Edirne'de Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde annesinin ölümü sonrası doldurulması gereken belgeler konusunda kendisini bilgilendirmek isteyen doktor B.B.Ö.'yü yumruklayan Volkan Kuşçu, yargılandığı davanın ikinci duruşmasında tahliye edildi. Doktor B.B.Ö.'nün avukatlığını üstlenen babası Taner Özdeş, "Kızımın, aynı zamanda müvekkilimin gözünde hasar oluştu ve basit tedaviyle giderilemeyecek bir hasar bu" dedi.
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi dahili yoğun bakım servisinde kanser tedavisi gören Nazife K., 6 Şubat'ta çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Serviste asistan doktor olarak görev yapan B.B.Ö., hastanın oğlu Volkan Kuşçu'ya ölüm belgelerinin doldurulması yönünde bilgi vermek istedi. Bu sırada Volkan Kuşçu, doktor B.B.Ö.'ye yumruklu saldırıda bulundu. Güvenlik görevlileri araya girerken; hastane yönetimi "beyaz kod" bildiriminde bulundu. Hastaneye gelen polis ekipleri, Volkan Kuşçu'yu gözaltına aldı. Kuşçu'nun yapılan kontrolünde, 1,30 promil alkollü olduğu tespit edildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı hakimlikçe ev hapsiyle cezalandırılan Volkan Kuşçu, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine yeniden gözaltına alındı ve çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe 9 Şubat'ta tutuklandı.
ŞİDDET MAĞDURU DOKTORU AVUKAT BABASI SAVUNDU
Volkan Kuşçu hakkında Edirne 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Kuşçu, ikinci duruşmaya tutuklu bulunduğu Edirne L Tipi Cezaevi'nden SEGBİS aracılığıyla katılırken, avukatları ise salonda hazır bulundu. Duruşmaya, B.B.Ö.'nün avukatlarıyla birlikte, babası Tunceli Barosu'na bağlı avukat Taner Özdeş de katılıp, kızının savunmasını üstlendi. Duruşmayı Edirne Tabip Odası'na bağlı çok sayıda doktor ve sağlık çalışanları da izledi.
Savcı, Volkan Kuşçu'nun tutukluluk halinin devamını isterken, B.B.Ö.'nün avukatları da aynı isteğe katıldıklarını beyan etti. Duruşmada söz alan B.B.Ö.'nün avukatı ve babası Taner Özdeş, sanığın yaptığı saldırının hiçbir bahanesi ve izahının olmadığını, sinsice ve canavarca hisle yaptığını söyledi. Saldırı sonucu kızının sol gözünde, basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek hasar oluştuğunu anlatan Özdeş, verilecek cezanın emsal teşkil etmesi gerektiğini kaydetti.
'BİLİNÇSİZCE VE İSTEMSİZCE SALDIRDIM, ÖZÜR DİLERİM'
Söz verilen sanık Volkan Kuşçu ise hayatta tek varlığı olan annesini kaybetmenin etkisiyle bilinçsizce ve istemsizce saldırıyı gerçekleştirdiğini söyleyip, B.B.Ö. ve ailesiyle tüm sağlık çalışanlarından özür diledi. Mahkeme heyeti, saldırı mağduru doktor B.B.Ö. ile ilgili kati doktor raporunun beklenmesine ve sanık Volkan Kuşçu'nun tahliyesine karar verip, duruşmayı 12 Haziran'a erteledi.
'HİÇBİR TAKDİR İNDİRİMİ UYGULANMASI MÜMKÜN DEĞİL'
Duruşma sonrası açıklama yapan Taner Özdeş, karara tepki gösterdi. Özdeş, "Adaletin işlemediğine bir örnek de az önce yaşadık. Çünkü kızımın, aynı zamanda müvekkilimin gözünde hasar oluştu ve basit tedaviyle giderilemeyecek bir hasar bu. Gencecik bir kız çocuğu, sağlık çalışanı, mesleğinin hemen başında bir emekçi. Olayda birden çok ağırlaştırıcı sebep var. Hiçbir takdir indirimi uygulanması mümkün değil. Haksız tahrikten bahsediyorlardı, onun da uygulanması mümkün değil. Sağlık çalışanı görevini yaparken neyin tahriki olacak? Hiçbir zaman olmaz" dedi.
Kızının gözünde de ciddi hasar oluştuğunu belirten Özdeş, "Biz zaten diken üstündeyiz, 40 gündür. Düşünün, okuyan bir insanın, hekim bir insanın gözünü kaybetmesi, benim de aynı şekilde gözümü kaybetmem. Bizim bir sürü insana faydamız oluyor, kamu görevi görüyoruz. Ne yazık ki, herhalde adalet mekanizması kamu hizmeti verdiğini unutuyor bazen. Kamu demek, toplum demek. Sağlıkçılar, hekimler var olacak ki, ben var olayım, onlar var olmazsa ben var olamam ki. Ama yaşam hakkı evrenseldir, bu olay da yaşam hakkının ihlaline yönelik, beden bütünlüğüne yönelik bir saldırıdır. Bunun böyle basite alınmaması gerekir. Burada sokaktan geçen iki insan tartışmamış, bu saldırı devletin kurumunda gerçekleşiyor. Devletin o hekimi koruması gereken bir yerde gerçekleşiyor. Onu yapamadın bari adalette yap. Devletten beklentimiz budur" diye konuştu.
'TÜM İŞLERİMİ BIRAKIP, MÜCADELE VERECEĞİM'
Sağlıkta şiddetle ilgili yasaların değişmesi gerektiğini de söyleyen Özdeş, "Ciddi tedbirler alınması lazım, koruyucu önlemler alınması lazım, yasaların değişmesi lazım. Adaletin tecelli harfi harfine tecelli etmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağım. Ben tüm işlerimi bırakacağım, bu mücadeleyi vereceğim. Hem meclis düzeyinde, hem de yargı düzeyinde bu mücadeleyi vereceğim" dedi.
'BİR AN EVVEL ACİL ÖNLEMLER ALINMALI'
Edirne Tabip Odası Başkanı Gürcan Altun da sağlıkta şiddetle ilgili bir an önce ciddi tedbirler alınması gerektiğini söyledi. Altun, "Sağlık hizmeti kamusal bir hizmettir. Bu hizmetin sürdürülmesi sırasında gerek hekimlere, gerekse diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin kabul edilebilir bir tarafı yok. Bizlerin güvenli ortamlarda ve insanca koşullarda çalışmaya ihtiyacımız var. Öncelikli olarak bu güvenliği sağlamak kamu otoritesinin görevi. Bunun haricinde bakıldığında buna yönelik caydırıcı önlemlerin alınması, yasaların çıkarılması gerekiyor. Aksi halde bunun önüne geçilmesi son derece zor. Sağlıkta fiziksel ve sözel şiddet günlük yüzleri bulmuş durumda. Bir an evvel acil önlem alınması gerekiyor" ifadelerini kullandı.