AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal'a Habertürk televizyonunda sorulan sorular ve yanıtları özetle şöyle:
Milletvekili aday adayları nasıl değerlendiriliyor?
Aday adayları başvuru sırasında gerekli evrakları sunarken bu evraklar arasında kişinin herhangi bir devletin kayıtlarında bir terör örgütü, FETÖ ya da benzer bir yapıyla hiçbir düzeyde iltisakı olmadığına dair belge bulunuyor. O yüzden burada tamemen 2007’de, 2011’de hangi kriterler uygulandıysa o kriterler uygulanıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liste mesajı...
2011’de yaklaşık 167 kişi değişti, 7 Haziran ve 1 Kasım’da da 170 kişinin üzerinde değişiklik oldu. Üst kurul neye bakacak, temayül sonuçlarına bakacak. Mevcut milletvekillerinin Meclis performansına bakacak. Devamlılığına, komisyonlara katılımına, kendi ilinde yerel siyasete ne kadar katkı sunmuş, seçim bölgesinin memnuniyetine bakacak. Bütün bunları üst kurul değerlendirecek ve hem mevcut milletvekilleri hem de yeni adaylar değerlendirilecek. Bizim siyasetimiz biraz da bayrak yarışıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız DEİK toplantısında da açıkladı, iş adamlarımıza ‘Sizin aranızdan da ekonomi ile ilgili bakanlar çıkacak’ dedi. İş dünyasından, konusuna hakim insanlar da yeni sistem de bakan olabilecek. Meclis Başkanı şu mu olacak bu mu olacak konusu ise konuşulmadı.
AK Parti’nin resmen yaptırdığı anket var mı? Anketleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz parti olarak her zaman sayısal olanla değil siyasal olanla ilgileniyoruz. Sayısal olana takılırsanız siyasal olanı ihmal etmiş olursunuz. Son dönemde kamuoyu araştırmaları yaptırıyoruz ama daha çok seçmen algı haritasına yönelik araştırma yaptırıyoruz. Seçmen günlük yaşanan olayları, farklı kesimlerin taleplerini nasıl değerlendiriyor… Sorun alanlarını görüyoruz. İlgili bakanlığa diyoruz ki bununla ilgili bir çalışma hazırlayın. 16 yıldan beri AK Parti’nin bütün seçimleri nasıl kazandığını zannediyorlar. AK Parti dersine çalışıyor, toplumsal sorun alanlarını tespit ediyor. AK Parti bugünü ve geleceği doğru okuyor ve doğru değerlendiriyor.
Ortak miting yapılacak mı?
Henüz biz mitinglerimizi planlamadık. Neden gerçekleştirilmedi, çünkü zaten sürekli sahadayız. Cumhurbaşkanımız son İstanbul ve İzmir kongreleriyle birlikte aslında 51 ilde miting yaptı. Mesela Diyarbakır’da 80 bin kişinin üzerindeydi. Dolayısıyla biz zaten sürekli sahadayız. Önümüzdeki Ramazan ayında, Ramazan’ın sükunetine de uygun davranmak gerekiyor. Biz gürültülü bir seçim kampanyası düşünmüyoruz. Seçim bölgelerinde vatandaşlarımızla birlikte olmak istiyoruz. Çok şatafatlı, gürültülü, çevreye rahatsızlık veren bir kampanya değil, Ramazan’ın ruhuna uygun, insanları dinleyerek, sahada daha çok bunu yapacağız.
BBP’den kaç milletvekili adayı olacak?
BBP ile sayı konuşmadık. Bu ne bize ne BBP’ye yakışmaz. Otururuz seçim bölgelerine bakarız. Onlar bir çalışma yapacaklar, tamamladılar zannedersem. Onlar çalışmalarını bize verecekler, biz de adayları değerlendireceğiz ama şu kadar mı olsun bu kadar mı olsun diye bir görüşme olmadı.
Muhalefet bu yapının diliyle konuşmamalı. Biz kimseye FETÖ’cü filan demiyoruz. FETÖ konusunda hassas olun, FETÖ’nün kullandığı dil konusunda benzerlik oluşturmayın. 15 Temmuz kontrollü darbedir demeyin, sivil darbe demeyin. Biz diyoruz ki bunu yapmayın. Seçim sürecinde sabotajlara karşı dikkatli olmalıyız. Bunların sosyal medyada farklı siyasi kesimlere mensupmuş gibi neler yaptıklarını takip ediyoruz.
‘Seçim öncesi Adil Öksüz getirilecek’ iddiası
Benim yıllardan beridir yaptığım bir şey var. Doktorada da buna çalıştım, seçmen davranışına etki eden etmenler. Bir de kamuoyu araştırmalarının seçim sonuçlarıyla ilişkisi. Bu milletin çok sağlam bir terazisi var, hiç şaşmıyor. İki oy vereceği kişinin rasyonel olması. Seçmenin oy verme tercihinde kararını belirleyen şey kimliğinden ziyade rasyonel tercihi. Seçmen hepimizi dinliyor. Toplumun merkezini oluşturan sessiz ana kitle takip ediyor. Böyle şeylere prim verir mi Allah aşkına. Şu olacakmış da, bu olacakmış. Bunlar abesle iştigal. Başka bir şey değil.
ABD Elçiliği’nin Kudüs’e taşınması
Sonuçları itibariyle Birinci Dünya Savaşı hala devam ediyor. Bunu bir türlü bitirmek istemiyorlar. Eskiden savaşlar başlar ve biterdi. Şimdi Afganistan’a, Suriye’ye baktığınız zaman buralarda yaşananlar savaş değil soykırım. Bir ülkenin insan kaynağını, kurucu aklını yok ediyorsunuz. Burada mesele Kudüs değil. Kudüs’ü konuştuğunuz zaman Kudüs’ü konuşmuyorsunuz. Nükleeri konuştuğunuz zaman İran’ı konuşmuyorsunuz. İran hazırlık aşamasında, Kuzey Kore yapmış. Mesele bölgenin düzenlenmek istemesi ve Türkiye’nin ‘siz 10 bin km uzaktan gelip bölgemizi düzenleyemezsiniz’ demesi. Görünen o ki BM kararlarına rağmen ABD bu adımı atacak ama attığı adımın yanlış olduğunu bilmesi gerekir.
Bahçeli’nin af ile ilgili sözleri ve bedelli askerlik
Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız gerekli açıklamaları yaptı.
