Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bugün Mısır'ın başkenti Kahire'de Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Shoukry ile ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Fidan konuşmasında "Filistin sorunu, Türkiye ve Mısır'ın ortak duruşa sahip olduğu bir konudur" dedi.
FİLİTSTİN-İSRAİL ÇATIŞMASI
Bakan Fidan basın toplantısında şu açıklamaları yaptı;
"Ortak geçmişimiz ve köklü bağlarımız bulunan Mısır, Arap dünyasında, Afrika ve Akdeniz'de stratejik ağırlığı olan bölgenin istikrarı ve güvenliği açısından ise her zaman kilit bir role sahip aktördür. Medeniyetler beşiği, üç kıtanın buluştuğu Akdeniz'in dünya siyasetinde yeniden merkeze oturmaya başladığı günlerden geçiyoruz."
"Bu sabah Cumhurbaşkanı Sayın Sisi tarafından kabul edildim. Kendilerine Sayın Cumhurbaşkanımızın selamlarını ilettim. Kabul esnasında Sayın Sisi, Türkiye ve Mısır arasındaki ilişkilerin ileriye taşınması yolundaki vizyonunu ilettiler, kendileri Sayın Cumhurbaşkanımız ile geçen G20 Zirvesi'nde de görüşmüşlerdi. Ayrıca 5 gün önce İsrail-Filistin gerginliği hakkın bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiler."
"Türkiye olarak Mısır'ın gerek tarihsel planda Filistin davasına verdiği desteği gerek Refah Sınır Kapısı dolasıyla Gazze'deki masum kardeşlerimizin insani ihtiyaçlarının giderilmesindeki rolünü her zaman önemsedik. Bugün de görüşmelerimiz buna imkan tanıdı. Filistin sorunu, Türkiye ve Mısır'ın ortak duruşa sahip olduğu bir konudur. 7 Ekim'den bu yana yaşananlar uzun zamandır emsali görülmemiş gelimelerdir. Masum sivilleri hedef alan saldırıları ve sivil can kayıplarını elbette reddediyoruz, kınıyoruz.
Ancak temel mesele, Filistin'de adil ve kalıcı bir çözümün sürekli olarak ötelenmesi, bu arada İsrail'in yasadışı yerleşimler, Kudüs ve Mescid-i Aksa'daki provokasyonları, keyfi tutuklamalar gibi uygulamalarla işgali derinleştirmesidir.
Türkiye ve Mısır olarak 67 sınırları dahilinde başkenti Doğu Kudüs olan egemen, bağımsız ve coğrafi bütünlüğü olan bir Filistin devletinin hayat bulmasının, yani iki devletli çözümün tek geçerli çözüm yolu olduğunu düşünüyoruz.
Türkiye olarak geldiğimiz noktada 4 hususun önem arz ettiğini düşünmekteyiz. Her şeyden evvel, her taraftan olursa olsun sivil can kayıplarının önüne geçilmelidir. Bazı devletlerin, İsrail'in Gazze'de ayrım gözetmeksizin yaptığı misillemeleri adeta haklı bir müdahale gibi göstermeye çalıştığını görmekteyiz. Böylesine çarpık ve gayri insani bir yaklaşım sadece ve sadece daha fazla şiddete, daha fazla masum can kaybına yol açar.
İsrail'i uluslararası hukuka ve insani değerlere davet ettiğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum. Filistinlilerin Gazze'de yerinden edilerek Mısır'a sürülme politikasını tasvip etmiyoruz, buna sonuna kadar karşı çıkıyoruz, bu konuda Mısır'ın yanındayız.
İkincisi çatışmanın coğrafya olarak yayılmasının engellenmesidir. Türkiye olarak bu konuda benzer düşüncelere sahip olduğumuz ülkelerle yakın istişare halindeyiz.
Üçüncü olarak iki devletli çözüm temelinde barış sürecinin yeniden başlatılmasıdır. Ortadoğu'da barış, sadece bölgesel alternatiflerle Filistinlilerle tesis edilebilir, zira barış olmadan gerçek manada güvenlik tesis edilemez.
Dördüncü olarak bölgedeki Müslüman ülkeler olarak Filistinlilerin bekasını gözetecek, adil ve kalıcı bir barışın garantörü olacak bir mekanizmanın kurulmasıdır.
Mevkidaşım Sayın Shoukry ile ayrıca Sayın Cumhurbaşkanlarımızın ele aldıkları, Gazze'ye acil insani yardım iletme yöntemlerini de masaya yatırdık."
TÜRKİYE-MISIR İKİLİ İLİŞKİLERİ
"Karşılıklı olarak büyükelçilerimizin atanmasıyla diplomatik ilişkilerimizi olması gereken seviyeye çıkardık."
"Enerji de önemli bir işbirliği alanımız. Mısır'dan en fazla enerji ithal eden ülke olarak işbirliğimizi çeşitlendirmek istiyoruz."