Suriye’de iç savaşın önemli aktörlerinden biri olan Heyet Tahrir eş Şam (HTŞ), son dönemde Halep ve Hama’daki ilerleyişiyle dikkatleri üzerine çekti. HTŞ’nin amacı, destekçileri ve Halep üzerindeki kontrolü uluslararası arenada tartışma konusu olmaya devam ediyor. Özellikle ABD, Rusya, İran ve Türkiye gibi bölgesel ve küresel güçlerin tutumu, HTŞ'nin gelecekteki konumunu şekillendirebilir. İşte HTŞ ile ilgili tüm detaylar…
HTŞ Nedir ve Amacı Ne?
Heyet Tahrir eş Şam (HTŞ), 2017 yılında El Nusra Cephesi’nin devamı olarak kurulmuş bir radikal silahlı gruptur. Kendilerini "rejim karşıtı muhalifler" olarak tanımlayan HTŞ’nin amacı, Suriye'de Beşar Esad rejimini devirmek ve ülkede kendi ideolojilerine dayalı bir yönetim sistemi kurmaktır.
- Kökleri: HTŞ, El Nusra Cephesi’nin dönüşümüyle ortaya çıkmıştır. El Nusra, El Kaide bağlantılı bir yapı olarak bilinse de HTŞ, uluslararası terör listelerine girmemek için bu bağlantıdan resmi olarak ayrıldığını açıklamıştır.
- Kontrol Alanları: HTŞ, Suriye'nin kuzeyindeki İdlib başta olmak üzere bazı bölgelerde etkili bir güçtür. Halep ve Hama gibi stratejik kentlerde de etkisini artırmaktadır.
HTŞ Terör Örgütü Mü?
HTŞ, birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edilmektedir.
- ABD: HTŞ’yi El Nusra’nın devamı olarak görür ve terör örgütü listesinde yer alır.
- Türkiye: Resmi olarak HTŞ’yi terör örgütü olarak tanımıştır; ancak İdlib bölgesindeki dengeyi sağlamak için dolaylı iletişim kanalları olduğu iddia edilmektedir.
- Rusya ve İran: HTŞ’yi, Suriye’deki rejim karşıtı radikal bir yapı ve doğrudan tehdit olarak görür.
HTŞ’yi Kim Destekliyor?
HTŞ’nin doğrudan destekçileri belirsizdir, ancak bazı iddialara göre:
- ABD ve İsrail: Bazı uzmanlar, ABD ve İsrail’in HTŞ’nin Suriye’de Esad rejimini zayıflatması amacıyla dolaylı yollardan destek verdiğini öne sürmektedir. Ancak bu, resmi bir politika değil.
- Bölgesel Ağlar: HTŞ, bölgedeki farklı gruplarla zaman zaman iş birliği yapmaktadır. Bu destekler genellikle lojistik ve operasyonel düzeyde sınırlı kalmaktadır.
- Kendi Finansal Kaynakları: HTŞ, kontrol ettiği bölgelerdeki ekonomik faaliyetlerden, vergi toplama ve ticaret yollarını denetleme gibi yöntemlerle finansman sağlamaktadır.
Halep ve Hama’da HTŞ’nin Durumu
HTŞ’nin son dönemdeki ilerleyişi, özellikle Halep ve Hama bölgelerinde dikkat çekicidir.
- Halep: HTŞ, Halep’in büyük bir kısmında kontrol sağladığını iddia etmektedir. Bu, rejim güçleri için stratejik bir kayıp anlamına gelir. Halep, Suriye’nin ekonomik ve tarihi açıdan önemli bir kentidir.
- Hama: Hama’da da ilerleyen HTŞ, kenti üç yönden kuşatmıştır. Bu durum, bölgedeki dengeleri tamamen değiştirebilir.
Halep ve Hama’nın Ele Geçirilmesi Ne Anlama Gelir?
- Rejim üzerindeki baskı artar.
- Suriye’nin toprak bütünlüğü açısından tehdit oluşur.
- Uluslararası müzakerelerde HTŞ’nin konumu tartışma konusu olur.
HTŞ’nin Uluslararası Konumu
HTŞ’nin Halep’i ele geçirmesi, uluslararası arenada farklı tepkilere yol açmıştır:
- ABD’nin Tutumu: ABD Dışişleri Bakanlığı, Suriye’de çözüm için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararını hatırlatmıştır. Bu karar, acil bir ateşkes ve siyasi çözüm çağrısı yapmaktadır. Ancak HTŞ, bu sürecin dışında bırakılmıştır.
- Rusya ve İran: HTŞ’nin ilerleyişi, Rusya ve İran tarafından büyük bir tehdit olarak görülmektedir. Her iki ülke de Suriye rejiminin destekçisidir ve HTŞ’nin başarısını kendi çıkarlarına aykırı bulmaktadır.
- Türkiye’nin Rolü: Türkiye, İdlib’deki dengeyi korumaya çalışırken, HTŞ’nin kontrol alanlarını genişletmesi Ankara’nın sınır güvenliği politikalarını zorlaştırabilir.
HTŞ’nin Desteklenmesi ve Ateşkes Tartışmaları
HTŞ’nin ilerleyişi ve ABD’nin ateşkes çağrısı, uluslararası tartışmalara neden olmuştur:
- Ateşkes Belirsizlikleri: ABD’nin önerdiği ateşkes planı, kimlerin taraf olacağı konusunda belirsizlik yaratmıştır. Özellikle İran ve Rusya’nın bu plana sıcak bakmayacağı öngörülmektedir.
- Türkiye’nin Önemi: Türkiye’nin, Astana süreci ve diğer diplomatik girişimlerde kilit bir rol oynadığı belirtilmektedir.
HTŞ ve Gelecekteki Senaryolar
- HTŞ’nin Radikalleşmesi: HTŞ’nin daha geniş alanlarda kontrol sağlaması, uluslararası terör tehditlerini artırabilir.
- Siyasi Çözüm: BMGK’nın 2254 sayılı kararının uygulanması, HTŞ’nin sürecin dışında bırakılmasını sağlayabilir. Ancak bu, bölgedeki çatışmaları sonlandırmaya yeterli olmayabilir.
- Bölgesel Çatışmaların Artışı: İran, Rusya ve ABD arasındaki çekişmeler, Suriye’de yeni çatışma alanları yaratabilir.