Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASAM) Terör Uzmanı Dr. Eray Güçlüer, “Saldırı askeri bir saldırı gibi gözükse de siyasi ve psikolojik açıdan yapılmış bir saldırıdır, semboliktir. İran, psikolojik açıdan iç kamuoyuna ‘Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin intikamı alındı’ mesajı vermek istiyor. İran’a bağlı öfkeli Şii milis gruplarını sakinleştirmek için psikolojik bir operasyondur. Siyasi açıdan da ‘bölgede güç olarak bana karşı saldırı olursa ABD olsun olmasın bunun cevabını veririm’ denilmek istendi. Hedefler seçilirken Irak iç siyasetine de gönderme yapılmış” dedi.
'Saldırı zaten bekleniyordu'
Füze saldırısı yapıldığı anda ABD füze savunma sistemlerinin devreye girdiğine dair bir bilgi olmadığını belirten Dr. Güçlüer, “Saldırı zaten bekleniyordu. Üslerdeki vatandaşların korunmaları, yer altı sığınaklarına inmeleriyle herhangi bir can kaybı veya yaralanmanın da önüne geçmiş görülüyor. Bu ciddi bir saldırı olsaydı ve askeri yönden direk hedef alınıp yapılsaydı; ABD anında karşılık verirdi” ifadelerini kullandı.
'ABD, Devrim Muhafızlarını terör örgütü listesine almıştı'
ABD ile İran’ın bundan sonra süreci soğumaya bırakacaklarını söyleyen Dr. Güçlüer, “Karşılıklı tehditkâr açıklamalar olabilir ama krizi daha da tırmandıracak askeri çatışma içine girmeyeceklerdir. Bundan sonraki süreç daha fazla ABD’nin kontörlünde yürütülecek gibi görülüyor. Çünkü İran, Kasım Süleymani’nin ve yanında ölen diğer kişilerin yerini dolduracak gibi durmuyor. ABD, Devrim Muhafızlarını zaten terör örgütü listesine almıştı. Üstlerine sembolikte olsa bir saldırı yapıldığı için ABD, bölgede istediği zaman gerilimi tırmandırıp istediği zaman İran’ı köşeye sıkıştırma noktasında inisiyatifi daha fazla elinde tutuyor diye düşünüyorum” diye konuştu.
'Uluslararası kuruluşların Türkiye’ye destek vermesi gerekiyor'
Türkiye’nin şu anda doğru bir politika izlediğini dile getiren Dr. Güçlüer, “Hem İran’a hem de ABD’ye bölgedeki tansiyonu düşürmek için girişimlerde bulundu. Türkiye açısından acil risk oluşturacak bir durum yoktur. BM, acilen barış ve istikrar için adım atmalıdır. Ortadoğu coğrafyasında siyaset silahla yapılıyor. Huzur ve istikrarın kalıcı olarak sağlanması için uluslararası kuruluşların Türkiye’ye destek vermesi gerekiyor” dedi.