Fatih’te 10 bin binanın yıkılarak yeniden yapılmasına imkan sağlayan plan düzenlemesi, Fatih Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Koruma Kurulu'ndan oybirliğiyle geçtiğimiz aylarda geçmişti. Planda 1. ve 2. derece koruma bölgeleri, dünya miras alanları, yenileme alanları, Eminönü bölgesi, anıt eser komşulukları kapsam dışında tutuldu. Plan notuna göre vatandaşlar hak kaybına uğramadan dönüşüm yapılmaya başlandı. Plan değişikliğiyle ilgili konuşan Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan, “İlçedeki betonarme binaların yaklaşık yüzde 90'ı 1999 yılı öncesi yapılan binalar. Dolayısıyla binaların beklenen bir İstanbul depreminde hasar riski daha yüksek" dedi.
Bu açıdan Fatih'te bir sorun olduğuna değinen Turan, "Fatih'te bir ruhsata göre yapılmış binaları dahi vatandaşlar yenilemeye kalksa, evlerinde bir ya da iki kat eksilme söz konusuydu. Dolayısıyla hiç kimse istese de evlerini yenileyemiyordu. Dolayısıyla biz de bunu düşünerek ağustos ayında ilçe meclisi, İBB Meclisinden ve kurullardan kararımızı çıkarttık. Şu anda vatandaşlarımızın eski binalarını yeniden yapmak istediklerinde önlerinde bir engel kalmadı. Bu Fatih için 20-30 yıldır beklenen bir hadise. Bunu biz vatandaşlarımıza tekrar duyuruyoruz" dedi.
“HER HAFTA 100-150 VATANDAŞ BİLGİLENDİRİLİYOR”
Yaklaşık 2 aylık süre içinde 750'ye yakın vatandaşla görüşme yapıldığını, her hafta 100-150 vatandaşı bilgilendirdiklerini aktaran Turan, sözlerine şöyle devam etti:
"Vatandaşlara her türlü teknik desteği veriyoruz. Devletimizin bazı birimlerinin kira yardımı var. Eğer vatandaşımızın parası yoksa ya kira yardımını kullanmak zorunda ya da kullanacağı kredinin belli bir kısmının faizini devletimiz destekliyor. Sevindirici olan şey, Fatih'te vatandaşlarımızın geleceklerini, çocuklarını, evlerini korumak adına bu dönüşümle alakalı bir hareketlenme başladı. Biz de bununla alakalı bir ofis kurduk. Yetkin ve tecrübeli bir ekibimiz var. Gelen vatandaşlarımıza teknik ve finansal bilgilendirme yapıyoruz. Bu bir ekosistem. Bu binaların yıkılıp yapılması için bunu yapacak olan müteahhitlik sisteminin de oluşması lazım. Bu ekosistemin de alt yapısı oluşmaya başladı. Vatandaşlarımız belediyede ve yetkin müteahhitlerle görüşmelerini yapıyor. Bu yasa kapsamındaki ilk binayı da yıkmış olacağız."
KENTSEL DÖNÜŞÜM VATANDAŞLARIMIZIN VAZGEÇEMEYECEĞİ BİR KONUDUR
"Fatih ve buna benzer ilçelerimiz mutlak surette dönüşmek zorundadır" diyen Başkan Turan, şunları kaydetti:
Bunun dönüşümü için hem devletimizin iyi imkanları var hem de vatandaşlarımız hem tasarruflarıyla bunu desteklemeliler ya da eğer 100 metrekarede yaşıyorsa bir vatandaşımız belki 70-80 metre kare bir eve razı olarak kendi içinde bir sistem oluşmalı. Her depremden sonra vatandaşlarımızda tekrar bir hareketlenme var. Şu anda Fatih'te de evlerin dönüşümü konusu masada olan vatandaşlarımızın nezdinde konuşulan bir konudur. Ben teknik bir adamım, geçmiş mesleki disiplinlerim ve yaptığım görevler bunları söylememi gerektiriyor. Kentsel dönüşüm İstanbul'da yaşayan hiç kimsenin hele 1999 yılı öncesinde yapılan binalarda yaşayan vatandaşlarımızın asla vazgeçemeyeceği bir konudur. Gündemimizde olmalıdır."
“HERKES FEDAKÂRLIK BİLİNCİYLE YAKLAŞMALI”
Turan, "Kentsel dönüşüm, evlerin yenilenmesi bir kazanç aracı değildir. Buna bizim yaşamımızı, geleceğimizi koruyan bir olay olarak bakmamız lazım. Zaman zaman herkesin algısında bir yanlışlık var. Ben şöyle tabir ediyorum; gömleğin düğmelerini bazen yanlış iliklediğimizde sonuna da yanlış gidiyoruz. Doğru bir perspektiften bakmamız lazım. Herkes fedakarlık bilinciyle yaklaşmalı ve geleceğimizi kurtarmak zorundayız. Umut ediyoruz Fatih'te yıllardır beklenen vatandaş odaklı ve yerinde dönüşüm odaklı kentsel dönüşümde başarı elde edeceğiz" diye konuştu.
"43 YILLIK BİNAMIZIN DEPREME DAYANIKLI OLMADIĞINI ÖĞRENDİK"
Fatih'te Karagümrük Mahallesi Dumlupınar Sokak'ta yer alan Dumlupınar Apartmanı'nın yöneticisi Cem Yalçın da apartman sakinleri olarak binalarını yeni plan düzenlemesi kapmasında yenilemeye karar verdiklerini anlattı.
Bir firmaya yaptırdıkları ölçüm sonucunda 43 yıllık binalarının depreme dayanıklı olmadığını öğrendiklerini belirten Yalçın, bunun üzerine apartman sakinleriyle yaptıkları toplantıda, binayı yıktırma kararı yönünde çoğunluk elde ettiklerini söyledi.
Yeni plan düzenlemesi kapsamında hak kaybına uğramadan bu dönüşümü gerçekleştirebileceklerini öğrendiklerini aktaran Yalçın, "Bu süreci hızlandırdık nasıl bir yol izleyelim diye. Sonuçta hepimizin maddi sıkıntısı var. Bununla ilgili devletimizin verdiği kredi desteği de var. Çoğu mal sahibi için maalesef bu kredi de yetersiz. Onlar da akrabalarından isteyecekler" dedi.
“BİZE BİREBİR YAPILACAĞI SÖYLENİNCE ÇOK RAHATLADIK”
Bu karardan ev sahibi olarak mutlu olduklarını çünkü eski yönetmeliğe göre hak kaybının söz konusu olduğunu dile getiren Yalçın, "Bizim için çok sor bir süreçti. Bize bire bir yapılacağı söylenince çok rahatladık" diye konuştu.
Yalçın, birçok binanın dış cephesi düzeltilince yeni görüntüsü verildiğini belirterek, "Ama karot ölçümü aldırsınlar, hepsi çürük çıkacak. Önce can mı? Para mı? Biz de elimizi taşın altına koyduk. Bizim de paramız tam yetmiyor ama akrabalarımızdan, ondan bundan alıp yapacağız. Ben çünkü canımı düşünmek zorundayım. Bizim bina 43 senelik bir bina. Diğer binalar da öyle hepsinde aynı sıkıntı var. Dıştan yenileyince insanın içi biraz daha rahat oluyor ama sadece içi rahat oluyor. Gerçek o değil aslında. Herkesin bir şekilde bu yola girmesi lazım" ifadelerini kullandı.
