Mahkemede Çarpıcı Anlar: Anne Güran’ın Sarsıcı İfadeleri
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Yüksel Güran’ın ifadeleri dikkat çekti. İtirafçı Nevzat Bahtiyar’a yönelerek konuşan Güran, "Ben kızımı unutmuşum, namusumun derdindeyim. Salim benim abimdir. Hayırdır size?" diyerek hem acısını hem de iddialara olan tepkisini dile getirdi. Mahkeme salonunda elini masaya vurarak sesini yükselten anne, "Türkiye’ye sesleniyorum, eğer katil bizsek bizi asın!" sözleriyle toplumun vicdanına seslendi.
Toplumsal Değerler ve Namus Vurgusu: Anne Güran’ın Tepkisi
Yüksel Güran, mahkemede yaptığı konuşmada toplumsal değerler ve namus konusuna dikkat çekti. Amca Salim Güran ile aralarında ilişki olduğuna dair iddialara sert bir dille yanıt veren Güran, “Ben okul okumamışım. Bir kadının gözü dışarıda olsa böyle mi olur? Ben bir gün tokat yememişim,” diyerek kendisine yöneltilen söylentileri reddetti. Toplumsal baskıların ağır olduğu bir bölgede, bir annenin yaşadığı zor durumlar ve değerlerine duyduğu bağlılık, mahkeme salonunda derin izler bıraktı.
Türkiye’ye Seslenen Çağrı: "Eğer Katil Bizsek, Bizi Asın!"
Yüksel Güran’ın, mahkemede Türkiye'ye yaptığı çağrı dikkat çekti. Kızını kaybetmenin verdiği acı ile toplumsal değerleri arasında sıkışmış bir annenin feryadı olarak yankılanan sözleri, mahkeme salonunda ve sosyal medyada geniş yankı buldu. Anne Güran’ın “Eğer katil bizsek, bizi asın” şeklindeki ifadeleri, adalet arayışında toplumun vicdanına seslenme niteliği taşıdı.
İtirafçı Nevzat Bahtiyar ve Duruşmada Yaşanan Gerilim
Mahkemede itirafçı olarak bulunan Nevzat Bahtiyar’ın ifade sürecinde Yüksel Güran’a yönelttiği ithamlar ve suçlamalar, davanın seyrini etkileyebilecek detaylar arasında yer aldı. Bahtiyar’ın, Salim Güran ile ilgili iddiaları dillendirmesi üzerine Yüksel Güran’ın verdiği sert tepki, davada duygusal bir gerilime yol açtı. Bu diyalog, toplumda kadının namus kavramıyla yaşadığı baskıları bir kez daha gözler önüne serdi.
Toplumsal Değerlerin ve Adalet Arayışının Merkezde Olduğu Bir Dava
8 yaşındaki Narin Güran’ın trajik ölümüyle ilgili süren davada, adalet arayışı toplumun geniş kesimleri tarafından yakından takip ediliyor. Toplumun namus, güven ve adalet gibi değerlerinin sorgulandığı bu dava, toplumsal baskıların aileler üzerindeki etkisini de gözler önüne seriyor. Yüksel Güran’ın sözleri, yalnızca bir annenin haykırışı olarak değil, adaletin sağlanması için yapılan güçlü bir çağrı olarak da değerlendiriliyor.