Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün geçtiğimiz yıl başlattığı işlem sonucunda 13 Mayıs 2019 tarihinde yani İBB'nin kayyım ile yönetildiği dönemde tarihi kule, İBB'nin uhdesinden çıkarılarak Kule-i Zemin Vakfı adına tescil edilmişti.
İmamoğlu seçildikten sonra hukuki süreç başlatılmıştı
Ekrem İmamoğlu ikinci kez İBB Başkanı seçildikten sonra bu işleme karşı hukuki süreç başlatılmıştı. İBB Hukuk Müşavirliği, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne karşı dava açmış, Galata Kulesi için vakıf adına yapılan tapu tescilinin iptali ve İBB adına tescil edilmesi talep edilmişti. Dava kapsamında İBB'nin talebi üzerine üçüncü kişilere devredilmemesi için Galata Kulesi'ne 7 Şubat 2020 tarihinde ihtiyati tedbir konulmuştu.
6 Nisan 2020 tarihinde tahliye işlemi başlattı
Tedbir kararına rağmen Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün talebi üzerine Beyoğlu Kaymakamlığı, 6 Nisan 2020 tarihinde tahliye işlemi başlattı. Kaymakamlık, Galata Kulesi'nin İBB tarafından işgal edildiğini, 14 Nisan 2020 tarihine kadar boşaltılarak Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğüne teslim edilmesi gerektiğini, aksi takdirde tahliyenin gerçekleştirileceğini İBB'ye bildirdi. İBB Başkanlığı da bu işlemin iptali ve yürütmesinin durdurulması için mahkemeye başvurdu.
Yürütmeyi durdurma kararı verildi
Beyoğlu Kaymakamlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne karşı açılan davada, hukuka aykırı tahliye işleminin iptali istendi. Davaya bakan İstanbul 7. İdare Mahkemesi, 10 Nisan 2020 tarihinde oybirliği ile yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Kararda, uyuşmazlığın çözümü ve davacıların istemi hakkında karar verilebilmek için davalı idarelerden; dava konusu işlemin hukuki gerekçesinin açıklanarak, işlem dayanağını oluşturan tüm bilgi ve belgeleri içeren işlem dosyasının onaylı ve okunaklı bir örneğinin mahkemeye gönderilmesi istendi.
İBB'nin talebi kabul edildi
Tahliye kararı niteliğindeki uyuşmazlığın hukuki durumu dikkate alınarak; işlemin uygulanması halinde verilecek kararın etkisi tükeneceğinden İBB'nin yürütmenin durdurulması isteminin, davalı idarenin birinci savunması alındıktan sonra yeniden bir karar verilinceye kadar kabulüne hükmedildi.
Ara karara cevap verme süresinin 15 gün olarak belirlenmesine, kararın tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere teminat aranmaksızın dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına oy birliği ile karar verildi.