12 Maddelik seçim bildirgesiyle 11 Maddelik seçim bildirgesi yayınlayan Cumhur İttifak'na cevap veren Millet İttifakının baş aktörü CHP'nin de sık sık dile getirdiği ve ülkelerine gönderilmesi gerektiğine dikkat çektiği Suriyeliler yine olay oldu.
Tam da ben,m CHP'nin İBB Adayı Ekrem İmamoğlu ile görüşüp, 98. yıl dönümünü kutlayacağımız Ardahan'ın gecesine davet edip, döndüğüm Esenyurt'ta.
Gece saatleriydi. Gelen görüntülü haber ile Suriyeliler ile Esenyurrtluların karşı karşıya geldiğini ve olayın çok büyük olduğunu bana anlatan habere bakıp, izlerken aklıma Ay Çiçekleri ile süslü Esenyurt dönemleri geldi.
Çünkü, başta 12 Eylül cuntasını yaptıktan sonra kışın ortasında Ardahan'a gelip, düzenlediği miting'te üşüyüp, 'Ya kardeşim burada yaşanır mı?' dedikten hemen sonra Doğu'da yaşanamayacağına karar kılan ve hala devam eden göç olgusunu başlatıp, İstanbul'a gelip, Ay Çiçekli Esenyurt'u gece kondu kültürü ile adeta işgal eden biz doğuluların sonra da Kürt olarak dışlanmalarını hatırlıyordum.
Yani dün Doğu'dan gelip, Kürt olarak dışlanan bizlerin durumunu ortaya koyan aynı durum bu kez Suriyelilere yaşatılıyordu.
Evet, bugün sayıları 4 milyonu bulduğu ve seçimlerde oy kullandırılacağı iddia edilen Suriyeliler ile bazı Esenyurtluların kavgasını büyütüp, proveke etmek isteyenler dün de biz doğululara, Kürt diye dışlayanlar bu kez de Suriyelilere karşı ortaya koydukları oyunu sergiliyordular.
Ve dün doğulu ardından Kürt dediklerinin düğünlerini mana edip, kavgalar çıkaranların da aslında birer Suriyeli olduklarını unutuyordular.
Çünkü dün Doğulu ardından Kürtler diyerek insanları dışlayanların kendileri de Esenyurt başta olmak üzere İstanbul'u göç adı altında işgal edip, talan ettiklerini ama adına da 'Ya kardeşim ne alaka bizim ülke değil mi?' diyerek gecekondu adı altında yaptıklarının üstünü kapatıyordurlar.
Kısacası 'Yapmayın' beyler deyip, dönen dünyanın üzerinde hep hareket halinde bulunan insanların doğuştan bu yana göç olgusu ile dün Doğulu, Kürt bugün Suriyeli olarak, dolaşıp döndüğünü ve kendisine yurt aradığını unutmayın lütfen.
Ve yaşanan onca olay ve gelişme ardından adeta birer göçmen kuşu olan insanları Doğulu, Kürt yada Suriyeli, olarak bölmeye, proveke yoluyla terörize edip dışlamayın ve onlarla yaşamayı öğrenin. Öğrenin ki birlikte yaşamanın kültür olduğunu, geleneklerin, göreneklerin renk olduğunu anlayın.
Şahsen benim insan olarak gördüğüm hatta canlı olarak his ettiğim herkesin dünyası olan bu dünyada çatışmadan, kavgadan bir hayrı gelmeyeceğinin hepimiz anlarsak, insanların olduğu gibi bu kışta aç kalıp, cadde ve sokakları dolduran köpekler başta olmak üzere tüm canlıların, kavimlerin dünyası olduğunu anlarız durmadan dönüp, aynı yere gelen şu fani dünyada.