Genel Sağlık-İş üyesi sağlık çalışanları memur maaşlarına yapılan yüzde 30 artışın sadaka niteliğinde olduğunu söyleyerek zammı protesto etti. Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, Ankara Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde yaptığı basın açıklamasında “Bir yılda kuru soğanın bile yüzde 315 kıymetlendiği ülkemizde, görünen o ki iktidarın sağlık çalışanlarının emeğine verdiği değer soğan kadar bile etmemektedir” dedi. Uğur açıklamasında, “Asgari ücrete eşitlenmiş maaşlarla, yoğun çalışma koşullarında insanüstü gayretle sağlık hizmeti sunan sağlık emekçileri, derin yoksulluğa mahkûm edilmiştir. Bu oran, sağlık çalışanlarının emeğine yönelik büyük bir saygısızlık, aşağılama, hor görme ve yok saymaktır” diye konuştu.
Memur-Sen'e tepki gösterdiler
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı. “Cumhurbaşkanı Erdoğan, “sendikamız” diyerek yandaş konfederasyon olduğunu itiraf ettiği Memur-Sen'in organizasyonunda memur ve emekliye yüzde 25 zam oranını “müjde” diye duyurmuştur. Protokol sıralarında oturan Memur-Sen Başkanı yüzde 25 zammı alkışlayarak iktidara karşı görevini yerine getirmiştir. Önce yüzde 25 zam diyerek ölümü gösteren siyasi iktidar, ardından yüzde 30 zam yaptık diyerek sıtmaya razı etmiştir. Hem siyasi iktidar hem yandaşı sendika yüzde 5'i ikinci müjde olarak duyurmuştur. Bu nasıl müjdedir ki bedeli, milyonların açlığıdır? Bu nasıl müjdedir ki bedeli, akşam çocuklarına ekmek götüremeyen emekçilerin göz yaşlarıdır? Bu nasıl müjdedir ki bedeli bir ülkenin geleceği, yarınları, umutlarıdır?
Bu nasıl bir müjdedir ki bedeli, yandaşlık kavramını bile hafif bırakacak kadar vıcık vıcık ilişkilerin, emekçi onurunu ve haysiyetini boğup yok etmesidir? Yaşanan bu trajik olay, ülkemiz sendikacılığının geldiği içler acısı durumu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bir yılda kuru soğanın bile yüzde 315 kıymetlendiği ülkemizde, görünen o ki iktidarın sağlık çalışanlarının emeğine verdiği değer soğan kadar bile etmemektedir. Asgari ücrete eşitlenmiş maaşlarla, yoğun çalışma koşullarında insanüstü gayretle sağlık hizmeti sunan sağlık emekçileri, derin yoksulluğa mahkûm edilmiştir. Bu oran, sağlık çalışanlarının emeğine yönelik büyük bir saygısızlık, aşağılama, hor görme ve yok saymaktır. Kira + yiyecek + faturalar üçgeninde evini geçindirmeye çalışan, yoğun mesai, şiddet, mobbing üçgeninde nefes almaya çalışan, ancak her nasılsa büyüdüğü söylenen ekonominin altında kalan sağlık emekçisidir. Sağlık emekçisi “sadaka” değil, mesleğinin onuru ile insanca yaşamak istemektedir. Tükenen sağlık çalışanları, sadece alın terinin karşılığını istemektedir. Sadaka niyetine verdiğiniz zammı kabul etmiyoruz.”
Okunma Süresi: 3 dk
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *