Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
Türkiye tarihinin en ciddi sorunları ile karşı karşıya. Türkiye’nin bir an önce seçim atmosferinden çıkıp kendi sorunlarına odaklaması lazım. Bunu istiyoruz. 31 Mart’ta bir yerel seçim yaptık. Aradan 7 gün geçti bugün sekizinci gündeyiz ama İstanbul’a odaklı tartışmalar devam ediyor. YSK kararlarının hukuk güvenliği içinde almak zorundadır. Kanunlara uymak ve geçmişteki aldığı kararlara uymak zorundadır. Seçimler yapıldı itirazlar oldu. Oyların yeniden sayılmasına yönelik bizim hiçbir itirazımız olmadı. İtiraz hukuk içinde olursa yasalar içinde öngörülen kuralı hayata geçirebilirlerse bizim bunu hiçbir itirazımız olmaz. Gerekçesi ve delili olmayan itirazlar incelenmez diyor yasalar deliller olursa bizim hiçbir itirazımız olmaz.
Dün akşam dediler ki 38 ilçede yeniden seçim yapacağız dedi. Bir gariplik olduğunu hissettiği nedeniyle oyların yeniden sayılmasını istiyor. Vicdan sahibi olan bir kişi bunu diyebilir mi bir hukuk devletiysek eğer bir delil olması lazım gariplik var diyerek yeniden oylar sayılır mı? Hukukun üstünlüğü temel kılınması gereklidir. Demokrasilerde yargıca bağımsızlık verilmesinin arkasında yatan onun hukukun üstünlüğüne göre karar alabilmesidir.
Bugüne kadar YSK kendi internet sitesinde 1 Nisan’dan itibaren Ekrem İmamoğlu seçilmiş görünüyor. Sayım yapacağız yapın sayımı… Geçersiz oyları sayacağız onu da yaptılar. Şimdi de 38 ilçeyi yeniden sayalım diyorlar hangi gerekçe ile efendim bir gariplik olduğunu düşünüyoruz. Böyle bir gerekçe ile yeniden sayım mı yapılır? Islak imzalı tutanakları bir kenara atalım biz yeniden sayım yapalım. Islak imzalı tutanaklarda hakimlerin, AK Partili kardeşlerimizin, CHP’lilerin, İYİ Partililerin, Saadet Partililerin imzaları var. Bu tutanaklar tutulurken AK Partili MHP’li kardeşlerim niçin bir şerh düşmedi o zaman bu tutanaklara.
Benim YSK’nın yargıçlarından istediğim elinizi vicdanınıza koyacaksınız ve oturup karar vereceksiniz. Yukarıdan aşağı aşağıda yukarı Ekrem İmamoğlu çıkıyor. O zaman niçin yeniden sayalım bir gerekçe lazım. Bu olay bir demokrasi olayıdır. Olay artık bir Büyükşehir Belediye başkanı seçmenin ötesine geçmiştir.
En son bugün aldığımız verilere sandıkların yüzde 92,30'u açıldı ve sayıldı 15 bin 722 oy farkla Ekrem İmamoğlu yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
Biz Türkiye’nin bu seçim atmosferinden bir an önce çıkarılmasını istiyoruz.
Meral Akşener'in açıklamalarından satır başları:
1950’den bu yana bu ülkede 2019’a kadar bir birikim sağlandı. Kendisi muhtar olamaz demişti. Bu millet kendisini başbakan seçti. Sonra Cumhurbaşkanı seçti bu sandıktan çıktı. Milli iradeye saygısızlığı bu millet affetmez. Bugün çok vahim bir iş olmaktadır o da şudur biz kazanamazsak sandığın bir anlamı yoktur. Sayın Erdoğan İstanbul’dan çıkan sonuçları kabul etmemekle milletin iradesini yok saymıştır.
Bu millet Kenan Evren’i dinledi gitti sandıkları patlattı sayın Özal’ı seçti. Daha sonra Evren ne yapacak endişesi yaşanan Türkiye ve darbenin başını ziyaret ettiği zaman Özal’a başarılar dilemiş bir Evren’den bahsediyorum. Buradan kendisini uyarmak isterim, gidilen yol yol değil. Bu millet kendi iradesiyle alay edene kendisinin iradesini sorgulayana gerçekten sandıkta sağlam bir tokat atar.
Bu sefer o kulağı sandıkta koparır. AK Parti kazanıncaya kadar seçim yenilenmesi ancak Güney Afrika cumhuriyetinde olur. Bizim itirazlarımız reddedildi, AKP’den hangi itiraz varsa kabul edildi. Bu heyecanlı arkadaşlarınıza lütfen gem vurun. Türkiye tersi bir durumla karşılaştığında demokrasi perdesini kapatır. Bir adalet bakanı hislerine göre bir problem var diyor. Türkiye’nin bir an önce normalleşmesi lazım.