İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Başakşehir’deki “Altınşehir Yaşam Merkezi”nin açılışını gerçekleştirdi. Bünyesinde; Bölgesel İstihdam Ofisi, Sabahattin Ali’nin adını taşıyan yeni nesil kütüphane, Psikolojik Danışmanlık Merkezi ve Yuvamız İstanbul Kreşi’ni barındıran merkez, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı törenle açıldı. Törende bir konuşma yapan İmamoğlu’na, Türk edebiyatının simge isimlerinden Sabattin Ali’nin kızı Filiz Ali ile torunu İdil Laslo da eşlik etti. “İstanbul'umuzun her ne kadar taşı toprağı altın desek de bu yanlış yorumlandı” diyen İmamoğlu, “Taşını, toprağını birbirine karıştırdık ve biraz altını üstüne getirdik. İstanbul'umuzun bu anlamda, hızlı ve yanlış, hatta dengesiz büyüdüğünü hepimiz kabul ediyoruz. Ne yazık ki uzun dönemler yöneten insanlar, bu yanlış büyümeyi, ‘İhanet ettik’ diyerek de tescilliyorlar. Ama artık bu şehrin karanlık devrini geride bırakmamız lazım. Hep birlikte çok anlamlı, mantıklı, akılla, bilimle, teknikle, dünyanın en iyi örneklerini bu şehre taşıyarak, bu şehrin güvencesi olma mecburiyetimiz var. Çünkü bu şehrin, aynı zamanda fırsatlarıyla, imkanlarıyla muhteşem bir kaynağa sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Sadece ve sadece bir akışı değiştirmemiz lazım” ifadelerini kullandı.
Vicdan gözü kapalı
Bir avuç insanın yararına değil, milletin yararına işler üretmenin şart olduğunun altını çizen İmamoğlu, “eşitlik unsurunun” önemine dikkat çekti. “Bu mahallenin imkansızlıklarını, sıkıntılarını iyi bilen birisi olarak söylüyorum” diyen İmamoğlu, “Bu açılan arayı, bu açılan mesafeyi kapatmak, örneğin buradaki çocukların da kitaba erişimini, bilgiye erişimini, sağlığa erişimini sağlamayı, o eşitlik sürecini ortaya koyabilmeyi, kaynak olarak yöneticilerin kendi vücutlarında bir vicdan gözü olarak tanımlıyorum. Eğer vicdan gözünüz kapalıysa, bu ihtiyaçları görmeniz ve düzenlemeniz mümkün olmuyor. Okul öncesi eğitim alan çocuklarımızın maruz kaldığı eşitsizliği görmüyorsanız, işte sizin vicdan gözünüz kapalı demektir. O adaletsizliği hissetmiyorsanız, vicdan gözünüz kapalı demektir” şeklinde konuştu.
Becerimizi büyütüyor
Her alanda var çalışama yaptıklarını belirten İmamoğlu, “İstanbul'un çocuğu, genci; hiçbir ayrım yapmaksızın çalışıyoruz. Bu şehrin vicdanı, bu şehrin adalet duygusunun oluşması adına ne uygun ise onu yapmaya kararlı bir yönetimiz. O yapıldığı zaman, insanlarımızın ihtiyacı karşılandığı zaman, doğru işi yaptığınızda, insanlara faydalı insanlığa, doğaya faydalı iş yaptığınızda, sizin bütçenize de bereket gelir. Ben, bütçemizin çok bereketli bir bütçe olduğuna inanıyorum. Tabiri caizse; o bütçenin bereketi, o manevi gücü, iş yapma becerimizi de büyütüyor. Daha fazla icraat yapıyoruz, daha fazla çözüm üretiyoruz” dedi. İstanbullunun kendilerine ait bütçesini korumak ve kollamak zorunda olan bir yönetim olduklarını vurgulayan İmamoğlu, “Onun için bütçemiz bereketli. Bu bereket; hizmet olarak, çözüm olarak, umut olarak ve mutluluk olarak şehrimizin her yanına yayılıyor. ‘150 Günde 150 Proje’ çalışması, tam da böyle bir çalışmanın sonucudur ve gerçektir. İnsana dokunan işlerdir, faydalı işlerdir, insanını mutlu eden, eşitleyen işlerdir. Adil çalışmalardır. Bereketli bütçenin en doğru bir şekilde yatırıma dönüştüğü işlerdir” diye konuştu