Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
12°
Ara
Damga Gazetesi Gündem Basın İlan Kurumu'nun ilan ve reklam kesme cezası “İfade ve basın özgürlüğü ihlali” sayıldı

Basın İlan Kurumu'nun ilan ve reklam kesme cezası “İfade ve basın özgürlüğü ihlali” sayıldı

Anayasa Mahkemesi (AYM), Basın İlan Kurumu'nun (BİK) Korkusuz gazetesine verdiği “Resmi ilan ve reklamların kesilmesi” cezasını “İfade ve basın özgürlüğü ihlali” olarak değerlendirdi ve “Bu şekilde maddi bir yaptırıma maruz kalma endişesinin kişiler üzerinde kesintiye uğratıcı bir etkisi vardır ve sonunda kişinin bu etki altında ileride düşünce açıklamalarından veya basın faaliyetlerini yapmaktan imtina etme riski bulunmaktadır” dedi.

Okunma Süresi: 2 dk

Kararda basın özgürlüğünün tesisinin koşullarından birinin ekonomik imkanlar olduğu belirtilerek basın özgürlüğünün haberin içeriğinin yanında haberin veriliş biçimini de kapsadığı hatırlatıldı.

Kararda şöyle devam edildi: “Bilhassa süreli yayınlar açısından haberin verilmesi için ekonomik imkanlar büyük ölçüde resmi ilan ve reklamların yayımlanmasıyla sağlanmaktadır. Bu nedenle eldeki başvuruya benzer başvurularda BİK’in resmi ilan ve reklamların kesilmesi şeklindeki müdahale yetkisinin basının etik yönden niteliklerini artırmaya yönelik bir düzenleme olduğu, bir yaptırım aracı olarak öngörülmediği göz önüne alınmalıdır. Dolayısıyla BİK’in önüne gelen şikayetlerle ilgili olarak yukarıda sayılan dengeleme kriterlerini çok sıkı bir şekilde uygulaması ve anılan müdahale biçimini başvurulabilecek son çare olarak görmesi basın özgürlüğü açısından hayati önem taşımaktadır.”

"Zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşıladığı ile ilgili gerekçe yok"

“Bu şekilde maddi bir yaptırıma maruz kalma endişesinin kişiler üzerinde kesintiye uğratıcı bir etkisi vardır ve sonunda kişinin bu etki altında ileride düşünce açıklamalarından veya basın faaliyetlerini yapmaktan imtina etme riski bulunmaktadır.

Sonuç olarak başvurucunun yayımlanan haber nedeniyle resmi ilan ve reklamların kesilmesi şeklinde bir kararla cezalandırılmasının zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşıladığı ile ilgili ve yeterli bir gerekçeyle ortaya konulamamıştır.

Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 26. ve 28. maddelerinde güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *