Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Adalet Bakanlığı ile Erzurum Büyükşehir Belediyesi arasında imzalanan Çocuk Adalet Merkezi İş Birliği Protokolü İmza Töreni’ne katıldı. Çocuk hak ve özgürlüklerinin, insan hakları kavramının ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Bakan Gül, sosyal hukuk devleti olmanın gerekliliği arasında adli süreçlerde çocuk haklarının gözetilmesinin ve çocuklara yönelik koruyucu destekleyici tedbirlerin alınmasının yer aldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı’nda da çocuk haklarına yönelik bir takım hedeflere yer verildiğini vurgulayan Bakan Gül, “Mesele çocuk olunca bu çalışmaları en kısa zamanda tamamlamak hepimizin toplum olarak ödevi ve bu konuda çalışmalarımıza yoğun bir şekilde hız verdik. En kısa zamanda bu hedefleri gerçekleştireceğiz” dedi.
ŞİDDETİN KÜÇÜĞÜ BÜYÜĞÜ OLMAZ
Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) ile kolluk ve adli destek müdürlüklerinin çalışmalarının önemini anlatan Bakan Gül, buralarda çalışanlara seslenerek, "Bir kadın, ŞÖNİM'e, karakola, adliyeye geldiğinde lütfen ama lütfen bu olayı sıradan bir olay olarak görmeyin. Öncesini, evveliyatını, mutlaka titiz bir şekilde araştırın, kanun, genelge, tüm mevzuat, teknik altyapı, personel, herkesin bu konuda büyük bir teyakkuz içerisinde olması lazım. O yakınmayla gelen kadının, yakınmasının feryada dönüşmemesi için her türlü gayreti göstermenizi sizlerden bekliyoruz. O yakınmanın feryada dönüşmemesi için hiçbir mazeretiniz yoktur. Bu konuda en büyük teyakkuzu göstermenizi sizlerden bekliyoruz. Şiddetin küçüğü büyüğü olmaz. O kapıya gelen kadın bir sonraki güne daha emin ve emniyet içerisinde başlamalıdır. Bunu sağlamak sizin elinizde. Bunun aması, fakatı da yoktur. Her zaman ifade ettiğimiz gibi, bizim temel hareket noktamız bir tek vatandaşımızın, bir tek kadının dahi şiddetle yüz yüze gelmediği vakte kadar durmadan daha fazla çalışmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
6284 sayılı Kanun ve ilgili tüm mevzuatlarla yaklaşımın da ortada olduğunu aktaran Bakan Gül, İnsan Hakları Eylem Planı'nda çok önemli adımlar ve hedefler olduğunu kaydetti. Bakan Gül konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hiçbir kadının ısrarlı takiple gerek teknolojik dijital SMS'lerle, sosyal medyadan ya da fiziki olarak evde, çarşıda, iş yerinde, pazarda bir başkasının tacizine, ısrarlı takibine maruz kalmasını kabul edemeyiz. Bu konuda caydırıcı cezaları, kanunlarımıza getirmeyi hedefliyoruz. Bu konuda en yakın zamanda netice alacağımıza inanıyoruz.”
SIFIR TOLERANS İLKESİNİ DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE KORUYARAK SÜRDÜRECEĞİZ
Boşanmış bir kadına şiddet fiili işleyen kişinin cezasının ağırlaştırılması ve buna benzer diğer tüm adımları da Eylem Planı'nda ortaya koyduklarını vurgulayan Bakan Gül, "Bu konuda daha da fazlasını yapacağız. Bir kadının dahi şiddete maruz kalmaması için yaptıklarımızın, attığımız adımların ötesinde bu adımları da kanuni düzenlemeleri de en kısa zamanda yapma hususunda her türlü çabayı ortaya koyacağız ve hiçbir insanımızın, kadının şiddete maruz kalmadığı, çocukların suça sürüklenmediği bir toplumu hep beraber inşa edeceğiz. Bu sadece hakimin, savcının, polisin, ailenin, öğretmenin, okulun da değil, hep birlikte, medyasıyla sivil toplumuyla, yerel yönetimiyle toplum olarak topyekun mücadele ve farkındalıkla bu tür insanlık dışı fillere karşı başarıyı hep beraber ulaştıracağız. Kadına yönelik şiddete asla ama asla tolerans tanıyamayız. Sıfır tolerans ilkesini daha güçlü bir şekilde koruyarak sürdüreceğiz. Bu konuda hangi adım, mevzuat, düzenleme gerekiyorsa bunların da yine hükümetimiz olarak takipçisi olacağız. Mücadelemizi bu konuda sürdüreceğiz." diye konuştu.
ÇOCUKLAR SUÇA SÜRÜKLENEN BİREYLER OLARAK DEĞERLENDİRİLİYOR
Çocuğun suç işleyen birey olarak değil suça sürüklenen bireyler olarak değerlendirildiğini belirten Bakan Gül adli süreçleri çocuğun travma yaşamadan atlatması ve bir daha suça bulaşmasını önlemek amacıyla önemli bir yaklaşım ortaya koyduklarını belirtti. Bakan Gül işlenen suçlara karşı cezai müeyyidesinin elbette verileceğini belirterek, suça giden yolların ortadan kaldırılması gerektiğini söyleyerek toplumun her kesimine bu konuda görev düştüğünü belirtti.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen de huzurlu ve mutlu bir toplum oluşturmak için çalıştıklarını belirterek, “Çocuk yaşta suça alışan veya alıştırılın veya teşvik edilen bu yavrularımızın da bu hedeflediğimiz mutlu topluma katmanın gayreti içindeyiz” dedi.
Konuşmaların ardından Türkiye’de ilk olma özelliğine sahip Erzurum Çocuk Adalet Merkezi için Adalet Bakanlığı Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanı Ramazan Gürkan ile Erzurum Büyükşehir Belediye Genel Sekreter Yardımcısı Murat Altundağ protokolü imzaladı.
