Sistem değişikliğine giden ve bu ülkenin ilk başkanı unvanını kazanan Recep Tayyip Erdoğan yeni dönem ekibini de ilan etti.
4’ü eski bakan olan yeni ekibin bir ikisi dışında hemen hepsinin kamuoyunun tanıdığı isimler olması bu ekibin devlet yönetiminde hiçte yeni olmadıklarını da ortaya koydu.
Başkan Erdoğan’ın bu ekiple yapacaklarını az çok tahmin eden biri asıl merak ettiğim 600 Milletvekilinin nasıl olup bu ekibe katkı sunacaklarıdır.
Yani Başkan Erdoğan ve ekibi meclisi önemseyip 600 vekili içinde barındıracak olan meclisle mi yoksa ‘dediğimiz dedik’ deyip, meclis rağmen mi ülkeyi yönetip, yöneteceklerini merak ederim.
Çünkü Erdoğan’dan önce Demirel ve Özal’ın da mecliste hiç memnun olmadıkları ve meclisin işleri geciktirdiğinden sık sık yakındıklarını bilen Başkan Erdoğan’ın değiştirilmesini sağladığı yeni yönetim anlayışı ile meclise sadece bütçeyi götürüp, onaylatmaktan öteye geçmeyeceklerini yaptıkları ilk açıklamalarından görmekteyiz.
Benim de 19 kişilik bir yönetimin başkanı olarak yetki dağılımının işleri ne kadar dağıttığını ve iş yaptırmadığını bilen biri olarak Başkan Erdoğan’ın da yeni seçtiği ekibinde içinde bulunduğu devlet yöneticileri ile meclisi çokta beklemeyeceğini zaten 16 yıldır görüp, izliyoruz.
Neyse bekleyip görelim başta Başkan’ın yardımcısı olmak üzere yeni kabinesi ve meclisin nasıl çalıştığını..
Bakalım yeni bir sisteme ne kadar zaman içinde alışıp, ayak uydurup, Başkanın dediği ve iddia ettiği gibi hep birlikte bu ülkeyi zirveye taşıyacağız diye beklerken bana göre mecliste bulunanların bu dönem en rahat eden milletvekilleri olacağa benzer.
Çünkü başta Başkan Erdoğan olmak üzere yeni kabinesinin ve 600 Milletvekilin bildiği tek şey var oda meclis olmasa da işlerin Başkan Erdoğan’ın omuzlarında öyle ya da böyle yürüdüğüdür.
Evet, hayırlı olsun dediğimiz Başkan’ın yen kabinesiyle yeni bir dönemin yaprağını açtığı Türk Siyasi Hayatının defterine nelerin yazılacağını hep birlikte izlemek için sırtımızı oturduğumuz koltuğa mı yaslayacağız yoksa onlarla birlikte coşup ayağa mı kalkacağız yoksa endişe içinde yeni bir seçime kadar tırnaklarımızı mı yiyeceğiz hep birlikte göreceğiz.
***
Tren şehitleri..
Ankara’nın yeni döneme merhaba dediği bir sırada meydana gelen tren faciasında ölenlerin kaç kişi olduğunu bile öğrenmeden getirilen yayın yasağı ne anlama geliyor.
Terör saldırısı mı, yoksa ihmal mi?
Bilmem ama birçok konuda olduğu gibi getirilen yayın yasağının saçmalığı ve anlamsızlığını toplumun yorumuna bırakırken onca insanın ölümüne neden olanların hala yeni kabineyi bekleyip, istifayı düşünmeden son ana kadar işgal ettikleri koltuğa sarılmaları da diğer bir ölümcül vakadır.
Peki, yayın yasağının getirilip, içeriği ile kamuoyuna bilgi verilmeyen kazada hayatlarını kayıp edenler ihmalin şehitleri olarak kabul edilip, en azında ailelrine bir teselli verilebilecek mi?
Bilmem onu ben..
Çünkü hem yayın yasağı var, hem de yeni kabine var..
Karar onların ve bu yaşananları görüp, her yayın yasağı ile yaşananları kanıksayan bir toplum var..
Ondan dolayı biz gazeteciler pekte iş düşmüyor, gelen resmi açıklamaları dipte köşede normal bir olaymış gibi yayınlamaktan öteye..
Okunma Süresi: 3 dk
İstanbul Ankara Arası Kaç Km ve Kaç Saat Sürer: Tren Var mı, Otobüs, Uçak Saatleri?
#Yaşam / 23 Kasım 2024
İstanbul Amasya Arası Kaç Km ve Kaç Saat Sürer: Tren Var mı, Otobüs, Uçak Saatleri?
#Yaşam / 23 Kasım 2024
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *