Sağlık Bakanı Ebu Ramazan, Gazze için kan bağışı kampanyası için düzenlenen basın toplantısında Gazze'deki sağlık sektörünün sıkıntıları ve kötü sağlık koşullarının yansımalarını değerlendirdi.
İsrail saldırılarının Gazze'deki sağlık altyapısının yüzde 80'den fazlasını çökerttiğini, hastanelerin büyük kısmının hizmet dışı kaldığını, faaliyetini sürdüren hastanelerin ise kısmi olarak hizmet verdiğini belirten Ebu Ramazan, "Hastanelerin doğrudan ya da dolaylı olarak saldırıya uğraması, sağlık çalışanlarının yerinden edilmesi, elektrik kesintileri, yakıt sıkıntısı, temiz suyun olmaması, atık su taşkınları, katı atıkların birikmesi ve salgın hastalıkların yayılması sağlık sektörüne çok ciddi oranda yük getirdi." ifadelerini kullandı.
Hepatit vaka sayısı 85'den 100 bine çıktı
Gazze'de insani ve çevresel felaketlerin yanı sıra salgın felaketinin eşiğinde olduklarını kaydeden Ebu Ramazan, bu felaketin su veya solunum yoluyla bulaşan hastalıkların sonucu olduğuna işaret etti.
Gazze'de görülen salgın hastalıklara ilişkin bilgi veren Ebu Ramazan şunları kaydetti:
"İsrail'in saldırılarından önceki yıl Gazze'nin tamamında sadece 85 hepatit vakası görülürken bu sayı şuan 100 bini aştı. Gazze'de ayrıca damlacıklar yoluyla bulaşan solunum yolu hastalıkları, uyuz gibi cilt hastalıkları ve bakteriyel enfeksiyonlarla ilgili bir salgın söz konusu."
Bakanlık, Gazze'de çocuk felci olup olmadığının netleşmesi için harekete geçti
Gazze'de karşılaştıkları en büyük sorunun çocuk felci salgını ihtimali olduğuna değinen Ebu Ramazan, bu konuda bazı kuruluşların "Han Yunus ile orta kesimdeki Deyr el-Belah kentlerinde tip iki çocuk felci virüsü tespit edildiği" yönündeki iddiaları hakkında şunları kaydetti:
"Gazze'de çocuk felci olmadığı 1980'li yıllarda ilan edildi. Batı Şeria'da, Gazze'den 2 yıl sonra çocuk felci bulunmadığı ilan edildi. Filistin'de çocuk felci olmadığı komşu ülkelerden ve İsrail'den önce ilan edildi. İsrail'de ise 2023'te bir kaç vaka tespit edildi. Bazı uluslararası kuruluşlar, Filistin Sağlık Bakanlığının izni olmadan Gazze'nin orta kesiminden ve Han Yunus'tan numuneler topladı ve tahlil için bunları İsrail'e gönderdi. Numunelerin sonucunun pozitif olduğu söyleniyor.
Bu işlem bizim iznimiz olmadan yapıldı. Biz bu numunelerin nereden alındığını, hatta Gazze'den mi alındığını bile bilmiyoruz. Söylemek istediğim şu ki; Gazze'de 20-30 yıldır çocuk felci görülmüyor ama İsrail'de görüldü. Gazze'de gerçekten çocuk felci varsa bunun nereden geldiğini bilmek istiyoruz. Bu nedenle sağlık bakanlığından uzmanların denetiminde yeni numuneler alınması konusunda ısrar ettik. Bu numuneler alındı ve tahlil için Ürdün'e gönderilmesi konusunda anlaşmaya varıldı."
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı 19 Temmuz'da, atık sularda çocuk felcine neden olan virüs tespit edildiğini ve bunun gerçek bir sağlık felaketinin habercisi olduğunu belirtmişti.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus da 20 Temmuz'da, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus ile orta kesimindeki Deyr el-Belah kentlerinde tip iki çocuk felci virüsü tespit edildiğini açıklamıştı.