DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Diyarbakır'ın Çınar ilçesi ile Mardin'in Mazıdağı ilçesi arasındaki bölgede çıkan ve yerleşim yerlerine sıçrayan yangında hayatını kaybedenlerin ailelerini ziyaret ederek, "Buranın acilen afet bölgesi ilan edilmesi ve afet bölgesinin gerektirdiği şekilde burada halkımızın yaşadığı mağduriyetin giderilmesi birinci hedef olarak belirlenmelidir" dedi.
DEM Parti eş genel başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Diyarbakır'ın Çınar ilçesi kırsal Köksalan Mahallesi'nde 20 Haziran gecesi çıkıp, rüzgarın da etkisiyle Mardin'in Mazıdağı ilçesi kırsal Yücebağ ile Yetkinler mahallelerine doğru ilerleyen ve yerleşim yerlerine de sıçrayan yangında hayatını kaybedenlerin ailelerini ziyaret ederek başsağlığı diledi. Ziyaretlere Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk de eşlik etti.
Taziye ziyaretinde bulundukları Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı kırsal Yücebağ Mahallesi'nde açıklamalarda bulunan Tülay Hatimoğulları, "Buranın acilen afet bölgesi ilan edilmesi ve afet bölgesinin gerektirdiği şekilde burada halkımızın yaşadığı mağduriyetin giderilmesi birinci hedef olarak belirlenmelidir. Evet, canlarımız gitti, yiten canlarımızın ailelerinin acılarını gücümüz yettiğince paylaşmaya çalışıyoruz. Toplumsal dayanışmayla, kenetlenerek, bizleri doğal afetlerde ölüme terk eden sisteme karşı daha çok dayanışarak ancak bu acıları hafifletebiliriz" diye konuştu.
'DEDAŞ BUNUN BİRİNCİ SORUMLULARINDANDIR'
Hatimoğulları, yangının birinci sorumlusunun enerji şirketi olduğunu ifade ederek, "Bugün Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) bunun birinci sorumlularındandır. Kentlerimizdeki kent koruma oluşumlarının, ekoloji platformlarının yaptığı çalışmalar ve kesin olmayan raporlar 55 bin dekarlık alanın yandığını ve bunun 22-23 bin dekarlık alanının da ekili arazi olduğunu gösteriyor. Aynı raporlara ve yine görgü tanıklıklarına göre, elektrik tellerindeki arızalardan kaynaklandığına dair iddialar var. Bu iddialar önemlidir, görgü tanıklarının tanıklıkları önemlidir. Yargı, görgü tanıklarını dinlemek zorundadır. Yerel ve ekoloji platformlarının hazırladığı ve daha sonra kesin olarak sunacağı raporlar bilirkişi olarak kabul edilmelidir. Bunlar önemlidir ve yargı bunu dikkate almalıdır. Yargıda gerçekten hakka, hukuka, adalete ve görgü tanıklarının gerçek tanıklıklarına göre verilecek ceza ile ailelerin ve halkımızın yüreği bir nebze de olsa soğutulur. Bugün Türkiye'nin en çok gündemde olan elektrik şirketi DEDAŞ'tır. Parlamentodaki kayıtlara baktığımızda, en fazla soru ve araştırma önergesi DEDAŞ hakkında verilmiştir. Elektrik tellerinin tam 37 yıldır bu bölgede bakımları yapılmamıştır. Arkamızda bulunan şu incecik tahta direkler üzerine çekilmiş elektrik hatlarının bakımsızlığından bu yangınların yaşandığı aşikardır. Burada ikinci en acil talep, bu yangın silsilelerini durdurmak için en acil talep DEDAŞ'ın acilen bölgedeki bütün elektrik şebekesini bakım ve onarımdan geçirmesidir. Çağımıza uygun teknolojik altyapıya göre yeniden yapılandırılmalıdır. DEDAŞ bu görevi yapmadığı sürece de bundan sonra çıkacak herhangi bir yangından sonra çiftçilerimizin ve emekçilerimizin yaşayacağı zararın birinci dereceden sorumlusu olacaktır. Türkiye'nin her yerinden ekoloji hareketleri, bu alanın meslek odaları ve bilirkişileri buraya gelmeli, raporlarını tutmalı, bu dayanışmayı acılı halkımızla birlikte paylaşmalıdır" dedi.
DİCLE ELEKTRİK'TEN AÇIKLAMA
DEDAŞ da iddialarla ilgili olarak, "Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş olarak Diyarbakır ve Mardin'de gerçekleşen yangının, elektrik dağıtım hatlarımızdan kaynaklı olmadığını belirtmemize rağmen bazı iletişim organları ve bölgede kendini bilir kişi olarak konumlandıran çevrelerce manpülatif açıklamalara devam edildiğini gözlemlemekteyiz. Bu açıklamalar bölgeye yönelik iyileştirme faaliyetlerimizi negatif yönde etkilerken, elektrik hatlarında çalışmalar yapan ekip arkadaşlarımızı da çoğu kez zor durumda bırakmıştır. Oluşan her olumsuz durum karşısında şirketimizi hedef alan bazı çevrelerin yeni bir provokasyonu ile karşı karşıyayız. Anız yakımı sonrası başlayan ve ekiplerimizin ilk tespitlerine göre elektrik hatlarından kaynaklanmadığı belirlenen yangının, elektrik hatlarının tutuşması sonucu meydana geldiği iddiasının bazı çevrelerce dezenformasyon amaçlı ortaya atıldığı belirlenmiştir. Dicle Elektrik'in yanı sıra resmi makamların açıklamalarını da hiçe sayarak bu iddiayı ortaya atan İ.E. isimli şahıs hakkında, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçuna sebebiyet verdiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmuştur" denildi.