Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, 3 yıl önce hayata geçirdikleri 'Beslenme Saati' uygulamasının 2023-2024 eğitim döneminde de devam edeceğini açıkladı. Konuya ilişkin basın toplantısı düzenleyen Çalık, “Biz hiçbir çocuğumuz diğerinden geri kalsın istemeyiz, öğün atlasın, aç kalsın istemeyiz. Açlık hiçbir çocuğun kaderi olamaz. Bu anlayışla hareket etmeye devam edeceğiz” dedi.
Beylikdüzü Belediyesi’nin, ilköğretim çağındaki her çocuğun bir öğün sağlıklı gıdaya ulaşabilmesi için hayata geçirdiği ve tüm Türkiye’ye yayılan ‘Beslenme Saati’ uygulaması ihtiyaç sahibi ailelere umut olmaya devam ediyor. Sosyal incelemeler sonucu tespit edilen ailelerin ilkokul çağındaki çocuklarına, beslenme çantası desteği verilen ve kamuoyunda büyük yankı uyandıran uygulama ile bu güne kadar toplamda bin 500 çocuğa, 237 bin 876 öğün ücretsiz ulaştırıldı. Belediye, 2023-2024 eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte ‘Beslenme Saati’ projesi için de yeni dönem hazırlıklarını tamamladı. Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Beylikdüzü Mutfak’ta gerçekleştirdiği basın toplantısıyla, yeni dönemde de uygulamanın daha çok çocuğa ulaşarak devam edeceğini vurguladı.
Sosyal adaleti hayata geçiriyoruz
Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) okul öncesi eğitimde her gün 1 öğün vermeyi planladığını fakat daha sonra bu kararından vazgeçtiğini de anımsatan Çalık, bu anlamda büyük bir boşluğu doldurduklarını söyledi. Çalık, “Zaman çok hızlı ilerliyor. Bir taraftan beni çok sevindiren geçen dönem ancak en son birkaç gün önce aldığım haberle; okul öncesi eğitimde devlet okullarında beslenme desteği verileceği 1 öğün, Milli Eğitim Bakanlığı'nca söylenmişti. Ancak en son aldığım bilgiler, basına düşen tarafıyla bu uygulamadan vazgeçildiği yönündeydi. Okul öncesi eğitimi kapsayan bir hizmetti zaten ilk okulları kapsamıyordu. Aslında bu anlamda biz Beylikdüzü Belediyesi olarak sosyal bir adaleti hayata geçirdiğimizi düşünüyoruz” dedi.”
Hükümet bu konuyu dert etmeliydi
Beslenme Saati uygulaması için neden; 'sosyal adaleti sağlıyoruz' dediğini de açıklayan Çalık, siyasi iktidarı da eleştirdi. Çalık, “İnsanların çocuklarına yetemediği bir dönemden geçiyoruz. Yoksulluğun zirve yaptığı bir dönemden geçiyoruz. Ama burası Afrika değil. Kaynaklarıyla çocuklarını bu memleketin evlatlarını doyurabilecek bir devletiz. Bu iş sadece kararlılık istiyor. Hükümetin bu konuyla dertlenmesi gerekirdi, bunu göremediğim için üzgünüm. Bizim yaptığımız bu proje örnek olsun istiyoruz” diye konuştu.
Fırsat eşitliği birinci önceliğimiz
Eğitimde fırsat eşitliğine de vurgu yapan Çalık, “Biz şimdi bu konuda üçüncü sezona geçiyoruz. Bugüne kadar yaklaşık 237 bin 876 paket gıda paket desteğini beslenme saatlerinde evlatlarımız için ailelere ulaştırdık. Bu bugünün ekonomik koşullarında ailelere destek. Annenin babanın evlatlarına yetebildiği bir düzen olsun ve evlatlarımız kimseden geri kalmasın istiyoruz. Eğitim ve öğretimde fırsat eşitliği birinci hedefimiz. Arzuladığımız en önemli şey evlatlarımızın fırsat eşitliği içinde yaşamasıdır” dedi.
