MHP Genel Başkanı Bahçeli, parti bünyesindeki tüm teşkilatlara, koronavirüsle birlikte gündemdeki olayları içeren bir genelge gönderdi. Bahçeli, genelgede yaptığı yazılı açıklamada ise "Ülkemiz 1 Haziran 2020 itibariyle 'yeni normal' ismiyle takdim ve tarifi yapılan bir dönemin içine girmiş, güçlü ve güven verici bir gelecek istikametinde harekete geçmiştir. Yaklaşık 2,5 aydır sosyal ve ekonomik hayatı muhtevasına alan kısıtlayıcı tedbirler bugünden geçerli olmak üzere yumuşamaya, tesir hızını yavaşlatmaya başlamıştır. Elbette gelişmeler umut ve memnuniyet vericidir. Sadece Türkiye değil, tüm dünya bulaşıcı nitelikli habis bir virüsün baskı ve kuşatmasına maruz kalmıştır. İnsan ve toplum sağlığını güvenceye almak amacıyla, hastalığın yayılım hızını frenlemek maksadıyla hayatın biteviye akışı mecburen durmuş, beşeri ilişkiler, ticari ve ekonomik irtibatlar, ülkeler arası diyaloglar askıya alınmıştır. Misal olarak, 2019 yılında 18,6 trilyon dolar düzeyindeki küresel ticaret hacminin bu yıl içinde yüzde 15 ile yüzde 32 arasında daralacağının tahmini, bununla bağlantılı ekonomik büyüme oranlarında küçülme öngörüleri yaşananların ezcümle özetidir." ifadelerini kullandı.
'Yalnızca ABD'de işsiz sayısı 40 milyona dayanmış'
Devlet Bahçeli, Avrupa Birliği'nde kısa çalışma ödeneğinden istifade eden çalışan sayısının 50 milyon düzeyinde olması, Hindistan'da 140 milyon insanın işini kaybetmesi küresel tsunaminin boyutunu göstermesi bakımından sarsıcı olduğunu belirterek, açıklamasında şunları kaydetti:
"Ayrıca dünya genelinde ilave 305 milyon insanın işsiz kalacağının değerlendirilmesi hastalığın neden olduğu zincirleme sorunlardan sadece bir kısmının tespit ve tefsiridir. Yalnızca ABD'de işsiz sayısı 40 milyona dayanmışken, işsizlik oranının da yüzde 3,5'den yüzde 14,7'ye fırlaması pek çok sosyal ve siyasal sıkıntıyı tetiklemiştir. 25 Mayıs 2020 tarihinde, ABD'li bir polis memurunun sırf derisinin renginden dolayı bir insanı boğarak öldürmesi bu ülkede dehşet ve şiddet olaylarının perdesini kaldırmıştır. Malum ırkçı cinayet sosyal ve ekonomik tepkilerle birleşip ABD'nin 16 eyaletiyle 25 şehrine sirayet etmesi, bir isyan ve itiraz dalgasının günbegün büyüyerek Okyanusun karşı kıyısına hâkimiyet kurması hakikaten ibretlik sahnelere vesile olmuştur. ABD ilk kez kendi coğrafyasında, kendi insanları eliyle zor duruma düşmüştür. İşyerleri ateşe verilmiş, caddeler savaş alanına dönmüş, Beyaz Saray korumaya alınmış, şiddet eylemleriyle yağma ve talan huzur ortamını mahvetmiştir. Bunun sonucunda ordu sokağa inmiştir. Biz hiçbir ülkenin güdümlü ve kontrollü kaos çemberine alınmasını hoş görmeyiz, bunu da arzulamayız. Dileğimiz ABD'de sağduyunun ve sükûnetin ağır basması, uzlaşmanın öne çıkması, barış havasının egemen olmasıdır. Ancak ABD'nin samimi ve dürüst bir muhasebeye, karanlık sicilini aklayacak, temize çıkaracak, hatta insanlığa bir özrü çok görmeyecek dirayete fazlasıyla ihtiyacı olduğu da inkar ve ihmal edilemez bir gerçektir. On yıllar boyunca farklı coğrafyalar üzerinde kanlı oyunlar kurup kaos ihraç eden, bilhassa Ortadoğu'da zulmü ve zorbalığı politik bir argüman olarak kullanan bu ülke geçmişini dikkatle gözden geçirmelidir."
