle, huzurlu bir görüntüyle İstanbul halkına hizmet etmeye devam ediniz.”
'İETT’nin 16 bin çalışanı var'
Ekrem İmamoğlu, Halk Süt projesinde çalışanlarla Gürpınar’da bir araya geldikten sonra, rotasını Yenikapı’daki Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’ne çevirdi. İETT tarafından düzenlenen “Performans Gelişim Sistemi Ödül Töreni”ne katılan İmamoğlu, ulaşım sektörünün, vicdani ve ahlaki duruşuyla örnek olması gereken alanlardan birisi olduğunu vurguladı. İETT’nin 16 bin çalışanı olduğu bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Baktığınızda her bir İETT çalışanına, 1000 İstanbullu düşüyor. Aslında o kadar değerli bir heyet ki buradaki insanlar ve sizlerin arkadaşları, çalışma arkadaşları… Yani bütün toplum huzurluysa, kendinize pay biçeceksiniz. ‘Ne mutlu bize ki, toplumumuzun huzuruna katkı sunduk’ diyeceksiniz. Yanlış anlamayın ama toplumda bir huzursuzluk varsa, oradan da size pay düşer; onu da söyleyeyim. Aslında bu her alanda böyle. Buna en başta ben dahilim” dedi.
'Daha yapacaklarımızı var'
Etkinliğe, Halk Süt projesinde görev alan çalışanlarla yaptıkları görüşmeden geldiğini belirten İmamoğlu, “O kadar güzel, o kadar ilginç dokunuşlar yaptılar ki… Gün geldi; tesadüfen denk geldikleri acil bir vakada bir çocuğun hayatını kurtardılar. Gün geldi; ne yazık ki, cinsel istismara uğrayan bir çocuğun hayatını kurtardılar. Ya da şiddete uğrayan bir kadına destek oldular. Yani, bir sosyal hizmet sorumlusu gibi, sahada bizim gözlemcimiz oldular.
Her ay 100 bine yakın çocuğumuzu ulaşıyorlar. 100 bin çocuğu ulaşmak demek; aynı zamanda, o çocukların mahallelerinde dolaşmak demek. Bin nevi, her gün sokağı gören insanlar. İETT şoförlerini gördüğümde, hapsine elimi kaldırır, selam veririm. Gerçekten, bütün İETT çalışanlarını İstanbul‘un güvencesi olarak görürüm.
Yani, onlar etrafı gözlüyor, bir olumsuzluk olsa haber veriyor, müdahale ediyor ya da elinden gelen katkıyı bu şehrin düzeni, mutluluğu, huzuru keyfi için elinden geleni ortaya koyuyor. Bu bağlamda saygıyla, hürmetle el sallıyorum. Gerçekten de bütün İETT çalışanlarımızı bu kavrama uygun bir şekilde hareket etmesini istiyorum. Büyük oranda bunu başarıyoruz; ama yapacaklarımız var” diye konuştu.