HDP, 'Barışa Çağrı' başlığıyla bir deklarasyon açıkladı, iktidarın içeride ve dışarıdaki politikalarının eleştirildiği deklarasyon metninde, Kürt sorunu için de çağrı yapıldı: Halbuki bu sorun esas olarak bizim sorunumuzdur ve bu ülkede, bu topraklarda çözülmek durumundadır. O nedenle diyoruz ki; sorun diğer ülkelerin başkentlerinde değil Ankara’da çözülmelidir. Buldan ve Sancar, deklarasyon metnini okudu.
'Barış deklarasyonu'nda, 1 Eylül Dünya Barış Günü kutlanarak, 1 Haziran'da İstanbul'da açıklanan ve 3 ay devam eden Demokratik Mücadele Programı'nın başladığı hatırlatıldı.
Türkiye'nin bugün ekonomiden siyasete, yönetim biçiminden toplumsal ilişkilere kadar yaşadığı sorunların temelinde, iktidarın içeride ve dışarıdaki politikalarının yattığı öne sürülen deklarasyonda, Libya, Suriye, Irak, Doğu Akdeniz ve Ege'de yürütülen politikaların, gerilim ve çatışma stratejisinin, ülkeyi belirsiz bir geleceğe sürüklediği belirtildi.
"ÜLKE TARİHİNİN EN BÜYÜK BARIŞI SAĞLANABİLİR"
Toplumun, iradesini teslim ettiği Meclis'ten büyük barış müjdesini beklendiği vurgulanan deklarasyonda, şunlar kaydedildi:
"Ferasetiyle, kadim kültürleri ve derin sağduyusuyla her türden ayrıştırma, kışkırtma oyunlarına yıllardır gelmeyen 83 milyon yurttaşımız, Kürt sorununda ülke tarihinin en büyük barışını sağlayabilir. Kürt meselesinin bugün ulaştığı düzey, bütün varlığıyla çözümü dayatıyor. Gelişmelerin de gösterdiği gibi sorun artık ülke sınırlarını aşmış, bölgesel ve küresel bir boyut kazanmıştır. Çözümsüzlük sürdükçe, çatışma dinamiği diri kaldıkça Türkiye siyasal ve ekonomik açıdan küresel güçlere bağımlı ve muhtaç olmaya devam edecektir.
Halbuki bu sorun esas olarak bizim sorunumuzdur ve bu ülkede, bu topraklarda çözülmek durumundadır. O nedenle diyoruz ki; sorun diğer ülkelerin başkentlerinde değil Ankara’da çözülmelidir. Dolmabahçe mutabakatı süreci, Kürt meselesinin çözüm ruhu ve felsefesi bağlamında değerini hala korumaktadır. Muhalefet partileri, iktidardan daha ileri ve daha cesur adımlar atmalıdır. Muhalefet partilerinden, somut olarak çözümün nasıl sağlanacağına ilişkin önerilerini açıkça ortaya koymalarını bekliyoruz. "
Deklarasyonda aydınlara ve kanaat önderlerine ise "Türkiye'nin acil bir 'büyük barış hareketine ihtiyacı var. Bu amaç uğruna fedakarlık yapacak olan tüm aydınlar, akademisyenler ve sanatçıların her zamankinden daha fazla çaba göstermeye, taraflarla temas kurmaya ve özgürce tartışmaya davet ediyoruz." çağrısında bulunuldu.
HDP'nin demokratik çözüm ve barış isteyen herkesle çalışmaya hazır olduğu da aktarıldı.