CHP’nin İYİ adımına karşı AK Parti de Demirtaş’ı mı bıraktıracak?

Önceki gün herkesi şoke eden bir gelişme Türk siyasi hayatına altın harflerle yazılması gerekli olan ve en önemlisi demokrasi adına bir ulvi davranış olarak kayıtlara geçmesi gerekir diye düşünüyorum.. Çünkü, başta bin bir ayak oyunları ile iktidar da kalanlar ve dün demediklerini bırakmadıkları ile ittifak kuranlar başta olmak üzere kim ne derse desin bu atılan adımın siyasi bir ayak oyunundan ziyade solun, solculuğunu bir kez daha ortaya koyduğu gibi demokrasi adına da önemli bir çıkıştır.. Yani, bugün hala anayasal anlamda hala yasallaşmayan, kararname ile geçiştirilen başörtüsü serbestliği için mücadele edenlerin, Kürt sorunu başta olmak üzere var olan sorunların çözümde çarenin daha çok demokrasi gözüyle bakılmasını isteyenlerin yanında yer alan sol orjinli bir parti olduğunu ortaya koymuştur CHP.
Yani CHP uçurumun kenarında olan bir sağ orjinli partiye yani İYİ Partiye elini uzatmış ve ne kadar eleştirilse de bir kez daha en azında solcu, demokrasi yanlısı olduğunu ortaya koymuştur. Şimdi, 'Keşke bu davranışı, bugün eş başkanları dâhil birçok milletvekilinin ve belediye başkanının yanı sıra partilisinin hapishanelere gönderen dokunulmazlılığının kaldırılmasında da ortaya koyabilseydi' diye CHP'yi eleştirenler çıkabilir.. Ancak bende, 'CHP'nin de ‘Yetmez ama Evet’ diyenler gibi yanlışlarına bir yanlışı eklememiş, geç olsa da solculuğunu hatırlayıp, sağcı da olsa demokrasi adına iyi bir şey yaparak dün DEP'e yaptığını bugün de İYİ Partiye yapmış ve meclise girmesini akabinde seçimlere katılmasını sağlamıştır.
Yani, CHP doğru yapmış, ülkenin tek adam yönetimi anlayışı ile değil, gerçek anlamda demokrasi, insan hakları, demokrat bir yönetim diyenlerin yanında yer almıştır..' derim. Ve bu iyi adım bir çok AK Partilinin de içinde olduğu kamuoyu tarafında alkışlandığı gibi benim tarafımca da alkışlanmıştır. 
Bu alkışları yaparken, AK Parti yada Erdoğan karşıtlığı ile yapmadığımızı, çünkü AK Parti'yi ve onun lideri Erdoğan’a başta, barış sürecinde, askeri vesayet konusunda, 12 Eylül Anayasasının değiştirilmesin de, otoban, bölünmüş yollar, yeni köprüler, 3. Hava Limanı gibi ciddi yatırımlar da destek verenlerin başında gelmekteyim. Ve hala da aynı yerdeyim. Ve bu nedenle zaman zaman sert bir dille eleştirilen biri olduğumuzda bilinmeli. Hatta Erdoğan çok istediği ama sadece ‘Ben’ merkezli olmamasını istediği sistemin demokrasinin onun istediği gibi değil, demokrasi adına tüm harçlarının içinde olacağı şekilde olması gerektiğini düşündüğüm bir başkanlık sistemiyle ülkenin yönetilmesinden bende yana biriyim. Evet, CHP’nin iyi bir şey yapıp İYİ Parti'ye verdiği destek doğrudur, yerindedir ve demokrasi adına anlamlı bir adımdır. 
Buna, AK Parti-MHP İttifakına sıcak bakanlar dâhil kimsenin yanlış bakmaması gerekir. Ve dün yapılanın demokrasi adına güzel bir adım olduğunu anlayarak, son yıllarda iyiden iyiye kutuplaştırılan siyaset anlayışına bir darbe olduğunu kavramalı, anlamalı ve destek vermelidir diye düşünüyorum.. 
Kısacası bu yaşananlara, 'Ne getirir, ne götürür?' şeklinde bakmaktansa, AK Parti ile HDP’nin şimdi de AK Parti ile MHP’nin yaptığı gibi CHP’nin de yeri geldiğinde karşıt görüş olarak bilinen İYİ Parti, hatta Saadet Parti yada başkaları ile bir araya gelinebileceğini ortaya koyulmuştur. Bunu güzel ve ulvi bir davranış ve en önemlisi iyiden iyiye sıkışan demokrasi adına atılmış bir önemli bir adım olduğunu anlamak yeter, artar bile. Kaldı ki; aynı sol düşüncenin dün DEP’lilerin meclise girmesine yol açan, Erdoğan’ın milletvekili olması, Adalet için yaptığı yürüyüşünde içinde aynı ulvi davranışı ortaya koyduğu unutulmamalıdır. Şimdi gelelim HDP’nin atacağı iyi adıma.Ve soralım, 'Ey HDP bu önemli süreçte sen ne yapacaksın?' Bana sorarsanız CHP’nin attığı bu önemli adım, tam Başkanlık için yıllardır mücadele eden Erdoğan’dan en çok HDP’yi sıkıştırmıştır. Çünkü bu saatten sonra HDP’nin atacağı adımların kötü olması halinde, bir dönem birlikte 'Negri negri' türküsünü söylediği Erdoğan'a 'Seni başkan yaptırmayacağız' dediği için çok büyük bedeller ödeyen HDP ya iyi bir adım atmayıp, Erdoğan’ın tan başkan olmasına katkı sunacak, yada 'Seni başkan yaptırmayacağız' sözünün arkasında duracak.
Ve bunu yaparken de ya CHP’nin eş başkanlarını, milletvekillerini, partisinin omurga yapısını hapse attıran dokunulmazlık zırhının delinmesine yardımcı olduğunu belirtip, kin besleyecek yada tek ve kendi başına hareket edecek, bunu yaparken de birilerinin ekmeğine yağ sürecek. Belki de, 'CHP’nin bu adımına karşı AK Parti ve Erdoğan’da buzdolabında ki barış sürecini çıkarıp, başta Demirtaş ve diğer HDP’lilerin serbest kalmasına yol açacak bir adım atacak!’ diye bekleyecek. Yada iyi bir şey yapacak. Neyse 'Sıra HDP’de' deyip, bekleyip görelim, bakalım HDP ne yapacak? Çünkü siyasette bir gün hatta bir saat çok önemli olduğunu bilenlerdenim.