Cumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü Yücel, "Türkiye yüzyılı maarif bilmem nesi adıyla yapılmaya çalışılan müfredat değişikliğiyle Türk milli eğitim sistemi, bilimin ışığında laik, çağdaş eğitimden hızla uzaklaştırılıyor" dedi.
CHP Sözcüsü Deniz Yücel, Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplanan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından açıklama yaptı. Yapılması planlanan müfredat değişikliğini eleştiren Yücel, "Yusuf Tekin'in başında bulunduğu Milli Eğitim Bakanlığı o kadar yozlaştı, yobazlaştı ve laçkalaştı ki, ilkokul çağındaki bir kız çocuğunun okulda kayıtlı olduğu halde okula gelmeyişini, sadece sınav zamanlarında sakallı cübbeli adamlarca okula getirilip özel odalarda sınavlara sokulduğu iddia ediliyor. Türkiye yüzyılı maarif bilmem nesi adıyla yapılmaya çalışılan müfredat değişikliğiyle Türk milli eğitim sistemi, bilimin ışığında laik, çağdaş eğitimden hızla uzaklaştırılıyor. Şimdi de bu bozuk düzene sessiz kalamadığı için istifa eden onurlu bir öğretmenimiz sayesinde "Hayalet öğrenci" gerçeğiyle tanıştık. Milli eğitim sistemimizi, küçücük yavrularımızın körpe zihinlerini ve geleceklerini, AKP'nin ve Yusuf Tekin'in "Tarikatları STK olarak gören zihniyetine" ve ideolojik sapkınlıklarına, kurban etmeyeceğiz. Onlar bu ülkenin umudu" ifadelerini kullandı.
'BAKAN DURUM TESPİTİ YAPMAZ, BAKAN ÇÖZÜM ÜRETİR'
Ekonomik gelişmelere değinen Yücel, "Merkez Bankası faiz artışlarıyla talebi kısacaktı, yabancı yatırımcıdan sıcak para gelecekti, böylece enflasyon ile mücadele gerçekleşecekti, ama olmadı. Geçtiğimiz günlerde Almanya'da katıldığı Türk Alman Ekonomi gününde konuşan Bakan Mehmet Şimşek; "Türkiye'nin enflasyonu maalesef oldukça yüksek" dedi. Enflasyonun düşürülmesinden ve ekonomiden sorumlu bir bakanın başka bir ülkede, Türkiye'nin ekonomisiyle ilgili üzüntülerini ifade etmesi, "Ah Vah edebiyatı yapması" en hafif deyimiyle acizliktir. Bakan durum tespiti yapamaz. Bakan çözüm üretir. Çünkü o sorunu çözmesi için görevlendirilmiştir. Çünkü o sorunu çözmesi için maaş almaktadır. Enflasyonu düşürmek üzere yola çıkan ve başında Mehmet Şimşek'in bulunduğu ekonomi yönetimi, göreve geldikten sonra enflasyon 30 puan arttı. Faizleri 6 kat artırmalarına rağmen enflasyon 2 kat arttı. Türkiye ihracata dayalı bir ekonomi programı uyguladığını iddia ederken, bazı ürünlere ihracat kısıtlaması getirilmesi, yaptıkları işin ne kadar tutarsız olduğunu bir kez daha gösteriyor" dedi.
'ÖZGÜR ÖZEL, SİNAN ATEŞ'İN EŞİ AYŞE ATEŞ'LE GÖRÜŞTÜ'
CHP'nin, suikaste uğradığı günden bu yana Sinan Ateş davasının yakın takipçisi olduğunu ifade eden Yücel, şunları söyledi:
"Bir buçuk yılın sonunda iddianame tamamlandı. İddianameden anlıyoruz ki; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin soruşturmada olayın azmettiricilerine hiç kafa yormamış. Azmettiriciler bir yana Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş'in verdiği ifade dahi iddianamede yer almamış. Evet, yanlış duymadınız, katledilen Sinan Ateş'e en yakın isim olan eşi Ayşe Ateş'in olayla ilgili ifadesine başvuruldu fakat ifadesi iddianamede yer almadı. İddianame adeta gerçekleri ortaya çıkarmak için değil gizlemek için hazırlanmış. Bu suikastın Türk siyasi tarihine bir kara leke olarak geçmesine izin vermeyeceğiz. Sinan Ateş'in ailesinin acısının bir nebze olsun hafiflemesi adına, ülkede hukuk düzenine olan inancı kaybetmemek adına, azmettiricilerinin ortaya çıkmasında ısrar ediyoruz. Bugün Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş'le Genel Merkezimizde bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmede Ayşe Ateş iddianameden ve yargı sürecinden memnun olmadığını, mutsuz olduğunu ve adaletin tecelli etmesi noktasında derin şüphelerinin bulunduğunu paylaştı. Bu suikastın tüm yönleriyle ortaya çıkarılıp, sorumlularını cezalandırılması için Sayın Ayşe Ateş'e hukuki destek vereceğimizi ifade ettik ve Ayşe Ateş görüşmeden çok memnun ayrıldı."
Sözcü Yücel, CHP Genel Başkanı Özel'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde; emekli maaşlarından, asgari ücrete, Gezi tutuklularından, tutuklu generallere, atanmayan öğretmenlere, ülkenin, toplumun, demokrasinin önemli sorunları olarak gördükleri gündem maddeleriyle ilgili görüşlerini paylaştığını belirtti. Yücel, uzmanlarca beklenen "Büyük İstanbul Depremi'nin bir beka sorunu olduğunu ve bu konuda ivedi bir şekilde "Afetle ve Depremle Mücadele Bakanlığı" kurulması gerektiğinin Genel Başkan Özgür Özel tarafından Cumhurbaşkanına önerildiğini ifade etti.
'ÖZEL'İN ZİYARETİ DEMOKRASİMİZDE BİR KİLOMETRE TAŞI"
Özgür Özel'in gerçekleştirdiği ziyaretle, parti adına ve muhalefet adına üzerine düşen adımı attığını belirten Yücel, "Genel Başkanımızın yaptığı bu ziyaret, hiç şüphesiz ülkemiz demokrasisinde önemli bir kilometre taşıdır. Diyalog kurulmayan, karşıt fikirlerin medeni bir şekilde konuşulup, tartışılmadığı siyaset anlayışı, hiçbir zaman olumlu bir sonuç vermemiştir. Bu diyalogsuzluğun ağır sonuçlarını ve bedellerini de; her zaman halkımız ve ülkemiz ödemiştir. İşte çok uzun yıllar sonra, siyasetteki diyalog zeminini oluşturan, bu olumlu zeminde de, halkın gerçek gündemini dile getiren Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel olmuştur. Kamplaştıran, kutuplaştıran, zehirli bir dil kullanarak ötekileştiren, rakibine ağır eleştiriler yöneltmekten başka hiçbir şey yapmayan siyaset kurumu, sorunlara çözüm üretme noktasında halka hiçbir fayda sağlamaz. Elbette eleştiri olacaktır. Ağır eleştiri de olacaktır. Ancak toplumun sorunlarının çözülmesi noktasında iletişim, diyalog, istişare ve müzakere de demokrasinin olmazsa olmazlarındandır" diye konuştu.
