Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomist ve akademisyenlerle Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. Toplantı öncesi konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda Merkez Bankası rezervi 115 milyar doların üzerinde. Daha iyi konuma gelecek. Amacımız ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokmaktır” diye konuştu.
Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
* Mayıs 2013 faiz yüzde 4.5’a kadar indirmiştik, arkadan patlayan ne oldu, Gezi olayları. Manevramızı hazmedemeyen güçler bu adımı attılar.
*Ana muhalefet, yanında birileriyle, otellerin arka kapılarında bazı çalışmaları IMF ile yaptılar.
*Ana muhalefetin sözcüsü eski işte hazineci midir nedir, o da o kulislerin içinde bizzat bulundu. Bunlar bize de zaman zaman IMF’yi tavsiye edenlerdir.
*Kendileri IMF ile bankaların veya otellerin arka kapılarında veya kulislerinde kendilerine göre bazı çalışmaları yürüttüler.
MERKEZ BANKASI REZERVİ AÇIKLAMASI
* Merkez Bankası rezervi bugün itibarıyla 115 milyar doların üzerindeyiz. Bu aradaki gidişle bu çok daha iyi bir konuma gelecektir.
* Bugün artık Türkiye eğitimden sağlığa, güvenlikten hukuka, sanayiden turizme her alanda ihtiyacı olan altyapıya sahiptir.
* Sizlere dağıttığımız bilgi notunda da göreceğiniz gibi veriler artık altyapını hazır olduğuna işaret ediyor.
“BÜYÜK BİR DEĞİŞİM ÖYLE KOLAY OLMUYOR”
* Döviz kurunda bir süredir yaşadığımız anormal dalgalanma bu risklerden biri olarak kapımıza dayanmıştır.
* Uzunca bir müddet bu dalgalanmayı, faizleri yükselterek durdurmamız yönünde baskılara maruz kaldığımızı hepiniz biliyorsunuz. Bu bir sır değil. Hatta kendi arkadaşlarımız arasında bile açık konuşuyorum, aynı yönde değerlendirmeler yapanlar olduğunu da itiraf etmek isterim. Biz tüm bu telkinlere hatta son zamanda baş gösteren tehditlere aldırış etmeden kendi programımızı uygulamakta ısrar ettik.
* Nitekim hazırladığımız tedbir paketini açıklamamızla birlikte kurun üzerindeki köpüğün neredeyse bir günde ortadan kalktığını gördük.
* Tabii böyle bir neticenin ortaya çıkmasında paketin içeriği kadar bizim ekonomi politikamızın başarısına olan inancımızı ve uygulamayı sürdürme konusundaki kararlılığımızı göstermemizi de çok etkili olmuştur.
* İnşallah bundan sonra da aynı kararlıkla yolumuza devam edeceğiz. Esasen estirilmeye çalışılan fırtınaların, üzerimize çöktürülmeye çalışılan kara bulutların aksine ekonomimizin üretim ve istihdam tarafında işler mükemmel denecek bir seviyede iyi gitmektedir. Bütçe tarafında da hiçbir sıkıntımız mevcut değildir.
*En çok tedirginliğe yol açan finans kısmındaki dengeyi kısa sürede oturttuğumuzda, önümüzdeki yaz aylarıyla birlikte ülkemizin bambaşka bir ekonomik iklime girdiğine Allah’ın izniyle hep birlikte şahitlik edeceğiz” ifadelerini kullandı.
FAHİŞ FİYAT TEPKİSİ
* Fırsatçılar her dönemde olduğu gibi bu dönemde de kendilerini belli etmiştir. Kurdaki ve küresel emtia fiyatlarındaki yükselişi bahane ederek maliyetlerindeki gerçek değişimle orantısız fahiş fiyat artışları yapanlar oldu.
*Şu anda ekranları başında bizi izleyen tüm milletime sesleniyorum, aynı şekilde tüm esnaflara sesleniyorum, sanayicilere sesleniyorum; günde birkaç defa fiyat listesi düzenleyenlerin etiket değiştirenlerin kusura bakmasınlar millet adına takipçisi olacağımızı ilgili bakan arkadaşlarımla beraber de hatırlatmak istiyorum.
*Bu milleti sömürmeye kimsenin hakkı yok. Bakınız dolardaki artış sırasında fiyatları hangi hızla ve hangi oranla yükseltiyorlarsa aynı şekilde şimdi de geri indirmelerini özellikle bekliyoruz. İndirimlere ufak yollu başlayan firmalarımız elbette var.
*Ama bunlardan da yükselişteki hıza ulaşmasını istiyoruz. Konut ve ikinci el otomobil gibi piyasalar da buna dahildir.
*Şayet hızlı fiyat indirimleri gerçekleşmezse Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Ticaret Bakanlığımız ellerindeki tüm imkanlarla stokçuların, fahiş fiyatlarda ısrar edenlerin üzerine gideceklerdir. Huzursuz eden hiçbir hadiseye, hiçbir gelişmeye, hiç kimseye göz yumamayız.
*Bu makamda bulunmamızın gereği budur. Milletimiz bizi bu makama boşu boşuna getirmedi, ‘benim haklarımız sahip çıkacaksın' diye getirdi. Biz de onların haklarını korumak zorundayız. (sözcü)