Anne baba evladına bazen yetemiyor
Türkiye'deki şartlarda ailelerin ekonomik sıkıntılar çektiklerinin altını çizen Çalık, “Şu an Türkiye'de 20 milyon öğrencimiz var. Bunlardan 15 milyon ve biraz daha fazlası devlet okullarında. Diğer 4-5 milyon çocuğumuz zaten özel okullarda daha iyi beslenme fırsatı bulabiliyorlar, imkanlar daha iyi olduğu için beslenmeyle ilgili bir zorluk sıkıntı yaşamıyorlar. Ama devlet okullarındaki evlatlarımız maalesef sıkıntı çekiyor. Birinci kural beslenmedir. Aç karınla evlatlarımız derslerde verimli olamaz. O yüzden önemsiyoruz. Durumu olmayan çocuklarımız zaten beslenme saatinde sınıfın dışına çıkıyor diye çok bilgi aldık ve üzüldük. Anne babalar üzülüyor. Yetemiyor. Kraker alıyor, kek alıyor hazır gıda ile geçiştirmeye çalışıyor bu da çocukların sağlığını olumsuz etkiliyor. Biz de istiyoruz ki çocuklar gün içinde almaları gereken kalorinin bir miktarını bizim verdiğimiz beslenme çantalarıyla sağlasınlar. Bunu yaparken tabii ki uzmanlarımız ve diyetisyenlerimizle menüleri hazırlıyoruz. Çocuklar sıkılmasın diye devamlı menülerimizi yeniliyoruz. Ama mutlaka bir süt, meyve suyu veya bir mevsim meyvesi bulunduruyoruz. Mutlaka sağlıklı bir kuruyemiş fındıktır, bademdir bulunduruyoruz. Diğer kısımları değişiyor. Zaman zaman kek oluyor zaman zaman küçük pizzalar yapıyor arkadaşlarımız. Bunlar da Beylikdüzü Mutfağı'nda pişiriliyor. Yemekleri yaparken her vitamini detayı önemsiyoruz. Her geçen gün bu projenin üstüne koyuyor, artı değer yaratmaya çalışıyoruz. Ama bu işin asıl finali şudur devletin artık çok fazla direnç göstermeden; devlet okullarında okuyan çocuklarımıza yemeği önlerine sunmasıdır. Bu eğitim yurttaşlık hizmeti verdiğimiz insanlar açısından önemlidir. Vatandaşlarımız bu hizmetten yararlanmalıdır. Evladım aç mıdır tok mudur endişesi yaşamamalıdır. Bizim arzumuz budur” dedi.
Atatürk vurgusu
Konuya ilişkin Atatürk vurgusu da yapan Beylikdüzü Belediye Başkanı Çalık, “Bugün evlatlarımıza ne kadar emek verirsek onların da bize geri dönüşleri bu olandan olacaktır diye düşünüyorum. Siz gelecek nesil deyip Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bu milletin evlatlarına ne kadar değer verdiğini benden daha iyi biliyorsunuz. Dünyada tek çocuk bayramı 23 Nisan. Atatürk bunu tüm dünya çocuklarına armağan etmiştir. Çocuk her yerde çocuktur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 57 yıllık yaşamına yüz yılları sığdırmış, ölümünden sonra bile yaşamaya devam etmiş. Öyle bir enerjiye sahip. Bizim arzumuz dolayısıyla şu ki; Atatürk'ün göstermiş olduğu menzile doğru ilerlemek. Bunu yaparken de evlatlarımız önceliğimiz” diye konuştu.
Çocuklarsa açsa huzur yok
Çocukların aç olduğu bir yerde huzur olmayacağını kaydeden Çalık, “Çocukların aç olduğu bir yerde bizim huzurla hareket etmemiz, evlatlarımızı düşünmeden yaşamamız asla mümkün değildir. Biz önceliği çocuklar olan bir belediyeyiz. Çocuklar, gençler ve kadınlar bizim için çok önemli. Onları mutlu ettiğimizde toplumun büyük bir kesiminin mutlu ve huzurlu olduğunu da göreceksiniz. Bizim tek idealimiz yapmak istediğimiz şey bu” şeklinde konuştu.
Reklam yapmıyoruz
Beylikdüzü Belediyesi'nin konuya ilişkin kendi adını asla kullanmadığını da anımsatan Başkan Çalık, “Hazırladığımız paketlerin hepsi no name şeyler. Belediyemizin adı yok üzerinde benim adım yok. Biz bunları evlatlarımı için yapıyoruz. Hiçbir aileyi hiçbir evladımızı rencide etmeyiz. Hiçbir yerinde reklam vs yapmadan bu hizmeti yapmaya gayret ediyoruz. O evlat bilsin ki bu beslenme paketini ailem veriyor. Diğer türlüsü benim arzu ettiğim bir şey değil. Bu konular reklam yapılacak, siyaset yapılacak konular değildir” dedi..
BEYLİKDÜZÜ İÇİN ASLA VAZGEÇİLMEZ
Projenin Beylikdüzü için vazgeçilmez olduğunun altını çizen Çalık, “Bu proje artık Beylikdüzü'nün vazgeçilmezlerden birisidir. Ne zaman devlet bunu kendi sorumluluğu üstüne alır tabii ki bizim başka alanlarımız var, başka alanlarda hizmet etmeye devam ederiz. Bu alandan asla çıkmayacağız. Bu alanı yaparken, burada hizmet verirken burada gördüğünüz gibi burası bizim çok özel alanlarımızdan bir tanesi. Beylikdüzü'nün ihtiyacını gideren müthiş bir mutfağımız var. Soğuk hava depolaarımız var, fırınımız var. Bu depolarımız zaman zaman iş insanlarımızca dolduruluyor. Sağ olsun iş insanları da buraya ciddi bir katkı ve emek veriyorlar. Bu sorumluluk tabii ki bizde ama bu kentten kazanç sağlayan herkes bu konuda sorumluluk almalı. Bunu sürekli hale getirmek ve fazlasını yapabilmek en büyük arzumuz. Biz afet zamanında çocuklarımızı unutmadık, Beslenme Saati Uygulamamızı oraya kadar taşıdık. Gıda tabii oradan buraya gitmesi mümkün değil ama biz orada çocukların zihinsel gelişimine katkı sağlaması açısından robotik oyuncaklarımızı, çocuğun gelişimine katkı sağlayacak 1 TIR dolusu oyuncağı Hatay bölgesindeki çocuklarımızla paylaştık. Bu anlamda her zaman çocuklarımızın yanındayız” dedi.
BU İŞİN HİÇBİR LİMİTİ YOK!
Uygulamadan yararlanan çocuk sayısının hiçbir limit için olmadığının altını çizen Mehmet Murat Çalık şöyle konuştu; “Hiçbir çocuğumuzun kaderi yoksulluk olmaz. Ailesi zengin olur fakir olur ama kaderi asla açlık ve yoksulluk olamaz. Biz hiçbir çocuğumuzun diğer evladımızdan geride kalmasını istemiyoruz. Onun için bugün buradayız. Bugün bir tost bir ayran 50 liranın altında değil. Her ailenin günlük 50-60 lira evladına verebilmesi mümkün değil. İnsanlar ister istemezler öğünleri geçiştirmeye gayret ediyor. Emin olun bazen söylemek bile ağrıma gidiyor ama bazen sırf bu ekonomik zorluk sebebiyle öğün sayısını düşürüyor. Yok çünkü. Ne versin insanlar. Dolayısıyla biz en azından okulda o çocuk yanındaki arkadaşına imrenip, geride kalmasın istiyoruz. Bunun bir limiti de yok. Şu an bin beş yüz çocuğumuza gönderiyoruz, iki bine kadar çıkmasını bekliyoruz. Rakam daha da artabilir. Bu işin limiti yok. Gerekirse buraya personel takviyesi yaparız. Gerekirse ben de haftanın birkaç gününü buranın döndürülmesi için hayırseverlere kadar gidip birebir ben anlatacağım. Bizim kapasatimiz oldu artık biz bir şey yapamıyoruz demek gibi bir durumumuz yok. Ailemizin, çocuğumuzun ihtiyaç sahibi olması bizim için yeterlidir. Dolayısıyla burada hiçbir sayı sınırlamamız yok