8 yaşından beri Bakırköy’de yaşadığını ve uzun yıllardır Ak Parti İlçe Teşkilatında Hukuk Komisyonu başta olmak üzere, bir çok alanda aktif görev aldığını söyleyen Avukat Cuma Parlak, öncelikle seçim çalışmaları hakkında bilgi verdi.
AK Parti teşkilatlarının seçimden seçime değil, her daim sahada olduğunun altını çizen Parlak, Bakırköy’de Osmaniye, Yenimahalle, Ataköy ve Şenlikköy Mahallesi’nde 2 olmak üzere toplamda 5 seçim ofisi açtıklarını, irtibat bürolarını da ilçe başkanlık binasında konumlandırdıklarını söyledi.
Yeni dönemin Türkiye’nin gelecek yüzyılını inşa etme açısından çok önemli olduğunu vurgulayan Parlak, saha çalışmalarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Şunu yapacağım’ dediği her eyi yapacağından hiç kimsenin şüphesi olmadığını ve verilen sözlerin yerine getirmesi noktasında ise herkesin güven duyduğunun altını çizdi.
KENTSEL DÖNÜŞÜMLE İLGİLİ ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDECEK
Bakırköy özeline ilişkin açıklamalarda da bulunan Cuma Parlak, ilçenin en büyük sorunu olan kentsel dönüşümle ilgili yapılan 5 binlik planların yakın tarihte askıya çıkacağını, iyileştirmeler olması gerektiği konusunda hemfikir olduklarının altını çizdi. Yaş ortalaması ve emekli nüfusu yüksek ilçelerinin dönüşümü noktasında yapılması gereken iyileştirmeleri bizzat takip ederek, çalışma yapacaklarını ifade eden Parlak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sadece Bakırköy’ün değil, tüm İstanbul’un dönüşümüne ilişkin yaptığı, “Kentsel Dönüşümde Yarısı Bizden” projesinin çok önemli bir adım olduğunu vurguladı.
Bir Bakırköylü olarak ilçede yaşanan sorunlardan herkes gibi kendilerinin de muzdarib olduğunu belirten Ak Pati İlçe Başkanı Cuma Parlak, “Bakırköy’den ayrılan ilçelerin gelişmişliğine bakınca gerçekten üzülüyorum. Küçük çocuğumla pusetle gezerken, ilçemizde yaşayan engellilerinin ve yaş almışların yolda yürürken bile ne kadar zorluk çektiğini anlayabiliyorum. İktidar olalım ya da olmayalım, Bakırköylü hemşehrilerimizin hizmet alması noktasında elimizden geleni yapacağımızdan kimsenin endişesi olmasın” diyerek konuşmasını tamamladı.
Cuma Parlak’ın ardından toplantıya katılan Milletvekili ve adayı Halis Dalkılıç’da, 14 Mayıs’ta yapılması planlanan seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
14 MAYIS’TA TÜRKİYE KAZANACAK
Türkiye’nin gelecek 100 yılı açısından temelde yapılanları ve neyin nasıl yapıldığını çok iyi bildiklerini söyleyen Dalkılıç, ülkenin ekonomisiyle ilgili durumu düzeltecek siyasi iradenin AK Parti olduğunu, kendilerinin de, vatandaşların da bildiğini söyledi.
Özellikle 15 Temmuz’da tarihinin en büyük ihaneti ile karşı karşıya kalan Türkiye’de, Ukrayna Rusya savaşı, pandemi, İzmir depremi, seller ve ardından 11 ili etkileyen depremler nedeniyle zor bir süreç yaşandığını belirten Halis Dalkılıç, tüm bu süreçleri kendi bütçesiyle atlatan bir ülke olmanın gururunu yaşadıklarını ifade ederek, hiç bir doğal afetin suçlusunun da hükümet olamayacağını vurguladı.
14 Mayısta yapılacak seçim sonrası kazanın Türkiye olacağını, bu başarının da 85 milyona ait olacağını da belirten Halis Dalkılıç, din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmadıklarını, bunun üzerine siyaset yapanların da ‘Alçak’ olduğunu açık bir dille ifade ederek, konuşmasına şöyle devam etti.
