Fotoğraf (Baltacı, Doğan, Özkan)

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, ‘Celal Doğan benim eski bir dostumdur. Ara sıra bir araya gelir yemek de yeriz, sohbet de ederiz. Ama sizin dediğiniz gibi Cuma günü onunla Ceylan otelin restoranında yemekli görüşme yapmadım. Elinizde olduğunu söylediğiniz görüşmeye dair o fotoğraf da eskidir, eski…” demeden önce…
HDP’li eski vekil Celal Doğan, ‘Tuncay Özkan ile son zamanlarda bir araya gelip yemek yediğimi hatırlamıyorum, (Dün yediğini unuttu) yesem söylerim, bunda ne mahsur var ki’ demeden önce….
*
Arnavutköy’ün AK Partili Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, kendisine tahsis ettirdiği Mersedes Vito marka lüks kiralık aracı, oğlu Ali Ömer Baltacı’nın kullandığını, seyahat esnasında kırmızı ışıkta geçtiğinden dolayı da trafik para cezası yediğini yazdığımız için, Rize Ardeşen Belediyesi bizim kardeş belediyemizdir dedi, resmi bir ziyaret için davet edildim dedi, yakıtını kendi paramla doldurduğum makam aracımla içinde oğlum da olmak kaydıyla yola koyuldum arabayı önce ben kullanıyordum dedi, Gümüşhane yakınlarında rahatsızlandım direksiyona oğlum geçti, kırmızı ışık ihlali yapınca da ceza yedi dedi, ceza parasını da ödedim dedi…”
Haberi yapan ben olduğum için de beni ahlaksız yayın yapmakla itham, gazetede habere dair yazdığımız ne varsa da hepsini inkar etti.
*
Ancak…
Yine Damga Gazetesi’nde haberleştirdiğimiz üzere bazı ihalelere bile bile fesatlık karıştırılmasına göz yuman AK Partili Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, senaryolaştırarak anlattığı savunmasında pot üstüne pot kırıyor, anlattıkça açık veriyordu. Onun anlayacağı dilden tane tane karşı yanıt verecekolursam;
BİR : 237 sayılı Taşıt Kanunu’na göre belediyeler, yabancı menşei araç kiralayamaz, kiralarsa kanunu çiğnemiş olurdu. Baltacı, gazeteye fotoğrafını koyduğumuz 2017 model Mercedes Vito’yu makam aracı olarak kiraladığını söylerken bile yasa tanımadığını ilan etti.
İKİ : Belediyelerde emre ve kişiye özel araç kiralaması yapılamaz, o yüzden belediyelerce kiralanan araçlara makam aracı değil, hizmet aracı denir. Bu araçlar da normalde bir havuzda toplanır, işi olan görev kağıdı alır ve araçları iş bitimine kadar kullandıktan sonra garaja park eder.
ÜÇ : AK Partili Baltacı’nın, Taşıt Kanunu’nu çiğneyerek altına çektiği, makam aracı diye sahiplendiği yabancı menşei Mercedes Vito ona baba yadigarı olarak kalmadığı için normalde makam aracı olarak da kullanamaz, işi varsa biner gider, işi bittiğinde de garaja teslim eder. Ahali tepki göstermediği, devlet de hesap sormadığı için o araçla evine giden Baltacı, aracı, eve gidip gelirken kullandığı için bile suç işlediğinin farkında değil.
DÖRT : Velev ki Rize Ardeşen belediye başkanı tarafından davet edilmiş olsun, belediye başkanlarının il dışı ziyaretlerinde kendilerine ödenen yolluk harcırahı vardır, harcırahını alır, uçağa biner gider. Öyle kafasına göre ben marşa basıp devletin arabasıyla bin kilometreden fazla mesafedeki yola çıkayım filan diyemez. Hele hele oğlunu ve aile bireylerini de bindirip hiç gidemez.
BEŞ : En önemlisi, kamuya ait araçları, yetkisi olmayan kamu görevlisinden başka hiç kimse kullanamaz, kullanırsa bu suçtur, kullandıran da kullanan da cezalandırılır. Baltacı’nın, ben araç kullanamayacak derecede rahatsızlandım o yüzden de direksiyona oğlum geçti o kulllandı hikayesi de bildiğin Yeşilçam sahnelerinden en basit olanıdır. Şayet rahatsızlandıysa, ilk tedavisini yaptırdığı Gümüşhane’de devletin arabasını bir kenara çeker, ambulans çağırır tedavisini yaptıracağı donanımlı bir hastaneye gider.
ALTI : Baltacı, ilk düğmeyi yanlış iliklediği için doğal olarak diğer düğmeleri de yanlış iliklenmiştir. Bu kadar karmaşık bir işin içinden mantıklı bir açıklamayla çıkmak yerine, kırmızı ışıkta son gaz giden oğlunun yediği trafik cezasını da iki ay boyunca yatırmayıp, gelişmeler gazetelerde haber olarak çıktıktan bir gün sonra yatırarak, ‘Cezayı yatırdık’ diye afra tafra satması da zurnanın zırt dediği noktadır.
Ha,bir de hakımızda dava açacağını söyleyerek yargı sopasını göstermesi var ki o da evlere şenlik bir durum. Haberini yaptığımız iki ihaleyle ilgili bizim de kendisi, ilgili müdürü ve ihale komisyon üyeleri hakkında ihaleye fesat karıştırmaktan dolayı suç duyurusunda bulunacağımızı bu yazıya not olarak düştükten sonra, geleyim, sonuç     bölümüne…
*
Damga Gazetesi’nin bugünkü manşet haberindeki fotoğrafta yer alan Tuncay Özkan ve Celal Doğan’a  iyi bak canım kardeşim!
Ortada, kabak gibi gözüken bir fotoğraf karesi varken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, ‘Ben Celal Doğan ile buluşup yemek yemedim’ dedi. HDP eski Milletvekili Celal Doğan, “Tuncay Özkan ile yemek yesem söylerim” dedi.
*
Sırf bu inkar ve yalanlamalardan dolayı…
*
İhalelere fesat karıştıran ve bunu da normal birşey gibi yapan AK Partili Belediye Başkanı Haşim Baltacı’nın, kafasına göre altına Mersedesi çekmesi, canı istediği zaman ordan oraya turlatması, üstüne üstlük bunu ortaya çıkartan gazeteciyi dava etmesi çok da tuhafıma gitmiyor.
*
Memleketin siyaset kalibresi de  fotoğrafı da bu, işte…