"Vicdan sahibi herkesin bildiği bir husustur"
Türkiye'nin koronavirüs ile mücadele kapsamında diğer ülkelere yaptığı yardımlara da değinen Bahçeli, "KOVİD-19 salgını süresince Türkiye'nin ABD başta olmak üzere 60'a yakın ülkeye tıbbi malzeme ve maske yardımı insani ve vicdani dayanışmanın iftihar edilecek numunesidir. Hastalığın neden olduğu ağır can kayıpları, panik ve ölüm korkusu bütün dünyayı vurmuştur. Her ülke içe kapanmışken Türkiye ileri çıkmış, atılgan ve aktif bir siyaset takip ederek kendi adından onurla bahsettirmiştir. Türk milleti hiçbir ülkenin iç kargaşa ve karmaşasına bel bağlayarak bundan siyasi, diplomatik ve ekonomik güç devşirmeye teşebbüs ve tenezzül etmemiş, bundan sonra da etmeyecektir. Nitekim milli ahlak ve asalet gelişigüzel oluşmamış, oluşmayacaktır. Soylu davranışın icap ve iradesi vardır, bunu da Türk milleti aynısıyla tatbik etmiştir. Türkiye karamsarlığı alt ederken, yardım bekleyen her ülkeye de elini uzatmıştır. Salgın günleri Türkiye'nin merhametli tavrını, müşfik tarzını, müstesna vasfını bir kez daha göstermiş, bir başka ifadeyle pekiştirip tescillemiştir. İnsan hakları sözcülüğü yapan, medeniyet ve demokrasi ahkamı kesen ülkelerin ne hallere düştükleri, nasıl acıklı ve acul durumlara sürüklendikleri vicdan sahibi herkesin bildiği bir husustur. Türkiye KOVİD-19 salgınından mütevellit çok boyutlu krizi başarı ve basiretle yönetmiştir. Bunu hazmedemeyenler ise mümtaz gelişmelere utanmadan kulp takmışlardır." diye konuştu.
'Erken seçim söylemi ayıplı bir tuzaktır, kirli bir tertiptir'
Bahçeli, "Bu kapsamda olmak üzere, parti teşkilatlarımızın aşağıda maddeler halinde ifade edilen 'İşbu Genelge' hükümlerine aynen riayet ve dikkat etmeleri gerekmektedir." diyerek, erken seçim iddialarına da yer verilen genelge de yer alan maddeleri şöyle sıraladı:
"İl, ilçe, belde başkanlıkları gün içinde sık sık havalandırılacak, dezenfekte edilecektir. Parti binalarına girişlerde maske ve el dezenfektanı bulundurulacak, bunlar olmadan giriş veya siyasal çalışma yapılmayacaktır. Havalandırma sistemlerinin bakımıyla birlikte filtre temizliği belirli aralıklarla sağlanacaktır. Zemin işaretlemeleriyle sosyal mesafe kuralına mutlaka uyulacaktır. Çalışma masalarının mesafeleri en az bir metre olmak suretiyle arttırılacaktır. Bekleme ve yemekhane salonlarında sosyal mesafelerin ihlaline müsaade edilmeyecektir. Türkiye'yi erken seçime sürükleme, bu suretle sanal bir gündem tesis etme gayretkeşliğine heves eden siyasi aymazların hiçbir telkin veya kara propagandasına kulak asılmayacaktır. 28'inci Dönem Milletvekili Genel Seçimleri 2023 yılının Haziran ayında yapılacaktır. Erken seçim söylemi ayıplı bir tuzaktır, kirli bir tertiptir, dibi uçurum olan bir tezgâhtır. Bu tuzağa düşecek, bu tertibe kanacak, bu tezgaha gelecek aklı başında hiç kimse yoktur. Erken seçime ihtiyaç olmadığı gibi bununla ilgili dolambaçlı yollardan zorlama yapanlar demokrasi ve millet muhalifi çevrelerden başkası değildir. Milliyetçi Hareket Partisi bütün teşkilatlarıyla zamanında yapılacak bir seçim için siyasi çalışmalarını sabırla icra edecektir. Herkesin buna muvafık davranması şarttır."
Genelgede yer alan diğer maddeler ise şöyle:
"Hayatın normale dönmeye başladığı bugünlerde, saha çalışmaları, siyasi temas ve faaliyetler kontrollü, mümkün mertebe kısıtlı sayıda yapılacaktır. Bütün teşkilatlarımız KOVİD-19 salgınının etkin olduğu günlerde il ve ilçelerindeki sosyal, siyasal ve ekonomik manzarayla ilgili tespitlerini yapacaklar, 30 gün içinde bu tespitlerini rapor formatında Teşkilat İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına sunacaklardır. Gücümüzün kaynağı kuşkusuz millettir. Aziz milletimizin takdir ve teveccühünü kazanmanın yolu da birlik ve beraberliktir. Bunu bozacak, sekteye uğratacak, sorgulatacak, zayıflatacak hiçbir girişime, hiçbir fitne/fesada izin verilmeyecektir. Dilde birlik, işte birlik, fikirde birlik kutlu davamızın bahtını açacak, başarı merdivenlerini tırmandıracaktır. Büyük Türk milleti KOVİD-19 musibetini azmiyle, inancıyla, imanıyla, diri umuduyla etkisiz hale getirmiştir. Gelecek bugünlerden çok daha muazzez ve muteber olacaktır. Bu vesileyle son günlerde şehit olan asker ve polislerimize, KOVİD-19'dan dolayı hayatlarını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Şu anda tedavi gören bütün kardeşlerimize şifalar niyaz ediyorum. Allah her türlü kaza ve beladan milletimizi korusun diyorum. Bu duygu ve düşüncelerle her dava arkadaşımı hürmet ve muhabbetle selamlıyor, hayırlı ve başarılı haberlerini almayı gönülden ümit ediyorum. Hepinizi Cenab-ı Allah'a emanet ediyorum. Ne mutlu Türk'üm diyene."