Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga Gündem Erdoğan seçilemezse…

Erdoğan seçilemezse…

Başlığa sonra dönmek üzere zaman makinasında 1 Haziran 2015’e girelim. Ne de olsa unutulduğu için, bilimden uzak kurgu tutkunu milleti hafızasını yoklasın diye zaman makinasına sokalım.

Okunma Süresi: 2 dk

Başlığa sonra dönmek üzere zaman makinasında 1 Haziran 2015’e girelim. Ne de olsa unutulduğu için, bilimden uzak kurgu tutkunu milleti hafızasını yoklasın diye zaman makinasına sokalım.
AKP tek başına iktidara gelecek oyu toplayamadı.
Ama birinci parti olduğu için, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafında hükümet kurma görevi, dönemin AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na verildi. Hatırlarsın, CHP ile görüşmelerinden bi sonuç çıkmadı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, o zamanlar aralarının limoni olduğu MHP Lideri Devlet Bahçeli soruldu:
“Bahçeli'yi muhatap almayacağım. Şahsıma, ailemle ilgili edep sınırlarını çok aşan ifadeler kullanmıştır.”
Birbirlerine sözlü olarak öyle giriştiler ki, ilk karşılaşacakları yerde neredeyse silahları konuşturacak düzeye geldiler.
Neyse, daha sonra hükümet kurma görüşmeleri için Bahçeli’den randevu istendi. Yanıt, dönemin koşullarına göre kendisinden beklendiği gibi oldu:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan her fırsatta koalisyon hükümetlerini kötülemiş, milli iradenin kararını tartışmaya açmış, dedikodu kazanını kaynatarak Davutoğlu'nun zihni melekelerine ipotek koymuştur. Türkiye tek bir kişinin egosuna, tatminsiz iktidar hastalığına ve koltuk hırsına adeta boyun eğmiştir… Nitekim demokrasi ve demokratik teamüller sakatlanmıştır.”
Bahçeli'nin şartları arasında 17-25 Aralık dosyasının açılması ve Cumhurbaşkanının oğlu Bilal Erdoğan dahil herkesin yargıya gitmesi de vardı.
Bunları da geçtik.
Cumhurbaşkanı, daha önce genel başkanlığını yaptığı AKP dışında bir hükümet kurma yetkilisi tanımayarak, bu görevi diğer parti liderlerine vermedi. Her açıdan sıkıntılı bir sürece girebilirdi.
Şimdi geldik zurnanın zırt deliğine:
Hükümet kurarak ülkeyi yönetmeyi kendileri dışında bir iradeye teslim etmeyen Cumhurbaşkanı, milleti-ülkeyi-devleti yönetecek olan Başkan seçilemezse 25 Haziran’da ne olur!
Duydun mu!
Diyorum ki;
Recep Tayyip Erdoğan, adı hala aynı kalırsa Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı seçilip, külliyedeki makam girişine Devlet Başkanı levhası astırırsa, ne ala…
Ya seçilemezse, 25 Haziran Türkiye'sinde nasıl bir manzara ile karşılaşacağını sanıyorsun!..
Aylar öncesinden erken seçime hazırlanan, sandıktan ne çıkarsa çıksın sonrası için de bir hazırlık yapmıştır heralde...
Ya seçilemezse, yani bir başka aday cumhurbaşkanı seçilirse;
Sonuç için bir hazırlığı var mıdır dersin!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *