Yeni Şafak yazarı Yusuf Dinç, bugünkü kaleme aldığı yazısında asgari ücretin kaldırılması gerektiğini savunarak artık çalışanı değil, işvereni koruduğuna dikkat çekti.
Asgari ücret uygulamasına Avrupa ülkelerinden örnekler vererek anlatan Dinç, "Belki uygulamaların hizmetler sektörünün gelişimiyle paralellik arz ettiği de anlaşılabilir. Biraz da Avrupa’da işçilerin, işverenle ücret ve yan haklarını müzakere edecek olgunlukta olduğu da değerlendirilebilir." dedi.
En etkin yolun asgari ücretin kaldırmak olabileceğini söyleyen Dinç, bu konuda tartışmanın doğru zaman olduğunu söyleyerek "Asgari ücret kalkarsa en azından bunların çanlarına da ot tıkanmış olur. Sektör, bölge herkes kendi ayarlar. Yoksa imalat tarafında 1 milyonu geçen açık pozisyon meselesi Türkiye’nin ayağına dolanacak. Zaten asgari ücret artık çalışanı değil, işvereni koruyor." ifadelerini kullandı
Dinç yazısının ilgili bölümünde şunları kaydetti:
Bir de fırsatçılar ve işbirlikçilerinden kurtulunur. Ücret-fiyat sarmalına inanmam. Ücretlerin payı giderler tarafında genel olarak düşüktür. Hizmetler sektörü hariç tutulsa daha da düşer. Hem ücret-fiyat sarmalının bugünkü savunucuları, faiz-fiyat sarmalına gelince tam tersini savunmayı nasıl başarıyorlar, anlaşılması zor.
Fırsatçı-işbirlikçi ilişkisini açıklayayım da nasıl katmerli zam yapılıyor anlaşılsın. Önce işbirlikçiler meydana çıkıp çok yüksek bir seviyeden asgari ücret, mesela 20 bin, açıklıyor. Hem de ismini veremeyecekleri muteber kaynaklara dayanarak. Bunu duymak için sabırsızlanan fırsatçılar önden hemen bir yükleme yapıyor. Sonra asgari ücret diyelim ki 17 bin olarak belirleniyor. 17 bin beklentilerin üzerindeyse bu sefer “oo, asgari ücret çok arttı” deyip sanki hiç zam yapmamış gibi yeniden bir yükleme yapıyorlar.
Komik olansa fırsatçıların, kahir ekseriyetle ücret gideri en az olanlardan çıkması. Çünkü paylaşmayı sevmedikleri için istihdam yapmaz, az işçilerine yüklendikçe yüklenirler.
Asgari ücret kalkarsa en azından bunların çanlarına da ot tıkanmış olur. Sektör, bölge herkes kendi ayarlar. Yoksa imalat tarafında 1 milyonu geçen açık pozisyon meselesi Türkiye’nin ayağına dolanacak. Zaten asgari ücret artık çalışanı değil, işvereni koruyor.