BU ÜLKEYE DELİ GÖMLEĞİ GİYDİRMEK İSTEYEN ÇOK OLDU
Yerli İHA’nın SIHA’ya dönüşmesinden gurur duyan herkes bu başarının ortağıdır. Gurur duymayan, ‘bunu durduracağım’ diyenin de bu ülkeye ait olup olmadığını sorgulamak zorundayız. Yoksa bu millet bunu sorgular.
Bu ülkeye çok kez deli gömleği giydirilmeye çalışıldı ama bu millet bunu asla kabul etmedi. Aziz milletimizin geçmişinde işgal yoktur. Bizler iyilik medeniyelerinin evlatlarıyız. Bundan sonra da iyiliğin, güzelliğin, barışın, huzurun, savaşların ve kavgaların bitttiği bir süreci dizayn etmek zorundayız. Siyaset yapmamızın yegane sebebi, bu ülkenin, milletimizin yüzünü güldürmektir. Bu ülkenin gençleri onurlu ve gururlu bir şekilde, geleceğe emin adımlarla yürüsün istiyoruz.
SEÇİMİ TARİHİ FARKLA KAZANACAĞIZ
14 Mayıs’ta yapılacak seçimleri de tarihi bir farkla sonlandıracağız. Peki neden mi bu kadar çok çalışıyoruz. Fark açılsın ki bir daha kimse laf edemesin. Seçimden sonra 6’lı mı, 7’li mi yoksa 8’li mi olduğunu bilmediğimiz masanın ne hale geleceğini de hep birlikte göreceğiz. Bu ülkede terör örgütlerinin kiminle kol kola gezdiğini, iç savaş çıkarmaya çalışanların ne yapmak istediğini, kimin kime destek verdiğini görelim ve kimin vatan için öleceği gerçeğini bir kez daha gözden geçirelim. Hangi ittifak kime destek veriyor, kimin yanında yer alıyor bunları konuşmamız lazım. Bu gün PKK’ya terörist diyemeyenlerin, ‘Ben Recep Tayyip Erdoğan’ı devireyim de, gerekirse PKK, gerekirse FETÖ, gerekirse uluslararası terör örgütleri yanımda olabilir’ diyenlerin, askere polise silah doğrultmamış HÜDAPAR’ı konuşması ne kadar doğru. Kimse de Hizbullah’ı savunduğumu ya da savunacağımı düşünmesin.
SON 6 AYDA 650 BİN SURİYELİNİN GÖNDERİLDİĞİNİ KİMSE KONUŞMUYOR
Suriyeliler konusundaki hassasiyetin de farkındayız. Suriyeliler hepimizin canını sıkmıştır. Ancak vatansızlığın ne demek olduğunu hepimiz az çok biliriz. Onlar savaş anında geldiler ve sığındılar. Oysa son 6 ayda 650 bin Suriyeli ülkesine gönderilmiştir ve nedense bunu kimse konuşmuyor. Şu anda ülkemize tek bir Suriyeli yahut yabancı gelemiyor. Transfer merkezlerinden gidişler devam ediyor. Her insanın kendi ülkesinde yaşaması gerektiğini savunuyoruz.
GİTTİ, GİDİYOR DERLERKEN BİLE OYUMUZ YÜZDE 45
Konuşmasına muhalefetin ve eleştirilerin de olması gerektiğini söyleyerek devam eden Hasan Dalkılıç, “Ancak top yekün 85 milyonu ilgilendiren bir meselede tavır alıp, sahiplenme olmaz ise muhalefetin bir kıymeti kalmaz. Amerika’dan Joe Biden, muhalefete destek veriyorsa birazcık düşünmek lazım. Yüzde 34,5 ile iktidara geldik. Aradan 20 yıl geçti, ‘bitti, gitti, gidiyor’ diyorla ama oyumuz onların yaptırdığı anketlerde bile yüzde 45’in üzerinde. Alternatifim diyenin oyu tek başına yüzde 26 olamıyor.” dedi.
Son olarak, geçmişte Bakırköy’e geldiğinde mutlu olduğunu, şimdiki durumu görünce ise Bakırköylüler adına üzüldüğünü belirten Halis Dalkılıç, “Dilerim Bakırköy hak ettiği şekilde yönetileceği dünlere de kavuşur” diyerek konuşmasını tamamladı.
