İstanbul’un fatihi belli

İstanbul’u almak kolay da; İstanbulluyu memnun etmekte mesele…  Almak kolay dedik, bugün bütün partiler bu metropolü ele geçirmiş durumda. Bütünden kasıt, AK Parti, CHP ve saz arkadaşları… Kime sorsan, Büyükşehir makamına yerleşmiş görünüyor.
Her geçen gün büyüyen İstanbul her alanda hizmet bekliyor, yapılanlar yetmiyor. Ama olsun:
Bütçesi çok büyük!..
Ancak, görünüşe ve görüneceklere göre İstanbul’u yine AK Parti alır götürür; Şöyle:
Biraz sonra, tabi az da propaganda çalışmaları yapacak kadar bi süre tanınarak, Selahattin Demirtaş serbest bırakılır, HDP iyi bir rüzgar yakalar. Kürt kökenli vatandaşlarda olduğu gibi, Demirtaş’ın diğer etnik kitlelerde de bi karşılığı var. Hele de içeriye atılanın kendisinin kullanmasına gerek kalmadan vatandaş gözünde mağduriyeti var ki; HDP, Haziran’da aldığı 12.52’lik oy oranını Demirtaş ile İstanbul’da çok rahat yüzde 15’in üstüne çıkartır. Karizmatik bir kişiliği var, ağzı laf yapıyor, sevmeyen bile küfretmek için de olsa sonuna kadar dinliyor. Kıyaslayacak olursak, Türkiye’nin hala eserlerini mırıldandığı Ahmet Kaya gibi bi şey… Yürekten çok kişi sevse de aynı ağırlık ele     yansımıyor…
Demirtaş’lı bir HDP, sahada kendini kabul ettirir, sandıkta sonuca ulaşır. Tepedekilerin istediği sonuca tabi… Buna bir de eninde sonunda uzlaşılacak olan AK Parti-MHP ittifakını eklersen, fatihi şimdiden belli olan İstanbul’u kimin alacağını tartışmazsın bile…
AK Parti ağırlığından kurtulmak uğruna hafiflemeyi içselleştiren bi CHP, her geçen gün zayıflıyor ama, olsun… Küçük olsun onun olsun; ilçelerle oynasın dursun…
İlçelere gelene kadar, başkentten de geçelim kısaca:
Her ne kadar İstanbul’un gölgesinde kalsa da; Ankara yereli de oldukça önemlidir. Son düzenlemelerden sonra Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin havası, TBMM’nin önüne geçmiş gibi görünüyor. İsimler de kentin ağırlığına göre belirlenecek     elbette.
Karanlıkta körün eline geçmek istemeyen şaşkın gibi, CHP hala Mansur Yavaş’tan medet umuyor. Adamın, CHP rozeti takmayacağı yakasını bi türlü bırakmıyor. 2014 seçimlerinin üzerinden 5 koca yıl geçti. Mansur Yavaş da yıprandı, CHP de… Yenilenme hak götüre, çünkü birbirine duygusal bağlanmış olan isimler, araya başkalarının girmesine izin vermiyor. Böyle olunca da elin adamına mahkum kalıyor. MHP oylarının yarısını İYİ Parti’ye kaydırsan bile geri kalanı AK Parti’ye eklenir, 2014 yerelinde görülen kıl payı denecek sonuç bu kez açılır. CHP de 2020 yerel seçimlerinde ikna edebilirse, Ekmeleddin İhsanoğlu’nu aday gösterir zaar… Öyle bereketli bi parti ki; her dönem ayağına sıkacak bir kurşunu bulunuyor zulasında. Bir zamanların Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kara çarşaflılara rozet taktığı gibi…
CHP, mücadelesini eldeki belediye başkanlıklarını kaçırmamak için yoğunlaştıracak. Örneğin; Burdur tehlikede. Hatay gidebilir. Zonguldak ince çizgide, Yalova sallantılı… Ama varsa yoksa İstanbul ve Ankara… Her ne kadar ittifak yapacak olsalar da İYİ Parti’nin de göz diktiği yerler olacak. Yukarda değindiğimiz gibi, büyük bir olasılıkla serbest bırakılacak olan Selahattin Demirtaş’lı bir HDP de cabası…
İlçelere gelince, çalışmalarda yine İstanbul ağır     basıyor.
Kadıköy, Şişli, Bakırköy, Beşiktaş, aynı aday ile Beylikdüzü, Adalar CHP açısından tamam gibi. Hani derler ya ‘Kösele koysan kazanır…’ Diğerlerinde pusuya yatan partiler, aday isimlerinin açıklanmasını bekliyor.
Lafın özü, oylar hiçbir partinin tepeden seyredip cebe atacağı malı değil…
CHP yatıp kalkıp, her türlü olumsuzluklara karşın sayısı bi türlü artmasa da partisini terk etmeyen CHP’lilere dua etsin!..